siyaset - Turco Inglés Diccionario
Historia

siyaset



Significados de "siyaset" en diccionario inglés turco : 13 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
siyaset politics n.
General
siyaset statesmanship n.
siyaset politics n.
siyaset artfulness n.
siyaset diplomacy n.
siyaset policy n.
siyaset politic [obsolete] n.
siyaset polit (politics) abrev.
Trade/Economic
siyaset policy n.
Politics
siyaset diplomacy n.
siyaset statesmanship n.
siyaset politics n.
siyaset diplomatism n.

Significados de "siyaset" con otros términos en diccionario inglés turco: 161 resultado(s)

Turco Inglés
Common Usage
siyaset ve felsefe politics and philosophy n.
General
sosyal siyaset tarihi history of social policy n.
siyaset psikolojisi political psychology n.
sosyal siyaset welfare policy n.
siyaset sosyolojisi political sociology n.
siyaset yazarı publicist n.
sosyal siyaset social policy n.
içtimai siyaset welfare policy n.
sosyal siyaset türleri types of social policy n.
sosyal siyaset teorileri theories of social policy n.
içtimai siyaset social policy n.
siyaset bilimi politics n.
makale (özellikle din/siyaset konusunda bir) tract n.
siyaset ve yönetim politics and government n.
milletler arası sosyal siyaset international social policy n.
siyaset bilimciler political scientists n.
sosyal siyaset alanları fields of social policy n.
kitapçık (özellikle din/siyaset konusunda bir) tract n.
ülkeler üstü sosyal siyaset supranational social policy n.
siyaset bilimi political sciences n.
siyaset teorisi political theory n.
fıtri sosyal siyaset innate social policy n.
siyaset bilimi government n.
hristiyanlık ve siyaset christianity and politics n.
kilise ve siyaset church and politics n.
siyaset yasağı political ban n.
politika/siyaset tercihi policy choice n.
politika/siyaset seçeneği policy choice n.
kentsel siyaset urban politics n.
siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka chattering class n.
siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka chattering classes n.
(ticaret, siyaset, doğum oranı) küçük patlama boomlet n.
siyaset ve ekonomi açısından önemli bir grubu oluşturan ve bağımsız bir oy kaynağı teşkil eden kırsal bölge halkı grass roots n.
siyaset okuyan kimse civilist [obsolete] n.
siyaset değişikliği policy change n.
siyaset değişikliği volte-face n.
siyaset ile ilişkili kimse political n.
devletin basın ve halkla ilişkiler yetkilisi olarak çalışan gazeteci veya siyaset yazarı gazetteer n.
siyaset uzmanı publicist n.
siyaset yapmak do politics v.
siyaset gütmek adopt a policy v.
siyaset gütmek pursue a policy v.
siyaset gütmek follow a policy v.
siyaset gütmek carry out a policy v.
siyaset yapmak politick v.
siyaset yapmak politize v.
siyaset yapmak politise v.
daha çok siyaset yapmak outpolitick v.
siyaset yasaklı banned from politics adj.
siyaset yasaklı politically banned adj.
siyaset ile ilgili deliberative adj.
alanında köklü yenilik yapan/öncü (kültür-sanat, edebiyat, siyaset gibi alanlarda) avant-garde adj.
siyaset içeren politically charged adj.
siyaset yüklü politically charged adj.
siyaset üstü superpolitic adj.
siyaset anlamına gelen ön ek politico- pref.
Colloquial
siyaset ve güncel olaylar üzerine medyada konuşan zengin ve eğitimli tabaka chatterati n.
Idioms
siyaset ve ticarette çok büyük gücü ve etkisi olan ancak halkın tanımadığı perde arkasındakiler the men in grey suits n.
siyaset ve ticarette çok büyük gücü ve etkisi olan ancak halkın tanımadığı perde arkasındakiler grey suits n.
siyaset ve ticarette çok büyük gücü ve etkisi olan ancak halkın tanımadığı perde arkasındakiler the men in gray suits n.
Trade/Economic
siyaset bilimi political science n.
siyaset ile ilgisini kesmiş depoliticised adj.
siyaset ile ilgisini kesmiş depoliticized adj.
Politics
ana akım siyaset/politika mainstream politics n.
merkezi siyaset centrism n.
aktif siyaset hayatı active political life n.
anti-siyaset anti-politics n.
barışçı bir siyaset izleme appeasement n.
bire bir siyaset retail politics n.
bürokrasi-siyaset-işadamı üçgeni iron triangle n.
cinsel kimlik ve siyaset gender and politics n.
dış siyaset foreign policy n.
din ve siyaset religion and politics n.
dil ve siyaset language and politics n.
fıtri sosyal siyaset social policy in according to creation of people n.
genel siyaset general policy n.
hükümet ve uluslararası politika/siyaset government and international politics n.
iki kutuplu siyaset adversary politics n.
iç siyaset domestic policy n.
iç siyaset internal politics n.
milli siyaset public policy n.
müdahaleci olmayan siyaset/politika non-interventionist policy n.
omurgasız siyaset spineless politics n.
operasyonel siyaset operational policy n.
perakende siyaset retail politics n.
savaşçı siyaset militarism n.
sağ siyaset right-wing politics n.
sağ siyaset political right n.
sol siyaset left-wing politics n.
sol siyaset political left n.
siyaset yasağı political ban n.
siyaset bilimi political science n.
siyaset simsarı power broker n.
siyaset dergisi journal of politics n.
siyaset bilimcisi political scientist n.
siyaset bilim political science n.
siyaset hukuku political law n.
siyaset bilimci political scientist n.
siyaset ile ilgisini kesme depoliticizing n.
siyaset alanı political sphere n.
siyaset kuramcısı political theorist n.
siyaset adamı politician n.
siyaset dünyası the world of politics n.
siyaset ile ilgisini kesme depoliticising n.
ülkesel siyaset territorial politics n.
uluslararası siyaset international politics n.
yerel siyaset local politics n.
yıkıcı siyaset disastrous policy n.
yüz yüze siyaset retail politics n.
herkesin muhalifini küçümsediği ve söylediği hiçbir şeyi ciddiye almadığı çekişmeli siyaset yah-boo politics n.
çapulcu siyaset looting policy n.
kuramsal siyaset bilimi metapolitics n.
felsefi siyaset bilimi metapolitics n.
siyaset teorisi metapolitics n.
siyaset veya dinde ılımlı görüşlere sahip olan kimse moderate n.
gerici siyaset taraftarlığı retrogradism n.
siyaset lideri political boss n.
siyaset lideri party boss n.
siyaset bilimi politology n.
siyaset bilimi politicology n.
hükümdar ve tebaası arasında toplum sözleşmesi bulunduğu fikrine dayanan bir siyaset teorisi contractualism n.
siyaset ile uğraşmak be active in politics v.
siyaset alanından çıkarmak depoliticise v.
siyaset alanından çıkarmak depoliticize v.
sadece muhatabının anlayacağı ideolojik imalar kullanarak siyaset yapmak dog-whistle v.
siyaset karşıtı antipolitical adj.
karl marx'ın öğretilerine paralel olan veya bu öğretilerden türeyen (ekonomi veya siyaset kuramı) marxist adj.
sağ siyaset ilkelerine ait rightist adj.
sağ siyaset ilkeleriyle ilgili rightist adj.
sağ siyaset ilkelerine meyilli rightist adj.
Institutes
siyaset planlama genel müdürlüğü directorate general of policy planning n.
siyaset planlama genel müdür yardımcılığı deputy directorate general of policy planning n.
Media
eğlencelik siyaset politaintment n.
Psychology
siyaset saplantısı politicomania n.
Social Sciences
siyaset bilimi policy science n.
Education
asya ve pasifikte siyaset politics in asia and the pacific n.
balkanlar'da siyaset balkan politics n.
büyük düşünürler ve siyaset teorisi great theoristis and political theory n.
cinsel roller ve siyaset gender and politics n.
çağdaş amerika'da siyaset contemporary american politics n.
çevre ve siyaset environment and politics n.
doğu avrupa'da siyaset european politics n.
edebiyat ve siyaset literature and politics n.
gelişmekte olan ülkelerde siyaset politics in developing countries n.
islam ve siyaset islam and politics n.
iletişim ve siyaset communications and politic n.
ırk ve siyaset race and politics n.
kafkasya ve orta asya'da siyaset politics of caucasus and central asia n.
orta doğu’da toplum ve siyaset politics and society in the middle east n.
orta doğu'da karşılaştırmalı uluslararası siyaset comparative and international politics of the middle east n.
siyaset incelemelerinde temel teorik yaklaşımlar major theoretical approaches to the study of politics n.
siyaset ve hukuk politics and law n.
siyaset bilimi ve kamu yönetimi political science and public administration n.
siyaset teorisi'nde inceleme konuları selected topics in political theory n.
siyaset bilimine giriş introduction to political science n.
siyaset bilimi ve kamu yönetimi bölümü department of political science and public administration n.
(oxford üniversitesi'nde) felsefe, siyaset ve ekonomi onur okulu modern greats n.
(oxford üniversitesi'nde) felsefe, siyaset ve ekonomi onur programı modern greats n.
Philosophy
mantık, metafizik, etik, şiir, siyaset ve doğa bilimleriyle ilgilenen bir felsefi akım aristotelianism n.
mantık, metafizik, etik, şiir, siyaset ve doğa bilimleriyle ilgilenen bir felsefi akım peripateticism n.
Abbreviation
siyaset bilimi poli-sci (political science) n.