|
- The country needs to reduce its dependence on oil.
- Ülkenin petrole olan bağımlılığını azaltması gerekiyor.
- Is the dependence on technology in our daily lives healthy?
- Günlük hayatımızda teknolojiye olan bağımlılık sağlıklı mı?
- Another important selection criterion is dependence on poppy production.
- Bir diğer önemli seçim kriteri de haşhaş üretimine bağımlılıktır.
- For essential products, our deficit, and hence our dependence on imports of uncertain quality, has become greater.
- Temel ürünler için açığımız ve dolayısıyla kalitesi belirsiz ithalata olan bağımlılığımız daha da artmıştır.
- I come from the Balearic Islands, where dependence on the aeroplane is, as you all know, extremely high.
- Hepinizin bildiği gibi uçağa bağımlılığın son derece yüksek olduğu Balear Adaları'ndan geliyorum.
- Of course, we must also add to this the problem of our dependence on outside sources of energy supply.
- Elbette buna enerji tedarikinde dışa bağımlılığımız sorununu da eklemeliyiz.
- How can the European Union allow this enormous strategic dependence to continue?
- Avrupa Birliği bu muazzam stratejik bağımlılığın devam etmesine nasıl izin verebilir?
- However, this dependence makes the country vulnerable to changes in 26 market confidence.
- Ancak, bu bağımlılık ülkeyi 26 piyasa güvenindeki değişikliklere karşı savunmasız hale getirmektedir.
- We import about 50% or 45% of what we need, and this dependence is likely to increase.
- İhtiyacımız olanın yaklaşık %50 ya da %45'ini ithal ediyoruz ve bu bağımlılık muhtemelen artacak.
- Because it is in that area that our dependence on Russia is most clearly visible.
- Çünkü Rusya'ya olan bağımlılığımız en açık şekilde bu alanda görülüyor.
- The increased dependence of our society on technological evolutions is giving rise to new forms of terrorism.
- Toplumumuzun teknolojik gelişmelere artan bağımlılığı yeni terörizm biçimlerine yol açıyor.
- The amendments did nothing to undermine this dependence.
- Değişikliklerin bu bağımlılığı zayıflatacak hiçbir etkisi olmadı.
- The amendments did nothing to undermine this dependence.
- Değişiklikler bu bağımlılığı hafifletecek hiçbir etki yapmadı.
- The amendments did nothing to undermine this dependence.
- Bu değişikliklerin hiçbiri bu bağımlılığı azaltabilecek bir etki yapmadı.
- We need to reduce our dependence on fossil fuels.
- Fosil yakıtlara olan bağımlılığımızı azaltmalıyız.
- There is a long way from oil dependence to a renewable energy society.
- Petrol bağımlılığından yenilenebilir enerji toplumuna giden uzun bir yol var.
- There is a long way from oil dependence to a renewable energy society.
- Petrol bağımlılığından yenilenebilir enerji toplumuna uzun bir yol var.
Show More (14)
|
