|
- It was said that we would cause 140 thousand job losses.
- 140 bin iş kaybına neden olacağımız söyleniyordu.
- Job losses deal a devastating blow to the workers affected and their families.
- İş kayıpları, bu durumdan etkilenen çalışanlar ve aileleri için yıkıcı bir darbe niteliğindedir.
- Half of this is a result of technical losses.
- Bunun yarısı, teknik kayıpların bir sonucudur.
- Virtual stock market gains have transformed into real losses.
- Sanal borsa kazançları gerçek kayıplara dönüştü.
- The huge losses and the needless human suffering might have been avoided.
- Büyük kayıplar ve gereksiz insan acıları önlenebilirdi.
- These job losses in turn affect nearly every aspect of an economy.
- Bu iş kayıpları da ekonominin neredeyse her alanını etkilemektedir.
- The financial markets have seen stock losses exceeding a trillion dollars.
- Mali piyasalarda bir trilyon doları aşan hisse senedi kayıpları yaşandı.
- It is, therefore, not true that the directive will cause job losses.
- Bu nedenle direktifin iş kayıplarına neden olacağı doğru değildir.
- If it had been carried out, then the extent of the potential losses might have been discovered.
- Eğer bu uygulama gerçekleştirilmiş olsaydı, potansiyel kayıpların boyutu ortaya çıkabilirdi.
- Such losses contribute to the financial deterioration of the state generation and transmission company.
- Bu tür kayıplar, devlet üretim ve iletim şirketinin mali açıdan kötüleşmesine katkıda bulunmaktadır.
- Another key aspect is job losses.
- Bir diğer önemli husus da iş kayıpları.
- It has been calculated that 20% of distributors may disappear with associated job losses.
- Distribütörlerin %20'sinin ilgili iş kayıplarıyla birlikte ortadan kalkabileceği hesaplanmıştır.
- The financial markets have seen stock losses exceeding a trillion dollars.
- Mali piyasalarda bir trilyon doları aşan hisse senedi kayıpları yaşanmıştır.
- And we cannot exclude the possibility of further job losses in the industry at European level.
- Ve Avrupa düzeyinde sektörde daha fazla iş kaybı olasılığını göz ardı edemeyiz.
- No words of mine could be equal to the task of describing the losses, the suffering and the despair of the victims.
- Hiçbir kelimem kurbanların kayıplarını, acılarını ve çaresizliklerini anlatmaya yetmeyecektir.
- Therefore, I think that we have made gains on the one hand even if we have suffered losses on the other.
- Bu nedenle, bir yandan kayıplar yaşamış olsak da diğer yandan kazanımlar elde ettiğimizi düşünüyorum.
- The losses incurred, following 10 days of strike action, have already exceeded Madagascar's annual education budget.
- On günlük grev eyleminin ardından ortaya çıkan kayıplar Madagaskar'ın yıllık eğitim bütçesini çoktan aşmış durumda.
- The financial losses were colossal.
- Mali kayıplar muazzam boyutlardaydı.
- Job losses are mounting in the airline industry.
- Hava yolu sektöründe iş kayıpları artıyor.
- We oppose any attack on employees in these sectors and any job losses.
- Bu sektörlerde çalışanlara yönelik her türlü saldırıya ve iş kayıplarına karşıyız.
- I deeply regret the losses suffered by the Scottish salmon industry.
- İskoç somon endüstrisinin uğradığı kayıplardan dolayı derin üzüntü duyuyorum.
- Does it have to result in job losses?
- İş kayıplarına yol açmak zorunda mı?
- These job losses in turn affect nearly every aspect of an economy.
- Bu iş kayıpları da ekonominin neredeyse her yönünü etkilemektedir.
- I often have to take the floor when we deal with enormous job losses, and it is always a sad occasion.
- Büyük iş kayıpları söz konusu olduğunda sık sık söz almak zorunda kalıyorum ve bu her zaman üzücü bir durumdur.
- It was said that we would cause 140 thousand of job losses.
- Bizim 140 bin iş kaybına neden olacağımız söyleniyordu.
- I would not like to have someone coming and saying that these requirements will lead to job losses in the ports.
- Birilerinin gelip bu gerekliliklerin limanlarda iş kaybına yol açacağını söylemesini istemem.
- The power sector also suffers from losses amounting to 20,4% of production.
- Enerji sektöründe üretimin %20,4’üne varan kayıplar söz konusudur.
- Investments resulting in huge losses for some very powerful people.
- Bazı çok güçlü insanlar için büyük kayıplarla sonuçlanan yatırımlar.
- Investments resulting in huge losses for some very powerful people.
- Yatırımlar bazı nüfuzlu üst düzey insanlar için büyük kayıplarla sonuçlandı.
- I can't cover your losses this time.
- Bu sefer kayıplarını karşılayamam.
- Losses were heavy on both sides.
- Her iki tarafta da kayıplar ağırdı.
- We estimated his losses at 100 dollars.
- Kayıplarının 100 dolar olduğunu tahmin ediyoruz.
- Who'll pay us for those losses?
- O kayıpları bize kim tazmin edecek?
- He will never get over his huge business losses.
- O asla büyük iş kayıplarının üstesinden gelemeyecek.
- We had losses with this job.
- Bu işte kayıplarımız oldu.
- Who'll pay us for those losses?
- O kayıpları bize kim ödeyecek?
- The losses are incalculable.
- Kayıplar hesaplanamaz.
- We had huge losses.
- Büyük kayıplarımız oldu.
- We should cut our losses.
- Kayıplarımızı azaltmalıyız.
- We had huge losses.
- Büyük kayıplarımız vardı.
- We estimated the losses as exactly as possible.
- Kayıpları mümkün olduğunca kesin olarak tahmin ettik.
- Their losses reached one million yen.
- Kayıpları bir milyon yene ulaştı.
- Losses on both sides were extremely high.
- İki tarafın da kayıpları çok fazlaydı.
- Who'll pay us for those losses?
- Bu kayıplar için bize kim ödeme yapacak?
- We estimated the losses as exactly as possible.
- Kayıpları mümkün olduğu kadar tam olarak tahmin ettik.
- Losses were heavy on both sides.
- Kayıplar her iki taraf için de ağırdı.
- He will never get over his huge business losses.
- Büyük iş kayıplarını asla atlatamayacak.
- Their losses reached one million yen.
- Onların kaybı bir milyon yene ulaştı.
- Tom has suffered many losses.
- Tom birçok kayıp yaşadı.
Show More (46)
|