national - Anglais Turc Phrases
Anglais Turc
national ulusal adj.
  • There are new regulations at a national level.
  • Ulusal düzeyde yeni düzenlemeler söz konusu.
  • This is not a personal issue but a national issue for us.
  • Bu bizim için şahsi değil, ulusal bir mevzudur.
  • The National Bank closes at 5 o'clock.
  • Ulusal Banka saat 5'te kapanıyor.
Show More (591)
national vatandaş n.
  • They are also excluded from all the directives on third-country nationals.
  • Bu kişiler aynı zamanda üçüncü dünya ülkelerinin vatandaşlarına ilişkin tüm direktiflerin de dışındadır.
  • The definition of a third-country national child should be the same as that of another European child.
  • Üçüncü dünya ülkesi vatandaşı çocuğun tanımı, başka bir Avrupalı çocukla aynı olmalıdır.
  • How many Chinese nationals are able to enter the European Union thanks to the visa exemption and stay here illegally?
  • Vize muafiyeti sayesinde Avrupa Birliği'ne girebilen ve burada yasadışı olarak kalabilen kaç Çin vatandaşı var?
Show More (21)
national milli adj.
  • Let us not therefore turn the discussion into an internal and national affair.
  • Bu nedenle tartışmayı dahili ve milli bir mesele haline getirmeyelim.
  • It is, however, a very sensitive subject in which it is natural that national realities should loom large.
  • Ancak bu çok hassas bir konu ve milli gerçeklerin ağır basması doğal.
  • Hence, another national goal must be to heal the wounds.
  • Dolayısıyla bir diğer milli hedef de yaraları sarmak olmalı.
Show More (16)