|
- The citizens couldn't understand the rationale behind the council's housing policy.
- Vatandaşlar, belediyenin konut politikasının ardındaki mantığı anlayamıyorlardı.
- This is the rationale of what we are doing at this moment.
- Şu anda yaptığımız şeyin mantığı budur.
- This is part of the very rationale behind the process opened in Barcelona, encouraging Euro-Mediterranean dialogue.
- Bu, Barselona'da başlatılan ve Avrupa-Akdeniz diyaloğunu teşvik eden sürecin arkasındaki mantığın bir parçasıdır.
- I cannot fully grasp the underlying rationale.
- Altında yatan mantığı tam olarak kavrayamıyorum.
- But it is precisely here that we find the real rationale behind the mantra concerning security, freedom and justice.
- Ancak güvenlik, özgürlük ve adalete ilişkin söylemlerin ardındaki gerçek mantığı tam da burada buluyoruz.
Show More (2)
|
