Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
çocukları
çocukları
Historique
Phrases
Sens de
"çocukları"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
çocukları
children
n.
Sens de
"çocukları"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 143 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
sokak çocukları
street children
n.
I welcome our discovery of
street children
as a new target group.
Sokak çocuklarını
yeni bir hedef grup olarak keşfetmemizi memnuniyetle karşılıyorum.
More Sentences
2
General
kız çocukları
girls
n.
We most certainly want the Youth programmes to reach out to
girls
too.
Gençlik programlarının
kız çocuklarına
da ulaşmasını kesinlikle istiyoruz.
More Sentences
3
General
sokak çocukları
street urchins
n.
Tom is a
street urchin.
Tom bir
sokak çocuğu.
More Sentences
4
General
okul çocukları
school children
n.
They are both
school children.
İkisi de
okullu çocuklar.
More Sentences
5
General
reşit olmayan çocukları kandırarak ilişkiye hazırlama
grooming
n.
Grooming
is illegal in our country.
Reşit olmayan çocukları kandırarak ilişkiye hazırlamak
ülkemizde yasa dışıdır.
More Sentences
6
General
çocukları eğlendirmek
entertain (children)
v.
She
entertains
the children.
Çocukları eğlendiriyor.
More Sentences
7
General
reşit olmayan çocukları kandırarak ilişkiye hazırlamak
groom
v.
Grooming
is illegal in nearly all developed countries.
Reşit olmayan çocukları kandırarak ilişkiye hazırlamak,
neredeyse tüm gelişmiş ülkelerde yasa dışıdır.
More Sentences
8
General
çocukları tanıma
acknowledgment of children
n.
9
General
çocukları koruma
custody of children
n.
10
General
alkolik ailelerin çocukları
children of alcholic parents
n.
11
General
ruhban çocukları
children of clergy
n.
12
General
köy çocukları
rural children
n.
13
General
torun çocukları
great grandchildren
n.
14
General
zeus ve leda'nın ikiz çocukları
castor and pollux
n.
15
General
kimsesiz çocukları yetiştirme yurdu görevlisi
brephotrophi
n.
16
General
kimsesiz çocukları yetiştirme yurdu
orphanage
n.
17
General
kimsesiz çocukları yetiştirme yurdu
institution for the care of orphans
n.
18
General
kimsesiz çocukları yetiştirme yurdu
foundling hospital
n.
19
General
zamane çocukları
kids these days
n.
20
General
boşanmış aile çocukları
children of divorce
n.
21
General
tanrı'nın çocukları
god's children
n.
22
General
boşanmış aile çocukları
children/kids from broken homes
n.
23
General
birinin çocukları
someone's children/kids
n.
24
General
demiryolu çocukları
railway children
n.
25
General
gecenin çocukları
the children of the night
n.
26
General
cennetin çocukları
children of heaven
n.
27
General
kültürel araçlar vasıtasıyla kolayca yayılan, özellikle çocukları ve kolay etkilenen insanları etkileyen yaygın bir düşünce ya da düşünce şekli
meme
n.
28
General
kamp çocukları
camp children
n.
29
General
çocukları mutlu etmek için süslenme
babery
n.
30
General
eskiden çocukları cezalandırmak için kullanılan püsküllü deri kırbaç
tawse [scottish]
n.
31
General
eskiden çocukları cezalandırmak için kullanılan püsküllü deri kırbaç
taws [scottish]
n.
32
General
eskiden çocukları cezalandırmak için kullanılan püsküllü deri kırbaç
tawse [scottish]
n.
33
General
eskiden çocukları cezalandırmak için kullanılan püsküllü deri kırbaç
taws [scottish]
n.
34
General
eskiden çocukları cezalandırmak için kullanılan püsküllü deri kırbaç
tawse [scottish]
n.
35
General
eskiden çocukları cezalandırmak için kullanılan püsküllü deri kırbaç
taws [scottish]
n.
36
General
çocukların sırayla önünde durdukları tepeyi diğer çocukları ittirerek koruduğu bir oyun
king of the castle
n.
37
General
ayak işi yaptırılan sokak çocukları
blackguard [obsolete]
n.
38
General
çocukları yürümeye alıştırmak için kullanılan ip
leading reins
n.
39
General
(ingiltere'de) orta sınıftan gelen ailelerin çocukları için bir okul
middle school [obsolete]
n.
40
General
(ingiltere'de) suçlu erkek çocukları için okul
borstal
n.
41
General
erkek çocukları
boyhood
n.
42
General
erkek çocukları
boyism
n.
43
General
çocukları anlamayan hayal gücünden yoksun yetişkin
muggle
n.
44
General
(çocukları, bakıma muhtaç bireyleri) ihmal etme
inattentiveness
n.
45
General
amerikan kızılderililerin çocukları büyürken bağladıkları çerçeve
cradleboard
n.
46
General
çocukları cinsel açıdan tahrik edici bulan kimse
paedophiliac
n.
47
General
çocukları sağlıklı besleme sanatı
pedotrophy
n.
48
General
çocukları olmama
orbitude [obsolete]
n.
49
General
aynı cinsiyetten iki kardeşin çocukları
orthocousins
n.
50
General
(on üç yaş altı kız çocukları için tasarlanan) çift sayılı giyim bedeni grubu
subteen
n.
51
General
çocukları güldürmek
entertain (children)
v.
52
General
çocukları güldürmek
make (children/kids) laugh
v.
53
General
çocukları güldürmek
amuse (children)
v.
54
General
bütün hayatını çocukları üzerine kurmak
build one’s whole life around his/her children
v.
55
General
çocukları bir oyunla eğlendirmek
entertain the children with a game
v.
56
General
çocukları için yaşamak
live for one's children
v.
57
General
çocukları okula bırakmak
get the kids to school
v.
58
General
çocukları okula bırakmak
take the kids to school
v.
59
General
çocukları salıncakların civarından görmek
see the kids around the swings
v.
60
General
evlenip çocukları olmak
get married and have children
v.
61
General
on üç yaş altı kız çocukları için tasarlanan
subteen
adj.
62
General
özellikle çocukları şaşırtmak için kullanılan bir ünlem
bo
interj.
63
General
özellikle çocukları şaşırtmak için kullanılan bir ünlem
boh
interj.
64
General
(özellikle çocukları) şaşırtmak için kullanılan bir ünlem
boo
interj.
65
General
(birleşik krallık) doğmamış çocukları koruma derneği
spuc (society for the protection of the unborn child)
abrev.
Phrasals
66
Phrasals
çocukları daha küçük gruplara ayırmak
divide the kids into smaller groups
v.
67
Phrasals
çocukları daha küçük gruplara ayırmak
separate the kids into smaller groups
v.
Phrases
68
Phrases
çocukları düşün
think of the children
expr.
69
Phrases
(belli bir iş) çocukları nasıl etkileyeceğini düşün
think of the children
expr.
Proverb
70
Proverb
tanrı çocukları ve sarhoşları korur
heaven protects children and drunken men
71
Proverb
tanrı çocukları, denizcileri ve sarhoşları kollar/gözetir
heaven protects children, sailors, and drunken men
Colloquial
72
Colloquial
oy toplamak için çocukları kucağına alıp seven politikacı
baby-kisser
n.
73
Colloquial
ebeveynlere çocukları hakkında tavsiyelerde bulunan bir çocuk gelişim uzmanı
supernanny
n.
74
Colloquial
bugünün çocukları yarının yetişkinleridir
today's children are the adults of tomorrow
expr.
75
Colloquial
bir de çocukları düşün
what about the children?
expr.
Idioms
76
Idioms
çalışan ailelerin çocukları için kullanılan bir terim
a latchkey kid
n.
77
Idioms
çalışan ailelerin çocukları için kullanılan bir terim
a latchkey child
n.
78
Idioms
(birinin) çocukları
the fruit of one's loins
n.
79
Idioms
zamane çocukları
now generation
n.
80
Idioms
çocukları yuvadan uçmuş aile/ebeveyn
an empty nester
n.
81
Idioms
çocukları yuvadan uçup evde yalnız kalmış aile/ebeveyn
an empty nester
n.
82
Idioms
çocukları yuvadan uçmuş aile/ebeveyn
an empty nester
n.
83
Idioms
çocukları yuvadan uçup evde yalnız kalmış aile/ebeveyn
an empty nester
n.
84
Idioms
muhallebi çocukları
babes in the woods
n.
85
Idioms
süt çocukları
babes in the woods
n.
86
Idioms
çocukları yuvadan uçmuş aile/ebeveynler
empty-nesters
n.
87
Idioms
çocukları yuvadan uçup evde yalnız kalmış aile/ebeveynler
empty-nesters
n.
88
Idioms
çocukları yuvadan uçmuş aile/ebeveynler
empty-nesters
n.
89
Idioms
(birinin) çocukları
fruit of (one's) loins
n.
90
Idioms
bir sürü çocukları olmak
keep the stork flying
v.
91
Idioms
bir sürü çocukları olmak
keep the stork busy
v.
92
Idioms
çok sayıda çocukları olmak
keep the stork busy
v.
93
Idioms
çok sayıda çocukları olmak
keep the stork flying
v.
Formal
94
Formal
bazı soyluların çocukları için kullanılan bir unvan
honorable
interj.
Speaking
95
Speaking
çocukları severim
I love children
expr.
96
Speaking
önceki evliliğinden çocukları
her children from her previous marriage
expr.
Law
97
Law
babanın çocukları üzerindeki velayet hakkı
paternal power
n.
98
Law
çocukları ve gençleri koruma kanunu
law for the protection of the children and the youth
n.
99
Law
çocukları terketme cürmü
felony of abandonment of children
n.
100
Law
cinsel temas amacıyla çocukları kandırmaya yönelik planlı eylemler
child grooming
n.
101
Law
karısı henüz yaşarken çocukları olması halinde kocanın karısının malları üzerinde sahip olduğu beklenen ayni hak
curtesy initiate
n.
102
Law
karısı öldükten sonra kocanın hayatta müşterek çocukları bulunmak şartıyla karısına ait olan mülkleri alma hak
curtesy consummate
n.
103
Law
arazilerin kiracının tüm erkek çocukları arasında eşit olarak bölüşülmesini öngören mülkiyet hakkını ortadan kaldırmak
disgavel [uk]
v.
Politics
104
Politics
thathcer'ın çocukları
thatcher's children
n.
105
Politics
dünya kız çocukları günü
international day of the girl child
n.
106
Politics
taşlı direnişin çocukları
the children of the stone
n.
107
Politics
uluslararası kız çocukları günü
international day of the girl child
n.
Institutes
108
Institutes
istanbul çocukları vakfı
istanbul foundation for children
n.
109
Institutes
(britanya'da) anne babaların çocukları konusunda anonim olarak danışabilecekleri gönüllü bir kuruluş
parents anonymous [uk]
n.
Textile
110
Textile
(oğlan çocukları için) uzun pantolon
longies
n.
Marine
111
Marine
küçük çocukları gemicilik ile tanıştırmak ve bu alanda eğitmek için tasarlanmış, salma omurgalı küçük bir sandal
optimist
n.
Medical
112
Medical
kreş çocukları
nursery children
n.
113
Medical
okul çağı çocukları
school-age children
n.
114
Medical
yuva çocukları
day-care children
n.
Pathology
115
Pathology
çocukları ve genç erişkinleri etkileyen bir akut solunum yetmezliği çeşidi
mycoplasmal pneumonia
n.
116
Pathology
çocukları etkileyen bir romatoid artrit türü
juvenile rheumatoid arthritis
n.
Social Sciences
117
Social Sciences
çiçek çocukları
flower children
n.
118
Social Sciences
çiçek çocukları
hippies
n.
119
Social Sciences
çiçek çocukları
hipsters
n.
120
Social Sciences
sokak çocukları rehabilitasyon derneği
street kids rehabilitation association
n.
121
Social Sciences
(ingiltere) bakıma muhtaç kimsesiz sokak çocukları
care leavers
n.
122
Social Sciences
çocukları için devletten destek alan anne
welfare mother
n.
123
Social Sciences
ayrı olup çocuğu/çocukları birlikte yetiştirme
coparenting
n.
124
Social Sciences
ayrı olup çocuğu/çocukları birlikte yetiştirme
co-parenting
n.
125
Social Sciences
ebeveynlerinin ününü kullanan ünlü ailelerin çocukları
nepo baby
n.
126
Social Sciences
ebeveynlerinin ününü kullanan ünlü ailelerin çocukları
nepotism baby
n.
127
Social Sciences
(genellikle abd ve kanada'da) ırksal entegrasyonu sağlanmış sınıflar oluşturmak için çocukları otobüsle bir okuldan farklı bir bölgedeki bir okula taşımak
bus [us/canada]
v.
Education
128
Education
19. yüzyılda ingiliz kilisesi tarafından yoksul ailelerin çocukları için açılan okullara verilen ad
national school
n.
129
Education
küçük çocukları matematiğe yönlendiren bir projenin adı
mathletics
n.
130
Education
okullarda çocukları yeteneklerine göre sınıflandırma
stream
n.
131
Education
küçük çocukları kendi inisiyatifleri ve doğal yetenekleri doğrultusunda eğitmek gerektiğini vurgulayan bir metot
montessori method
n.
132
Education
ilkokul çocukları ile ilgili
junior [uk]
adj.
Mythology
133
Mythology
yunan mitolojisinde yarı yılan yarı kadın şeklinde tasvir edilmiş, çocukları yiyip erkeklerin kanını emen bir canavar
lamia
n.
134
Mythology
yunan mitolojisinde kızdırdığı tanrıçanın oğulları tarafından çocukları öldürüldükten sonra taşa çevrilen kadın
niobe
n.
135
Mythology
alman mitolojisinde sisin çocukları olarak bilinen cüceler ırkı
nibelungs
n.
136
Mythology
alman mitolojisinde çocukları öldüren kötü ruh
erlking
n.
137
Mythology
roma mitolojisinde yeni doğan çocukları koruyan tanrıça
levana
n.
138
Mythology
(yunan mitolojisinde) gökyüzü ve yerin olimpos tanrılarına isyan edip savaşta yenilen iri ve güçlü çocukları
giant
n.
Latin
139
Latin
kız kardeş çocukları
consobrini
n.
Archaic
140
Archaic
çocukları elinden almak
unchild
v.
Star Wars
141
Star Wars
jedi çocukları
children of the jedi
n.
142
Star Wars
gözcü çocukları
children of the watch
n.
143
Star Wars
beyazlı çocukları destekle
support the boys in white
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of çocukları
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy