önde olmak

Sens de "önde olmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 17 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	önde olmak	be in the front v.
2	General	önde olmak	get ahead v.
3	General	önde olmak	precede v.
4	General	önde olmak	be in advance v.
5	General	önde olmak	be dormy v.
6	General	önde olmak	keep ahead v.
7	General	önde olmak	own v.
Phrasals
8	Phrasals	önde olmak	be in the forefront v.
9	Phrasals	önde olmak	be ahead v.
10	Phrasals	önde olmak	be ahead of v.
11	Phrasals	önde olmak	thrive on v.
Colloquial
12	Colloquial	önde olmak	have (one) up v.
Idioms
13	Idioms	önde olmak	to the fore v.
14	Idioms	önde olmak	lead the field v.
15	Idioms	önde olmak	have the drop on v.
16	Idioms	önde olmak	be on the front foot v.
Technical
17	Technical	önde olmak	advance v.

Sens de "önde olmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 82 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	iki önde/iki arkada olmak üzere dört tekerlekli paten	roller/quad skate n.
2	General	bir adım önde olmak	be one step ahead v.
3	General	çok önde olmak	have a big lead v.
4	General	-den önde olmak	antecede v.
5	General	-den önde olmak	precede v.
6	General	bir adım önde olmak	be a step ahead v.
7	General	bir adım önde olmak	stay one step ahead v.
8	General	açısından önde gelen bir ülke olmak	be a leading country for v.
9	General	bir adım önde olmak	be one step ahead of v.
10	General	rakiplerine karşı üç puan önde olmak	have a three-point lead over his opponents v.
11	General	rakiplerine karşı altı puan önde olmak	have a six-point lead over his opponents v.
12	General	bir adım önde olmak	one up v.
Phrasals
13	Phrasals	diğerlerinden önde olmak	thrive on v.
14	Phrasals	(birinden/bir şeyden) önde olmak	go before (someone or something) v.
15	Phrasals	(birinden/bir şeyden) önde olmak	keep ahead (of someone or something) v.
16	Phrasals	-den önde olmak	pull in front of v.
17	Phrasals	(bir şeyden) bir adım önde olmak	remain ahead of (something) v.
18	Phrasals	(bir problemin) önüne geçebilmek için bir adım önde olmak	remain ahead of (something) v.
Colloquial
19	Colloquial	birinden önde olmak	get one up on somebody v.
20	Colloquial	birinden önde olmak	be one up on somebody v.
21	Colloquial	birinden bir adım önde olmak	have one up on somebody v.
22	Colloquial	birinden bir adım önde olmak	be one up on somebody v.
23	Colloquial	birinden bir adım önde olmak	get one up on somebody v.
24	Colloquial	birinden önde olmak	have one up on somebody v.
25	Colloquial	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak	have one up on (someone or something) v.
26	Colloquial	birinden önde olmak	be one up on someone v.
27	Colloquial	birinden bir adım önde olmak	be one up on someone v.
28	Colloquial	bir adım önde olmak	have (one) up v.
Idioms
29	Idioms	kat kat önde olmak	be head and shoulders above v.
30	Idioms	fersah fersah önde olmak	stand head and shoulders above v.
31	Idioms	fersah fersah önde olmak	be head and shoulders above v.
32	Idioms	kat kat önde olmak	stand head and shoulders above v.
33	Idioms	rakiplerinden önde olmak	be streets ahead v.
34	Idioms	rakiplerinden önde olmak	be ahead of the game v.
35	Idioms	(rakiplerinden vb) iki adım önde olmak	be two jumps ahead of someone v.
36	Idioms	rakiplerinden iki adım önde olmak	keep someone two jumps ahead of one's competitors v.
37	Idioms	bir adım önde olmak	stay one step ahead of v.
38	Idioms	bir adım önde olmak	keep one step ahead of v.
39	Idioms	akranları arasında önde olmak	be first among equals v.
40	Idioms	alanında lider/önde olmak	lead the field v.
41	Idioms	bir adım önde olmak	have the upper hand on someone v.
42	Idioms	bir adım önde olmak	get the upper hand on someone v.
43	Idioms	önde/lider olmak	lead the pack v.
44	Idioms	önde/lider olmak	lead the field v.
45	Idioms	-e karşı bir adım önde/avantajlı olmak	hold upper hand against v.
46	Idioms	açık ara önde olmak	be well ahead v.
47	Idioms	diğerlerinden bir boy/adım önde/yukarıda olmak	be a breed apart v.
48	Idioms	hep bir adım önde/önünde olmak	stay one jump ahead v.
49	Idioms	hep bir adım önde/önünde olmak	be one jump ahead v.
50	Idioms	önde/başta olmak	bear the bell v.
51	Idioms	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak/öne geçmek	get the drop on (someone or something) v.
52	Idioms	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak/öne geçmek	have the drop on (someone or something) v.
53	Idioms	(birinden/bir şeyden) önde olmak	pull in front (of someone or something) v.
54	Idioms	bir adım önde olmak	get a leg up on (someone) v.
55	Idioms	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak	get one up on (someone or something) v.
56	Idioms	önde bitirenle arasında çok fark olmak	be a poor second [uk] v.
57	Idioms	önde bitirenle arasında çok fark olmak	come a poor second [uk] v.
58	Idioms	bir adım önde olmak	keep one jump ahead v.
59	Idioms	önde olmak/öne geçmek	be/come to the fore v.
60	Idioms	önde olmak/öne geçmek	be at the fore [us] v.
61	Idioms	birinden önde olmak	get one up on somebody v.
62	Idioms	birinden bir adım önde olmak	have one up on somebody v.
63	Idioms	birinden önde olmak	have one up on somebody v.
64	Idioms	birinden bir adım önde olmak	get one up on somebody v.
65	Idioms	birinden bir adım önde olmak	be up on somebody v.
66	Idioms	birinden önde olmak	be up on somebody v.
67	Idioms	hep bir adım önde/önünde olmak	be one jump ahead v.
68	Idioms	(birinden/bir şeyden) hep bir adım önde olmak	stay one jump ahead (of somebody/something) v.
69	Idioms	(birinden/bir şeyden) hep bir adım önde olmak	be one jump ahead (of somebody/something) v.
70	Idioms	hep bir adım önde/önünde olmak	stay one jump ahead v.
71	Idioms	birinden/bir şeyden açık ara önde olmak	beat somebody/something hollow v.
72	Idioms	birinden önde olmak	have someone on the run v.
73	Idioms	birinden/bir şeyden önde olmak	have the edge on/over somebody/something v.
74	Idioms	birinden/bir şeyden önde olmak	have an edge on/over somebody/something v.
75	Idioms	(birinden/bir şeyden sürekli) bir adım ileride/önde olmak	keep one step ahead (of someone or something) v.
76	Idioms	birinden/bir şeyden açık ara önde olmak	show someone or something a clean pair of heels v.
77	Idioms	(birinden/bir şeyden) kat kat önde olmak	stand head and shoulders above (someone or something) v.
78	Idioms	(birinden/bir şeyden) bir adım önde olmak	stay one step ahead (of someone or something) v.
79	Idioms	(birinden/bir şeyden) fersah fersah önde olmak	stand head and shoulders above (someone or something) v.
Sport
80	Sport	(yarışta) bir tur önde olmak	lap v.
Slang
81	Slang	birinden bir adım önde olmak	get the drop on someone v.
82	Slang	birinden önde olmak	get the drop on someone v.