Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Historique
(bir şeyi) uzatmak
Sens de
"(bir şeyi) uzatmak"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Phrasals
1
Phrasals
(bir şeyi) uzatmak
pass on (something)
v.
2
Phrasals
(bir şeyi) uzatmak
extend to (something)
v.
3
Phrasals
(bir şeyi) uzatmak
pass (something) over
v.
Sens de
"(bir şeyi) uzatmak"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 31 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
bir şeyi bir yere doğru uzatmak
poke something at
v.
Phrasals
2
Phrasals
bir şeyi bir şeyin dışına doğru uzatmak/çıkarmak
poke something out of something
v.
3
Phrasals
bir şeyi bir şeyin dışına doğru uzatmak/çıkarmak
poke something out
v.
4
Phrasals
bir şeyi öndekine/ön tarafa uzatmak
pass something forward
v.
5
Phrasals
bir şeyi uzatmak/vermek
reach something down
v.
6
Phrasals
birine bir şeyi uzatmak/vermek
reach something up to someone
v.
7
Phrasals
bir şeyi uzatmak
give with something
v.
8
Phrasals
bir şeyi (kablo, boru) bir yere/şeye uzatmak
run something into something
v.
9
Phrasals
bir şeyi (kablo, boru) bir yere/şeye uzatmak
run something in
v.
10
Phrasals
bir şeyi çok uzatmak
run something into something
v.
11
Phrasals
(bir şeyi/yapıyı bir şeyin) üstüne doğru genişletmek/uzatmak
build (something) over (something)
v.
12
Phrasals
bir şeyi (bir zamana kadar) uzatmak/yaymak
carry something over
v.
13
Phrasals
(bir şeyi bir şeye) uzatmak
extend something to something
v.
14
Phrasals
(bir şeyi bir şeye) kadar uzatmak
extend something to something
v.
15
Phrasals
bir şeyi bir şeye kadar uzatmak
extend something to something
v.
16
Phrasals
bir şeyi bir şeye uzatmak
extend something to something
v.
17
Phrasals
bir şeyi bir noktaya (kadar) uzatmak
extend something to something
v.
18
Phrasals
bir şeyi (daha aşağıda bulunan) birine vermek/uzatmak
hand something down
v.
19
Phrasals
bir şeyi hızla uzatmak
jab something out
v.
20
Phrasals
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) yanına uzatmak
lay (someone or something) alongside (someone or something)
v.
21
Phrasals
(bir şeyi) elden ele iletmek/uzatmak/göndermek/dolaştırmak
pass (something) over
v.
22
Phrasals
(bir şeyi) elden ele iletmek/uzatmak
pass (something) around
v.
23
Phrasals
(bir şeyi birine) uzatmak
pass (something) to (one)
v.
24
Phrasals
bir şeyi (birine/bir şeye) doğru uzatmak
reach toward (someone or something)
v.
25
Phrasals
bir şeyi yukarıdaki (birine/bir şeye) doğru uzatmak
reach up to (someone or something)
v.
Colloquial
26
Colloquial
(bir şeyi) uzattıkça uzatmak
go on (and on) about (something)
v.
27
Colloquial
(birine bir şeyi) uzatmak
reach (one) (something)
v.
Idioms
28
Idioms
bir şeyi uzatmak
put something on the long finger
v.
29
Idioms
bir şeyi çok uzatmak
put something on the long finger
v.
30
Idioms
(bir şeyi) fazla uzatmak
beat (something) to death
v.
Slang
31
Slang
(masadaki bir şeyi) uzatmak
shoot
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (bir şeyi) uzatmak
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy