(bir şeyi) uzatmak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

(bir şeyi) uzatmak



Sens de "(bir şeyi) uzatmak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 3 résultat(s)

Turc Anglais
Phrasals
(bir şeyi) uzatmak pass on (something) v.
(bir şeyi) uzatmak extend to (something) v.
(bir şeyi) uzatmak pass (something) over v.

Sens de "(bir şeyi) uzatmak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 31 résultat(s)

Turc Anglais
General
bir şeyi bir yere doğru uzatmak poke something at v.
Phrasals
bir şeyi bir şeyin dışına doğru uzatmak/çıkarmak poke something out of something v.
bir şeyi bir şeyin dışına doğru uzatmak/çıkarmak poke something out v.
bir şeyi öndekine/ön tarafa uzatmak pass something forward v.
bir şeyi uzatmak/vermek reach something down v.
birine bir şeyi uzatmak/vermek reach something up to someone v.
bir şeyi uzatmak give with something v.
bir şeyi (kablo, boru) bir yere/şeye uzatmak run something into something v.
bir şeyi (kablo, boru) bir yere/şeye uzatmak run something in v.
bir şeyi çok uzatmak run something into something v.
(bir şeyi/yapıyı bir şeyin) üstüne doğru genişletmek/uzatmak build (something) over (something) v.
bir şeyi (bir zamana kadar) uzatmak/yaymak carry something over v.
(bir şeyi bir şeye) uzatmak extend something to something v.
(bir şeyi bir şeye) kadar uzatmak extend something to something v.
bir şeyi bir şeye kadar uzatmak extend something to something v.
bir şeyi bir şeye uzatmak extend something to something v.
bir şeyi bir noktaya (kadar) uzatmak extend something to something v.
bir şeyi (daha aşağıda bulunan) birine vermek/uzatmak hand something down v.
bir şeyi hızla uzatmak jab something out v.
(birini/bir şeyi birinin/bir şeyin) yanına uzatmak lay (someone or something) alongside (someone or something) v.
(bir şeyi) elden ele iletmek/uzatmak/göndermek/dolaştırmak pass (something) over v.
(bir şeyi) elden ele iletmek/uzatmak pass (something) around v.
(bir şeyi birine) uzatmak pass (something) to (one) v.
bir şeyi (birine/bir şeye) doğru uzatmak reach toward (someone or something) v.
bir şeyi yukarıdaki (birine/bir şeye) doğru uzatmak reach up to (someone or something) v.
Colloquial
(bir şeyi) uzattıkça uzatmak go on (and on) about (something) v.
(birine bir şeyi) uzatmak reach (one) (something) v.
Idioms
bir şeyi uzatmak put something on the long finger v.
bir şeyi çok uzatmak put something on the long finger v.
(bir şeyi) fazla uzatmak beat (something) to death v.
Slang
(masadaki bir şeyi) uzatmak shoot v.