(birini) almak - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

(birini) almak



Sens de "(birini) almak" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

Turc Anglais
General
(birini) almak drag v.

Sens de "(birini) almak" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 500 résultat(s)

Turc Anglais
Common Usage
almak (bir yere gelip/gidip birini) pick up v.
General
birini örnek almak tread in someone's footsteps v.
birini arabasına almak give someone a lift v.
birini askere almak induct someone into the army v.
birini örnek almak pattern oneself on someone v.
birini içeri almak show someone in v.
birini içeriye almak take someone in v.
birini rehin almak take someone hostage v.
birini ciddiye almak have time for v.
arabayla birini almak pick up v.
örnek almak (birini) imitate v.
birini rüşvetle satın almak buy over v.
birini kontratla takıma almak sign someone on v.
birini tekeline almak take someone over v.
birini örnek almak pattern oneself after someone v.
birini işe almak take someone on v.
esir almak (birini bunaltmak vb) latch on v.
birini bir yerden almak take someone from somewhere v.
birini arabasına almak give somebody a lift v.
birini/bir şeyi gemiye almak/yüklemek take someone or something aboard v.
birini havaalanından almak pick up someone from the airport v.
birini askere almak enlist someone in the army v.
birini askere almak recruit someone into the armed services v.
birini işe almak recruit someone v.
birini havaalanından almak pick someone up from the airport v.
dörtte birini almak take a fourth v.
(brişeyi veya birini) hızla almak whisk v.
(birini) dır dır ederek baskı altına almak henpeck v.
(çocuk oyununda) birini oyuna almak hosey v.
onda birini almak decimate v.
(birini) şirkete almak imbark v.
Phrasals
birini bir yerden almak call for v.
arabayla (birini) almak pick up v.
dans edenleri ayırıp eşlerden birini almak cut in v.
(birini) kandırarak elinden (bir şeyini) almak beguile (someone) out of (something) v.
(birini) üçkağıda getirerek elinden (bir şeyini) almak beguile (someone) out of (something) v.
(birini) dolandırarak elinden (bir şeyini) almak beguile (someone) out of (something) v.
(birini bir şey) ile etkisi altına almak beguile (someone) with (something) v.
(birini bir şey) ile avucuna almak beguile (someone) with (something) v.
(birini bir şey) ile avucunun içine almak beguile (someone) with (something) v.
(birini) kandırarak elinden (bir şeyini) almak beguile someone out of something v.
(birini) üçkağıda getirerek elinden (bir şeyini) almak beguile someone out of something v.
(birini) dolandırarak elinden (bir şeyini) almak beguile someone out of something v.
(birini bir şey) ile etkisi altına almak beguile someone with something v.
(birini bir şey) ile avucuna almak beguile someone with something v.
(birini bir şey) ile avucunun içine almak beguile someone with something v.
(birini bir konuda) sorguya çekmek/sorgulamak/ifadesini almak question (one) about (something) v.
birini bir konuda ifadesini almak question someone about someone or something v.
(birini) geçirmek/içeri almak admit (someone or something) into (something or some place) v.
(birini) geçirmek/içeri almak admit (one) to (something or some place) v.
birini üç kağıda getirerek bir şeyini almak/çarpmak hoodwink someone out of something v.
birini bir konuda tiye almak taunt someone about something v.
birini bir şey ile alaya almak taunt someone with something v.
birini bir konuda alaya almak taunt someone with something v.
birini içeri almak let someone in v.
birini bir konuda alaya almak taunt someone about something v.
birini bir yere getirmek/içeri almak bring someone or something in(to) some place v.
birini işe almak sign someone on v.
birini bir yere getirmek/içeri almak bring someone or something in v.
birini içeri almak let someone into something v.
(birini) muhatap almak address oneself to someone v.
(birini özel bir iş için) işe almak staff up v.
'-e karşı birini ya da bir şeyi koruma altına almak cover someone or something against something v.
(birini veya bir şeyi) baskı altına almak crush down v.
birini veya bir şeyi içine almak/çekmek suck someone or something down v.
(birini) askere almak/çağırmak draft into (something) v.
birini askere almak/çağırmak draft someone into something v.
(birini/kendini) görevden almak relieve (someone or oneself) of (something) v.
(birini/kendini) açığa almak relieve (someone or oneself) of (something) v.
birinin yerine başka birini almak sub someone for (someone else) v.
birini (başka birinin yerine) almak sub someone for (someone else) v.
birinin yerine başka birini almak sub something for something else v.
birini (başka birinin yerine) almak sub something for something else v.
(birini/bir şeyi başka biri/bir şey) olarak ele almak treat (someone or something) as (someone or something else) v.
birini/bir şeyi başka bir şey olarak ele almak treat someone or something as something v.
(birini/bir şeyi) birinin sorumluluğundan/korumasından almak remove from (someone or something) v.
birini (bir şeyden) açığa almak suspend from (something) v.
(birini) göz altına almak take from (someone or something) v.
birini kandırıp istediğini almak/elde etmek wangle something from someone v.
(birini/bir şeyi) zor kullanarak (birinden/bir şeyden) almak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) zor kullanarak (birinin) elinden almak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) şiddet uygulayarak (birinin) elinden almak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) bir mücadeleyle (birinden/bir şeyden) almak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) savaşarak (birinin) elinden almak wrestle (someone or something) (away) from (someone or something) v.
birini/bir şeyi geri almak get someone or something back v.
(birini/bir şeyi) içeri almak get into (someone or something) v.
birini veya bir şeyi baskı altına almak crush someone or something down v.
(birini) tiye almak sling off at (someone) v.
bir rol için birini denemelere almak audition someone for something v.
bir rol için birini seçmelere almak audition someone for something v.
birini kandırıp bir şeyini almak beguile someone out of something v.
(birini istemediği bir görüşmenin/konuşmanın) içine almak drag (someone) into (something) v.
(birini) kenara almak rest in (someone) v.
(birini/bir şeyi) araya almak slot (someone or something) in v.
(birini/bir şeyi) önceden planlanmış şeylerin arasına almak slot (someone or something) in v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) çekip almak snatch (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) zorla almak snatch (someone or something) out of (something) v.
birini/bir şeyi gözlem altına almak stake someone or something out v.
birini/bir şeyi bağlayıp güvenceye almak strap in v.
(birini) tamamıyla (bir şeyin) içine almak suck (someone) into (something) v.
birini/bir hayvanı eve almak take someone or an animal in v.
birini/bir şeyi giderken yanına almak take someone or something with one v.
birini ele almak take someone up v.
(birini) içeri almak lead (one) in v.
birini/bir şeyi bir çember içine almak wreathe someone or something in something v.
(birini/bir şeyi) odağına almak zero in (on someone or something) v.
(birini/bir şeyi) hedefine almak zero in (on someone or something) v.
birini emniyete/sağlama almak strap into (something) v.
birini kandırıp bir şeyini almak/ele geçirmek inveigle something out of someone v.
birini/bir şeyi altına almak squash someone or something up v.
(birini) sıkıştırıp bilgi almak squeeze (something) from (someone) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak almak take on (someone or something) as (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak işe almak take on (someone or something) as (something) v.
(birini/bir şeyi) bir pozisyona almak take on (someone or something) as (something) v.
birini bir planın, projenin içine almak/içinde tutmak keep in v.
(birini/bir şeyi) hedef almak lock on (to) (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) göz hapsine almak lock on (to) (someone or something) v.
birini kucağına almak pick up v.
birini taciz ederek bir şey elde etmek/almak worry something out of someone v.
birini kızdırıp ondan bir bilgi almak worry something out of someone v.
birini taciz ederek ondan bir bilgi almak worry something out of someone v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) çekip almak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) söküp almak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) koparıp almak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) sert bir şekilde çekip almak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zorla almak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) zor kullanarak almak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yerden/şeyden) tehditle almak/çıkarmak wrench (someone or something) out of (something or some place) v.
birini hızlıca/aniden almak sweep off v.
birini/bir şeyi ele almak start in on someone or something v.
birini/bir şeyi eleştiri hedefine almak snipe at someone or something v.
birini kafeslemek/kafese almak fence in v.
birini kafeslemek/kafese almak fence someone in v.
birini/bir hayvanı korkutup bir şeyini almak terrify someone or an animal out of something v.
birini/bir hayvanı korkutup bir şeyini elinden almak terrify someone or an animal out of something v.
(biriyle birini/bir şeyi) alaya almak joke (with someone) (about someone or something) v.
birini (bir yere) almak admit someone into (some place) v.
birini içeri almak admit someone into (some place) v.
birini (bir yere) almak admit someone to (some place) v.
birini içeri almak admit someone to (some place) v.
(birini/bir şeyi) hedef almak aim at (someone or something) v.
birini/bir şeyi bir yere almak allow someone or something into a place v.
birini/bir şeyi içeri almak allow someone or something into a place v.
birini/bir şeyi bir yere almak and allow someone or something in v.
birini/bir şeyi içeri almak and allow someone or something in v.
(birini/bir şeyi bir yere/bir şeye) almak allow (someone or something) in (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) içeri almak allow (someone or something) in (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yere/bir şeye) almak allow (someone or something) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) içeri almak allow (someone or something) into (something or some place) v.
birini (bir yere) almak admit someone into (some place) v.
birini içeri almak admit someone into (some place) v.
birini (bir yere) almak admit someone to (some place) v.
birini içeri almak admit someone to (some place) v.
(birini/bir şeyi) hedef almak aim at (someone or something) v.
birini/bir şeyi bir yere almak allow someone or something into a place v.
birini/bir şeyi içeri almak allow someone or something into a place v.
birini/bir şeyi bir yere almak and allow someone or something in v.
birini/bir şeyi içeri almak and allow someone or something in v.
(birini/bir şeyi bir yere/bir şeye) almak allow (someone or something) in (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) içeri almak allow (someone or something) in (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir yere/bir şeye) almak allow (someone or something) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) içeri almak allow (someone or something) into (something or some place) v.
(birini) içeri/eve/bir yere almak ask (one) in v.
(birini) içeri/eve/bir yere almak ask (one) into v.
birini/bir şeyi bir şeyle kilit altına almak lock something onto someone or something v.
birini/bir şeyi bir şeyle kilit altına almak lock something on v.
birini/bir şeyi kemerle emniyete almak belt someone or something down v.
(birini/bir şeyi) kemerle bağlayıp emniyete almak belt down (something or someone) v.
birini kemerle emniyete almak belt someone up v.
(birini) kandırıp (bir şeyini) almak bluff (someone) out of (something) v.
(bir şeyle ilgili) birini almak bring someone in (on something) v.
birini/bir şeyi tamamen satın almak buy someone or something out v.
(birini) uğrayıp almak call for (someone) v.
birini/bir şeyi uğrayıp almak call for someone or something v.
bir şeyin merkezine birini/bir şeyi almak center something on someone or something v.
birini/bir şeyi bir şeyin odak noktasına almak center something on someone or something v.
merkezine (birini/bir şeyi) almak center around (someone or something) v.
merkezine birini/bir şeyi almak center around someone or something v.
birini/bir şeyi odak noktasına almak center around someone or something v.
merkezine (birini/bir şeyi) almak center on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) sıkı kontrol altına almak clamp down on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) ablukaya almak close around (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) ablukaya almak close in around (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) ablukaya almak close in on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) almak için gelmek come for (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) bir anda etkisi altına almak come upon (someone or something) v.
(biriyle birini/bir şeyi) ele almak confer on (someone or something) with (one) v.
(biriyle birini/bir şeyi) ele almak confer with (one) about (someone or something) v.
(biriyle birini/bir şeyi) ele almak confer with (one) on (someone or something) v.
birini askere almak conscript someone into something v.
birini ortakçı olarak almak cut someone in v.
birini/bir hayvanı sel almak drown someone (or an animal) out v.
(birini/bir şeyi) ayrıntılı olarak ele almak elaborate on (someone or something) v.
(birini bir şey) için işe almak employ (someone) for (something) v.
(birini bir şey) için işe almak employ (someone) in (something) v.
birini/bir şeyi bir şeyin içine almak/dahil etmek encompass someone or something (with)in something v.
birini/bir şeyi bir şeyin kapsamına almak encompass someone or something (with)in something v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine almak/dahil etmek encompass (someone or something) in (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) kapsamına almak encompass (someone or something) in (something) v.
(birini bir şey) olarak işe almak engage (one) as (something) v.
(sis/sel/dalga) birini/bir şeyi içine almak engulf someone or something in something v.
birini askere almak enlist someone in something v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) bulup almak fish (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi) merkezine almak focus on (someone or something) v.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin üstünden çıkarmak/almak get someone or something off someone or something v.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin üstünden çıkarmak/almak get someone or something off v.
birini ipten almak get someone off v.
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin içinden çıkarmak/almak get someone or something out of someone or something v.
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden çıkarmak/almak get someone or something out of someone or something v.
birini/bir şeyi birinden/bir şeyden dışarı çıkarmak/almak get someone or something out of someone or something v.
birini/bir şeyi (birinin/bir şeyin) elinden hemen/zorla almak grab someone or something away (from someone or something) v.
önceden kazanılmış haklar kapsamında birini/bir şeyi koruma altına almak grandfather someone or something in v.
birini (biriyle/bir şeyle) olan işinden ayırıp yanında işe almak hire someone away (from someone or something) v.
(birini) işinden ayırıp yanında işe almak hire away v.
(birini bir şeyin) içine/kapsamına almak include (one) in (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyin) içine/kapsamına almak include (someone or something) among (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) bünyesine almak/dahil etmek incorporate (someone or something) in (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) bünyesine almak/dahil etmek incorporate (someone or something) into (something) v.
(birini bir şeyin) içine sokmak/almak introduce (someone) into (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/yerden) cart diye çekip çıkarmak/almak jerk (someone or something) out of (something) v.
(birini) esir almak latch on to (someone) v.
(birini/bir şeyi bir şeye/bir yere) almak let (someone or something) into (something or some place) v.
(birini bir gruba) kabul etmek/almak let (someone) into (something or some place) v.
(bir şeyle birini/bir şeyi) hedef almak level (something) at (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) hedef almak lock in on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) hedef almak lock onto (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) göz önüne almak/göz önünde bulundurmak look at (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) dikkate almak look at (someone or something) v.
(birini) örnek almak look up to (one) v.
(birini/bir şeyi kendine/bir şeye) örnek olarak almak model (oneself or something) on (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi kendine/bir şeye) model olarak almak model (oneself or something) on (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi kendine/bir şeye) temel olarak almak model (oneself or something) on (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi kendine/bir şeye) ilham olarak almak model (oneself or something) on (someone or something else) v.
(birini) görevden almak oust (one) from v.
(birini) parayla satın almak pay (one) off v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) çekip almak pick (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi birilerinin/bir şeylerin) arasından almak pick (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) seçip almak/ayırmak pick (someone or something) out of (something) v.
(birini) kafaya almak put one over on (one) v.
(birini bir şeye/bir yere) almak receive (one) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi) dikkate almak reckon with (someone or something) v.
(birini/bir şeyi başka birinden/bir şeyden) geri almak reclaim (someone or something) from (someone or something else) v.
(birini bir şeye) almak recruit (one) into (something v.
(birini) askere almak recruit (one) into (something v.
(birini bir şeye) almak recruit for (something) v.
(birini) askere almak recruit for (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden) söküp/çekip almak rip (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi) tiye almak rip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) tiye almak score off (someone or something) [uk] v.
birini dolandırıp bir şeyini almak screw someone out of something v.
(birini/kendini) ekonomik olarak güvenceye almak set (someone or oneself) up for (something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çekip almak snatch (someone or something) from (someone or something else) v.
birini/bir şeyi yakın takibe almak stake someone/something out v.
birini/bir şeyi gözetim altına almak stake someone/something out v.
birini/bir şeyi sıkı incelemeye almak stake someone/something out v.
(birini) arabaya/araca almak için durmak stop for (someone) v.
(birini/bir şeyi) dava edip (bir şeyini) almak sue (someone or something) out of (something) v.
(birini) kandırarak (bir şeyini) almak take (one) for (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey yoluyla) almak take (someone or something) by (something) v.
(birini/bir şeyi) kandırıp (bir miktar parasını) almak take (someone or something) for (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyin/bir yerin) içine almak take (someone or something) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi evine almak take (someone or something) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir şey) altına almak take (someone or something) into (something or some place) v.
(birini/bir şeyi bir duruma) almak/sokmak/getirmek take (someone or something) into (something or some place) v.
birini işe almak tap up v.
(birini biri/bir şey) hakkında alaya/tiye almak taunt (one) about (someone or something) v.
(birini biriyle/bir şeyle) ilgili tiye/alaya almak tease (one) about (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) ayaklar altına almak trample on (someone or something) v.
(birini) kafaya almak trick on (one) v.
(birini) matrağa almak trick on (one) v.
(birini/bir şeyi) hafife almak trifle with (someone or something) v.
(birini) kandırıp (bir şeyini) almak/çalmak wheedle (one) out of (something) v.
(birini) kandırıp (bir şeyini) almak/çalmak wheedle (something) away from (one) v.
(birini) kandırıp (bir şeyini) almak/çalmak wheedle (something) out of (one) v.
(birini/bir şeyi) yenerek (bir şeyi) elinden almak win (something) away from (someone or something) v.
(birini) kandırıp (birinin/bir şeyin) elinden almak win (someone) away from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çekip almak wrench (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) zorla çekip almak wrench (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çekip almak wrest (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) zorla çekip almak wrest (someone or something) (away) from (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) çekip almak wrest (someone or something) out of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi birinden/bir şeyden) zorla çekip almak wrest (someone or something) out of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) çekip almak/çıkarmak wrest (someone or something) out of (something) v.
(birini/bir şeyi bir şeyden/bir yerden) zorla almak wrest (someone or something) out of (something) v.
Colloquial
birini karşısına almak front v.
(birini) kafaya almak get one over on (one) v.
bir şey özellikle birini amaçlamak/hedef almak with your name on it v.
almak (bir yere gelip/gidip birini) uplift [scotland/new zealand] v.
(birini) alaya almak rib (one) v.
Idioms
birini kontrolü altına almak subject someone to v.
(birini) incelemeye almak bring someone up for something v.
(bir iş/şey birini) tümüyle içine almak be absorbed by (something) v.
(birini) kontrolü altına almak get (one) by the short and curlies v.
(birini) kontrolü altına almak get someone by the short and curlies v.
(birini) kontrolü altına almak have someone by the short and curlies v.
(birini) kontrolü altına almak get someone by the short hairs v.
(birini) kontrolü altına almak have someone by the short hairs v.
(birini ya da bir şeyi) yakın markaja almak keep (close) watch for (someone or something) v.
(gemiye, trene, uçağa birini veya bir şeyi) almak take aboard v.
(birini veya bir şeyi) kontrol altına almak/yakalamak have hold of (someone or something) v.
(birini veya bir şeyi) kontrol altına almak/yakalamak have ahold of (someone or something) v.
birini ipten almak get someone off the hook v.
birini kafaya almak pull pranks on someone v.
birini kafaya almak play tricks on someone v.
birini örnek almak follow one's lead v.
birini dolandırarak bir şeyini almak cheat someone out of something v.
birini yakın markaja almak keep a firm grip on someone v.
birini örnek almak take a leaf out of someone's book v.
birini kendine örnek almak follow in someone's footsteps v.
birini çekim alanına almak have someone in one's spell v.
birini sıkı markaj altına almak keep a tight rein on someone v.
birini muhatap almak address comments to someone v.
birini etkisi altına almak have someone in one's spell v.
birini ölümün pençesinden almak snatch someone out of the jaws of death v.
birini muhatap almak address remarks to someone v.
birini yakın markaja almak keep a tight grip on someone v.
birini yakın markaja almak keep a close watch on someone v.
birini avucunun içine almak have someone in one's pocket v.
birini yakın markajına almak keep a close rein on someone v.
birini sıkı kontrol altına almak take a firm grip on someone v.
birini hafife almak sell someone short v.
birini yakın markajına almak keep a firm grip on someone v.
birini kontrolü altına almak get someone over a barrel v.
birini yakın markajına almak keep a tight grip on someone v.
birini ölümün pençesinden almak snatch someone from the jaws of death v.
birini yakın markajına almak keep a close watch on someone v.
birini sıkı markaj altına almak keep a close rein on someone v.
birini etkisi altına almak have someone under one's spell v.
birini çekim alanına almak have someone under one's spell v.
birini kara listeye almak put someone in one's black books v.
birini yakın markaja almak keep a close eye on v.
birini örnek almak take one's cue from someone v.
birini sıkı/yakın markaja almak keep a close rein on someone v.
birini sıkı/yakın markaja almak keep a tight rein on someone v.
birini yakın markajına almak keep a tight rein on someone v.
örnek almak (birini) take one's cue from v.
(hasım olarak) birini karşısına almak take someone on v.
birini/bir şeyi hedef almak draw a bead on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) hedef almak get a bead on (someone or something) v.
birini sıkıştırıp her şeyi öğrenmek/bilgi almak squeeze (one) dry v.
birini etkilemek veya yardımı almak için ilgisini kazanmak have the ear of somebody v.
(birini/bir şeyi) tamamen kontrol altına almak have (someone or something) by the ears v.
(birini/bir şeyi) tamamen etkisi altına almak have (someone or something) by the ears v.
birini örnek almak follow the example of v.
birini kendine örnek almak follow the example of v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) turned around (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) twisted around (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) wound around (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) wrapped around (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak turn (someone) around (one's) (little) finger v.
(birini/bir şeyi) sıkı kontrol altına almak have a firm grip on (someone or something) v.
(birini) örnek almak take a leaf from (someone) v.
(birini) kendine örnek almak take a leaf from (someone) v.
(birini) örnek almak take a leaf from someone's book v.
(birini) kendine örnek almak take a leaf from someone's book v.
(birini) örnek almak take a leaf out of someone's book v.
(birini) kendine örnek almak take a leaf out of someone's book v.
birini/bir şeyi hedef almak direct something at someone or something v.
birini hedef almak direct something to(ward) someone or something v.
(birini) kontrol altına almak get ahold of (one) v.
(birini) etkisi altına almak get ahold of (one) v.
birini alttan almak get on the right side of somebody v.
birini alttan almak keep on the right side of somebody v.
(birini) kontrol altına almak grab ahold of (someone) v.
(birini) etkisi altına almak grab ahold of (someone) v.
(birini) kontrol altına almak grab hold of (someone) v.
(birini) etkisi altına almak grab hold of (someone) v.
birini alttan almak be on someone's right side v.
birini alttan almak be on someone's good side v.
birini alttan almak stay on someone's right side v.
(birini) tiye almak poke borak at (someone) [old-fashioned] [australia/new zealand] v.
(birini) tiye almak poke mullock at (someone or something) [old-fashioned] [australia/new zealand] v.
(birini) alttan almak go soft on (someone) v.
(birini/bir şeyi) kıskaca almak grab (someone or something) by the throat v.
(birini/bir şeyi) esir almak grab (someone or something) by the throat v.
birini kıskaca almak grab someone by the throat v.
birini esir almak grab someone by the throat v.
(birini) kanatları altına almak have (someone) under (one's) wing v.
(birini/bir şeyi) sıkı kontrol altına almak have a tight rein on (someone or something) v.
(birini) avucunun içine almak have (someone) under (one's) thumb v.
(birini) hükmü/hakimiyeti altına almak have (someone) under (one's) thumb v.
(birini) avucunun içine almak have (someone) eating out of (one's) hand v.
(birini) etkisi/kontrolü altına almak have (someone) eating out of (one's) hand v.
birini avucunun içine almak have somebody eating out of your hand v.
birini tamamen etkisi/kontrolü altına almak have somebody eating out of your hand v.
birini kontrolü altına almak have/keep somebody on a string v.
(birini/bir şeyi) tiye almak take a pop at (someone or something) [uk] v.
(birini/bir şeyi) hafife almak hold (someone or something) in contempt v.
(birini/bir şeyi) sıkı kontrol altına almak have a tight grip on (someone or something) v.
(birini) kafaya almak pull a hoax (on someone) v.
(birini) matrağa almak pull a hoax (on someone) v.
(birini) kafaya almak put one past (someone) v.
(birini) kafaya almak put one past (someone) v.
(birini) yakın takibe almak sit on (one's) tail v.
(birini/bir şeyi) hedef almak take a bead on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) makaraya almak take the mike (out of someone or something) v.
(birini/bir şeyi) kafaya almak take the mike (out of someone or something) v.
(birini/bir şeyi) tiye almak take the mike (out of someone or something) v.
birini/bir şeyi makaraya almak take the rise out of someone/something [uk] v.
birini/bir şeyi kafaya almak take the rise out of someone/something [uk] v.
birini/bir şeyi tiye almak take the rise out of someone/something [uk] v.
(birini/bir şeyi) hafife almak think poorly of (someone or something) v.
(birini ya da bir şeyi birinin ya da bir şeyin) önüne almak put (someone or something) in front of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep a firm grip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) sıkı denetim altına almak keep a firm grip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markaja almak keep a firm grip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) sıkı kontrol altına almak keep a firm grip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) mercek altına almak put (someone or something) under a microscope v.
(birini/bir şeyi) yakın takibe almak put (someone or something) under a microscope v.
(birini/bir şeyi) yakın/dikkatli incelemeye almak put (someone or something) under a microscope v.
(birini/bir şeyi) mercek altına almak put (someone or something) under the microscope v.
(birini/bir şeyi) yakın takibe almak put (someone or something) under the microscope v.
(birini/bir şeyi) yakın/dikkatli incelemeye almak put (someone or something) under the microscope v.
(birini) tiye almak pull (one's) pisser v.
(birini) kafaya almak pull (one's) pisser v.
(birini/bir şeyi birinin) elinden almak take (someone or something) off (one's) hands v.
(birini/bir şeyi birinden) almak take (someone or something) off (one's) hands v.
birini/bir şeyi birinin elinden almak take someone or something off someone'shands v.
birini/bir şeyi birinden almak take someone or something off someone'shands v.
birini/bir şeyi birinin elinden almak take something/somebody off somebody’s hands v.
birini/bir şeyi birinden almak take something/somebody off somebody’s hands v.
(birini) bütün boyutlarıyla ele almak run the rule over (one) [uk] v.
(birini) mercek altına almak run the rule over (one) [uk] v.
birini kontrolü altına almak get someone by the short and curlies (or short hairs) v.
birini kontrolü altına almak have someone by the short and curlies (or short hairs) v.
özellikle (birini) hedef almak have (one's) (name and) number on it v.
özellikle birini hedef almak have someone's (name and) number on it v.
(birini/bir şeyi/bir hayvanı) hedef almak take aim (at someone, something, or an animal) v.
(birini/bir şeyi/bir hayvanı) hedef almak take aim (at someone, something, or an animal) v.
(birini/bir şeyi) dikkate almak bear (someone or something) in mind v.
birini/bir şeyi dikkate almak keep somebody/something in mind v.
birini/bir şeyi dikkate almak bear somebody/something in mind v.
birini/bir şeyi (biri/bir şey için) dikkate almak keep someone or something in mind (for someone or something) v.
(birini) bir gruba kabul etmek/almak bring (someone) in from the cold v.
(birini) bir ortama kabul etmek/almak bring (someone) in from the cold v.
birini esir almak buttonhole someone v.
birini/bir şeyi hedef almak draw a bead on someone/something v.
birini/bir şeyi hedef almak take a bead on someone/something [us] v.
(birini/bir şeyi) kontrolü/etkisi altına almak exercise power over (someone or something) v.
birini kollarının arasına almak fold somebody in your arms v.
(birini) kendine örnek almak follow in (one's) footsteps v.
(birini) kendine örnek almak follow in (one's) tracks v.
(birini) kendine örnek almak follow in the footsteps of (someone) v.
(birini) kontrolü altına almak get (one) by the short hairs v.
(birini) ipten almak get (one) off the hook v.
(birini) etkisi/kontrolü altına almak get (one's) claws into (someone) v.
birini/bir şeyi kontrolü/etkisi altına almak get (one's) hooks into (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) gözünün önünden uzaklaştırmak/almak get (someone or something) out of (one's) sight v.
(birini/bir şeyi) kontrolü altına almak get (someone or something) under (one's) control v.
(birini/bir şeyi) kontrol altına almak get (someone or something) under (one's) control v.
(birini) etkisi altına almak get a hold on (one) v.
(birini) kontrolü/etkisi altına almak get hold of (one) v.
(birini) avucunun içine almak get hold of (one) v.
(birini) nüfuz altına almak get hold of (one) v.
(birini/bir şeyi) yeniden ele almak get second thoughts (about someone or something) v.
birini kontrolü altına almak get your claws into somebody v.
birini kontrolü altına almak get your hooks into somebody v.
birini/bir şeyi kıskaca almak take someone/something by the throat v.
birini/bir şeyi esir almak take someone/something by the throat v.
(birini) tamamen kontrolü altına almak have (one) by the balls v.
(birini) kontrolü altına almak have (one) by the short and curlies v.
(birini) kontrolü altına almak have (one) over a barrel v.
birini/bir şeyi hedef almak have someone or something in one's sights v.
(birini) avucunun içine almak have (someone) eating out of the palm of (one's) hand v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) turned round (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) twisted round (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) wound round (one's) (little) finger v.
(birini) tamamen kontrol altına almak have (someone) wrapped round (one's) (little) finger v.
(birini/bir şeyi) tamamen kontrol altına almak have a lock on (someone or something) v.
birini tamamen kontrolü altına almak have somebody at your mercy v.
birini avucunun içine almak have somebody at your mercy v.
birini avucunun içine almak have somebody in the palm of your hand v.
birini tamamen etkisi/kontrolü altına almak have somebody in the palm of your hand v.
birini hedef almak have somebody's name on it v.
birini tamamen etkisi/kontrolü altına almak have someone eating out of your hand v.
birini tamamen etkisi/kontrolü altına almak have someone eating out of the palm of your hand v.
birini tamamen etkisi/kontrolü altına almak hold someone in the palm of your hand v.
birini görüş mesafesine almak veya hedeflenmek have someone in your sights v.
(birini) baskı altına almak/altında tutmak hold (one's) feet to the fire v.
(birini/bir şeyi) hafife almak hold (someone or something) cheap v.
birini baskı altına almak/altında tutmak hold someone's feet to the fire v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep (a) close watch on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markaja almak keep (a) close watch on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep (close) watch over (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markaja almak keep (close) watch over (someone or something) v.
(birini) beklemeye almak keep (one) waiting v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep a close eye on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markaja almak keep a close eye on (someone or something) v.
birini/bir şeyi yakın markajına almak keep a close eye/watch on somebody/something v.
birini/bir şeyi yakın markaja almak keep a close eye/watch on somebody/something v.
(birini/bir şeyi) sıkı markaj altına almak keep a close rein on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep a close rein on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) sıkı/yakın markaja almak keep a close rein on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep a tight grip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markaja almak keep a tight grip on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) sıkı markaj altına almak keep a tight rein on (someone or something) v.
(birini/bir şeyi) yakın markajına almak keep a tight rein on (someone or something) v.