Historique

all of a

Sens de "all of a" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 1 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	all of a adv.	her halinden belli olarak

Sens de "all of a" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 129 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	all of a sudden adv.	aniden
2	Common Usage	all of a sudden adv.	ansızın
General
3	General	a bit of all right n.	mükemmel bir şey
4	General	be all of a tremble v.	zangır zangır titremek
5	General	put all of one's efforts in a job v.	canla başla çalışmak
6	General	have all the makings of a first-class scandal v.	tam anlamıyla birinci sınıf bir skandal olmak
7	General	all of a size adj.	hepsi aynı büyüklükte
8	General	all of a piece adj.	aynı
9	General	all of a piece adj.	aynı tür
10	General	all of a sudden adv.	birden
11	General	all of a sudden adv.	şırakkadak
12	General	all of a sudden adv.	birdenbire
13	General	all of a sudden adv.	ani olarak
14	General	all of a sudden adv.	apansızın
15	General	all of a sudden adv.	lappadak
16	General	all of a sudden adv.	pattadak
17	General	all of a sudden adv.	apansız
Proverb
18	Proverb	a true friend is the greatest of all blessings	gerçek bir dost, nimetlerin en büyüğüdür
19	Proverb	a jack of all trades is a master of none	elinden her iş gelen ama hiç birinde uzman olamayan kimse
20	Proverb	we (all) have to eat a peck of dirt before we die	ufak tefek sağlıksız şeylerden/kaçamaklardan zarar gelmez/ölmeyiz
21	Proverb	we (all) have to eat a peck of dirt before we die	azıcık kirden/pislikten zarar gelmez/ölmeyiz
Colloquial
22	Colloquial	a question of all or nothing n.	ya hep ya hiç meselesi
23	Colloquial	greatest of all time (g.o.a.t) n.	kulvarın en çarpıcı ismi (k.e.ç.i)
24	Colloquial	a bit of all right expr.	bomba gibi
25	Colloquial	a bit of all right expr.	çekici kadın
26	Colloquial	a bit of all right expr.	çok iyi
27	Colloquial	a bit of all right expr.	çok güzel kadın
28	Colloquial	a bit of all right expr.	güzel
29	Colloquial	a bit of all right expr.	fıstık gibi
30	Colloquial	a bit of all right expr.	harika
31	Colloquial	a bit of all right expr.	enfes
32	Colloquial	a bit of all right expr.	iyi
33	Colloquial	a bit of all right expr.	lokum gibi
34	Colloquial	all of a sudden expr.	şakkadanak
35	Colloquial	a bit of all right expr.	uygun
36	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle aynı
37	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle tutarlı
38	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle bağıntılı
39	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle uyumlu
40	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle aynı
41	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle tutarlı
42	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle bağıntılı
43	Colloquial	all of a piece with something expr.	bir şeyle uyumlu
Idioms
44	Idioms	a jill of all trades is a master of none n.	ne olsa yapan/elinden her iş gelen, hiçbirinde uzman değildir
45	Idioms	a jill of all trades is a master of none n.	her şeyi beceren hiçbir şeyin ustası değildir
46	Idioms	a jill of all trades is a master of none n.	her şeyin ehli, hiçbir şeyin ustası
47	Idioms	a jill of all trades is a master of none n.	her işi beceren fakat hiçbirinde uzman olmayan kadın
48	Idioms	a jack of all trades n.	on parmağında on marifet kimse
49	Idioms	a jack of all trades n.	elinden birçok iş gelen kimse
50	Idioms	a jack of all trades n.	her telden çalan kimse
51	Idioms	a jack of all trades n.	elinden her iş gelen kimse
52	Idioms	a jack of all trades n.	elinden her iş gelen ama hiç birinde uzman olamayan kimse
53	Idioms	a jack of all trades n.	elinden yarım yamalak her iş gelen kimse
54	Idioms	strike all of a heap v.	çok şaşırtmak
55	Idioms	knock all of a heap v.	çok şaşırtmak
56	Idioms	be a jack-of-all-trades v.	her telden çalmak
57	Idioms	be all of a piece with v.	ile aynı/benzer özellikleri taşımak
58	Idioms	strike all of a heap v.	kafasını karıştırmak
59	Idioms	be knocked all of a heap v.	küçük dilini yutmak
60	Idioms	be struck all of a heap v.	küçük dilini yutmak
61	Idioms	knock all of a heap v.	kafasını karıştırmak
62	Idioms	knock all of a heap v.	şok etkisi yaratmak
63	Idioms	strike all of a heap v.	şok etkisi yaratmak
64	Idioms	strike all of a heap v.	şaşkınlığa uğratmak
65	Idioms	strike all of a heap v.	şaşkına çevirmek
66	Idioms	be struck all of a heap v.	(şaşkınlıktan) küçük dilini yutmak
67	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	hazırlıklarını tamamlamak
68	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	her şeyi düzene/sıraya koymak
69	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini muntazamca yapmak
70	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini yoluna koymak
71	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini düzenlemek
72	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	tamamen hazır ve organize olmak
73	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	deveyi düze çıkarmak
74	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	hazırlıklarını tamamlamak
75	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	her şeyi düzene/sıraya koymak
76	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini muntazamca yapmak
77	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini yoluna koymak
78	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini düzenlemek
79	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	tamamen hazır ve organize olmak
80	Idioms	get all (of) (one's) ducks in a row v.	deveyi düze çıkarmak
81	Idioms	be (all) of a piece v.	aynı/benzer özellikleri taşımak
82	Idioms	be (all) of a piece v.	hepsi aynı olmak
83	Idioms	be (all) a matter of something/doing something v.	(tamamen) bir şey/bir şey yapma meselesi olmak
84	Idioms	be (all) a matter of something/doing something v.	(tamamen) bir şeye/bir şey yapmaya bağlı olmak
85	Idioms	be struck all of a heap v.	aşırı telaş yapmak
86	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	deveyi düze çıkarmak
87	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	hazırlıklarını tamamlamak
88	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	işlerini yoluna koymak
89	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	işleri muntazamca yapmak
90	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	işleri düzenlemek
91	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	işleri nizam içinde yürütmek
92	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	her şeyi düzene/sıraya koymak
93	Idioms	have all (of) (one's) ducks in a row v.	tamamen hazır ve organize olmak
94	Idioms	(all) of a piece (with something) adj.	(bir şeyle) aynı özelliklere sahip
95	Idioms	(all) of a piece (with something) adj.	(bir şeyle) aynı özellikleri taşıyan
96	Idioms	(all) of a piece (with something) adj.	(bir şeyle) bağıntılı
97	Idioms	(all) of a piece (with something) adj.	(bir şeyle) aynı
98	Idioms	(all) of a piece (with something) adj.	(bir şeyle) tutarlı
99	Idioms	all of a dither expr.	panik halde
100	Idioms	all of a dither expr.	gergin durumda
101	Idioms	all of a dither expr.	huzursuz durumda
102	Idioms	all of a dither expr.	sıkıntılı durumda
103	Idioms	all of a dither expr.	çalkantılı durumda
104	Idioms	all of a dither expr.	allak bullak durumda
105	Idioms	all of a dither expr.	karışık durumda
106	Idioms	all of a doodah expr.	sıkıntılı
107	Idioms	all of a doodah expr.	endişeli
108	Idioms	all of a doodah expr.	kasvetli
109	Idioms	all of a doodah expr.	heyecanlı/coşkulu/telaşlı bir durumda
110	Idioms	all of a doodah expr.	kaygılı/tedirgin durumda
111	Idioms	all a bed of roses expr.	güllük gülistanlık
112	Idioms	jack of all trades is a master of none expr.	elinden her iş gelen fakat hiç birinde uzman olamayan kimse
113	Idioms	all of a dither expr.	perişan durumda
114	Idioms	all of a dither expr.	şaşkına dönmüş durumda
115	Idioms	all of a dither expr.	darmaduman halde
116	Idioms	all of a dither expr.	tedirgin halde
117	Idioms	all of a dither expr.	endişeli bir halde
118	Idioms	all of a dither expr.	merak içinde
Speaking
119	Speaking	it was all a waste of time expr.	bu tamamen bir vakit kaybıydı
120	Speaking	i heard a gunshot and all of us went down expr.	bir silah sesi duydum ve hepimiz aşağıya indik
121	Speaking	it's a sad day for all of us expr.	bu hepimiz için üzücü bir gün
122	Speaking	a bit of all right argo expr.	mükemmel bir şey
123	Speaking	all of a sudden, a dog appeared before / in front of me expr.	karşıma birden köpek çıktı
Trade/Economic
124	Trade/Economic	all products of a factory n.	bir fabrikanın bütün ürünleri
Latin
125	Latin	bellum omnium contra omnes (a war of all against all) n.	herkesin herkese karşı savaşı
Modern Slang
126	Modern Slang	all that and a bag of chips expr.	bu ve daha fazlası
127	Modern Slang	all that and a bag of chips expr.	hepsi ve daha fazlası
128	Modern Slang	all that and a bag of potato chips expr.	bu ve daha fazlası
129	Modern Slang	all that and a bag of potato chips expr.	hepsi ve daha fazlası