Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | dik açıda | square adv. |
Turc | Anglais | |
---|---|---|
General | ||
General | yarığa dik açıda olan ve yarıktan daha az göze çarpan kaya yarılma yönü | grain n. |
Technical | ||
Technical | dik açı dışındaki bir açıda kesmek | bevel v. |
Technical | gemi boyu veya omurgasına dik açıda | abeam adv. |
Automotive | ||
Automotive | dik açıda eğeleme | draw filing n. |
Aeronautic | ||
Aeronautic | gaz veya sıvı içerisinde hareket eden bir cismin toplam sürüklenmesinin cismin yüzeyine dik açıda basınç yapan bileşenlerden kaynaklanan kısmı | pressure drag n. |
Marine | ||
Marine | omurgaya dik açıda | abeam adv. |
Chemistry | ||
Chemistry | monoklinal kristalleşme sisteminde düşey eksene dik açıda olan diyagonal veya yanal eksen | orthoaxis n. |
Chemistry | birbirine dik açıda üç eşit ekseni olan (kristal) | regular adj. |
Religious | ||
Religious | svastika gibi kol uçları dik açıda bükülü haç | rebated cross n. |