draw the line

Sens de "draw the line" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 11 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	draw the line v.	sınır çizmek
We should draw the line between public and private affairs. Kamu ve özel işler arasındaki sınırı çizmeliyiz. More Sentences
2	General	draw the line v.	sınır çizmek
Sami drew the line. Sami sınırı çizdi. More Sentences
3	General	draw the line v.	bir sınır koymak
4	General	draw the line v.	reddetmek
5	General	draw the line v.	limit çizmek
6	General	draw the line v.	sınır koymak
7	General	draw the line v.	dur demek
Idioms
8	Idioms	draw the line v.	bir dur demek
9	Idioms	draw the line v.	izin vermemek
10	Idioms	draw the line v.	set çekmek
11	Idioms	draw the line v.	sınır çizmek

Sens de "draw the line" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 34 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	draw the line at v.	reddetmek
2	General	draw the line at v.	bir sınır koymak
3	General	draw the line at v.	yapmamak
4	General	draw the line at v.	bir konuda sınır koymak
5	General	draw the line at v.	sınır çizmek
6	General	draw the line at v.	limit çizmek
Proverb
7	Proverb	one has to draw the line somewhere	bir sınır çizmeli
Idioms
8	Idioms	one has to draw the line somewhere n.	birisinin çıkıp artık yeter/dur demesi lazım
9	Idioms	draw the line at v.	set çekmek
10	Idioms	draw a line in the sand v.	destek verilmeyeceğini söylemek
11	Idioms	draw the line in the sand v.	destek verilmeyeceğini söylemek
12	Idioms	draw a line in the sand v.	son noktayı koymak
13	Idioms	draw the line in the sand v.	son noktayı koymak
14	Idioms	have to draw a/the line somewhere v.	bir sınır çizmek
15	Idioms	draw the line at (something) v.	(bir şeye) sınır çizmek
16	Idioms	draw the line at (something) v.	(bir şeyi) reddetmek
17	Idioms	draw the line at (something) v.	(bir konuda) sınır koymak
18	Idioms	draw the line between v.	bir şeyi bir şeyden ayırmak
19	Idioms	draw the line between something and something else v.	bir şeyle bir şeyi ayırmak
20	Idioms	draw the line between v.	bir şeyle bir şey arasına çizgi çizmek
21	Idioms	draw the line at (something) v.	(bir şeyi) yapmamak
22	Idioms	draw the line between something and something else v.	bir şeyle bir şey arasına sınır koymak/çizmek
23	Idioms	draw the line at (something) v.	(bir şeye) set çekmek
24	Idioms	draw the line between something and something else v.	bir şeyle bir şeyi birbirinden ayırmak
25	Idioms	draw the line at (something) v.	(bir şeye) bir sınır koymak
26	Idioms	draw the line between something and something else v.	bir şeyle bir şey arasına çizgi çizmek
27	Idioms	one has to draw the line somewhere expr.	bir yerde durmasını bileceksin
28	Idioms	one has to draw the line somewhere expr.	çizgiyi bir yerde çekmek gerek
29	Idioms	one has to draw the line somewhere expr.	her şeyin bir sınırı vardır/olması gerek
30	Idioms	one has to draw the line somewhere expr.	her şeyin bir haddi/hududu var
31	Idioms	(one) has to draw the line somewhere expr.	her şeyin bir sınırı var
32	Idioms	(one) has to draw the line somewhere expr.	(biri) bir dur demeli
33	Idioms	(one) has to draw the line somewhere expr.	(biri) bir sınır çizmeli
34	Idioms	(one) has to draw the line somewhere expr.	(biri) bir yerde bir çizgi çekmeli