eklenmiş - Turc Anglais Dictionnaire
Historique

eklenmiş



Sens de "eklenmiş" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 8 résultat(s)

Turc Anglais
General
eklenmiş adjoint n.
eklenmiş intercalary adj.
eklenmiş affixed adj.
eklenmiş attached adj.
eklenmiş added adj.
eklenmiş appended adj.
eklenmiş adjectitious adj.
Technical
eklenmiş plus adv.

Sens de "eklenmiş" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 93 résultat(s)

Turc Anglais
General
metne eklenmiş sözcük veya cümle interpolation n.
eklenmiş belge enclosure n.
oyun sonuna kısa söylev veya şiir eklenmiş epilogued n.
eklenmiş parça assument [obsolete] n.
eklenmiş zaman embolism n.
kilisede ayakta duran kimsenin yaslanabilmesi için açılır kapanır oturağın alt kısmına eklenmiş destek miserere n.
kilisede ayakta duran kimsenin yaslanabilmesi için açılır kapanır oturağın alt kısmına eklenmiş destek misericord n.
kilisede ayakta duran kimsenin yaslanabilmesi için açılır kapanır oturağın alt kısmına eklenmiş destek misericorde n.
sistemi kullanan kişinin sesli yanıt alabilmesi için bir yazılım program tarafından birbirine eklenmiş olan birleştirilmiş veya kaydedilmiş sözcükler concatenated speech n.
uçaksavar ateşine karşı koruyan metal plakalar eklenmiş ceket flak jacket n.
fonetik olarak eklenmiş bir sözcüğün vurgulanması orthotonesis n.
sonsöz eklenmiş epilogued adj.
takvime eklenmiş intercalary adj.
nutkun son kısmına eklenmiş epilogued adj.
-e eklenmiş affixed into adj.
araziye eklenmiş adscriptive adj.
mülke eklenmiş adscriptive adj.
pul yapıştırıcısı ile eklenmiş hinged adj.
şerbetçiotu eklenmiş hopped adj.
eklenmiş olduğu konuyla ilgili açıklama, ilave bilgi ve tavsiye içeren covering adj.
tuz eklenmiş saltish adj.
eklenmiş olarak addedly adv.
etile hidrojen eklenmiş vinil grubunun bulunduğu porfirin gibi pirol türevlerinin indirgenmesi sonucu oluşan ürün anlamında ön ek mes- pref.
etile hidrojen eklenmiş vinil grubunun bulunduğu porfirin gibi pirol türevlerinin indirgenmesi sonucu oluşan ürün anlamında ön ek meso- pref.
hafif renk eklenmiş anlamı veren son ek tinted suf.
Trade/Economic
belge eklenmiş çek voucher check n.
eklenmiş değer accretion value n.
konşimento eklenmiş ibrazında poliçe sight draft with bill of lading attached n.
poliçe eklenmiş draft attached adj.
Tourism
otel vb bir yapı için ilave hizmetler veren ayrı veya eklenmiş bina annexe n.
otel vb bir yapı için ilave hizmetler veren ayrı veya eklenmiş bina annex n.
Media
promosyon olarak dergi kapağına eklenmiş cover-mounted adj.
Advertising
bir dergiye eklenmiş dört sayfalık reklam gatefold n.
Technical
yapıştırılarak eklenmiş boru cemented tube n.
yeniden eklenmiş disk reattached disk n.
çelik bir boru vasıtasıyla kaynak yapma sırasında iç kısmın pürüzsüz olmasını sağlayan birbirine eklenmiş üniteler dizisi mandril n.
sertleştirmek için %1-4 oranında manganez eklenmiş pirinç high-strength brass n.
asılan şeyin kurtulmasını önlemesi için parça eklenmiş kanca mousing hook n.
tekerleklere monte edilmemiş fakat buhar kazanına eklenmiş buhar makinesi semiportable steam engine n.
kesonun tabanına veya çökertme kesonun astarına eklenmiş kesici çelik kenar shoe n.
Computer
animasyon eklenmiş gıf animated gif n.
eklenmiş özellikler added features n.
eklenmiş maliyet added cost n.
eklenmiş dosyalar attached files n.
eklenmiş kod patch code n.
metne eklenmiş madde run-in n.
ara değer olarak eklenmiş interpolated adj.
metne eklenmiş run-in adj.
Informatics
olası müşterileri etkilemek için internet sayfasına gereksiz yere eklenmiş animasyonlu grafikler dancing baloney n.
Electric
baskı devre kartına doğrudan eklenmiş donanım bileşeni onboard n.
Mechanic
düzgün çalışması için yağ eklenmiş (makine) oiled adj.
Architecture
(üçgen çatı veya kule) kavisli ve kıvrık yaprak şeklinde süs eklenmiş crocketed adj.
Woodworking
uç uca eklenmiş iki ahşap şerit arasında yer alan dönel mafsal rule joint n.
beyaz kurşun/üstübeç eklenmiş cerused adj.
Furniture
yan yana eklenmiş üç koltuğu andıran (kanepe) tripleback adj.
Automotive
yaşlı ve engelli yolcuların otobüse binebilmeleri için kapıya eklenmiş düzenek kneeler n.
viskozitenin sıcaklığa bağlı olarak değişimini kısıtlayarak performansı artırmak için polimer katkı maddesi eklenmiş (makine yağı) multigrade adj.
Railway
daha fazla ot taşımak için raf eklenmiş vagon hayrack n.
Marine
su altındayken özel harekat personelini, araçlarını ve donanımını denize çıkarması ve iyileştirmeler yapabilmesi için gövdesine eklenmiş olan barınak modülü dry deck shelter n.
alabora olmaması için çıkıntılı dirsek eklenmiş deniz kanosu outrigger canoe n.
(tekne) yan kısmına çıkıntılı dirsek eklenmiş outrigged adj.
Food Engineering
lezzetlendirmesi için maltlı süt tozu eklenmiş bir şurupla karıştırılıp çalkalanmış süt malt n.
sonradan eklenmiş tatlandırıcılar added sweeteners n.
hidrojen eklenmiş hydrogenated adj.
Gastronomy
krem şanti veya çırpılmış yumurta beyazı eklenmiş holandez sosu mousseline n.
brendi eklenmiş şarap fortified wine n.
soda eklenmiş narenciye suyu squash [uk] n.
Statistics
eklenmiş denge supplemented balance n.
Chemistry
bir iyot atomu eklenmiş tirozin mono-iodotyrosine n.
iki iyodin atomu eklenmiş tirozin di-iodotyrosine n.
kimyasal izleyici eklenmiş labeled adj.
ubikutin eklenmiş ubiquitinated adj.
Biology
uç uca eklenmiş mayotik kromozom çifti ring n.
gen eklenmiş gene-spliced adj.
Botanic
uca eklenmiş küçük yaprak appendiculate leaf n.
Agriculture
yapraktan asmanın diğer kısımlarına besin maddelerini ileten uç uca eklenmiş hücreler phloem n.
toprağı kaldırıp çeviren saban demirinin üzerine eklenmiş kavisli demir levha breast board n.
Breeding
eğimli noktadan yük çekmeye yardımcı olmak için takıma eklenmiş at tracer n.
eğimli noktadan yük çekmeye yardımcı olmak için takıma eklenmiş at trace horse n.
Linguistics
köke eklenmiş harf excrescent letter n.
telaffuzunda dilin geriye kıvrılışından ötürü üzerine r sesi eklenmiş (ünlü harf) r-coloured adj.
fonetik olarak eklenmiş enclitic adj.
sesli harfler eklenmiş voweled adj.
(cermen dillerinde) eklenmiş fiillere ait weak adj.
History
el yazması cilde eklenmiş açıklayıcı kağıt yaprağı protocol n.
Hunting
tüfek kundaklarında yanağa destekleyecek şekilde yapılmış veya eklenmiş kısım cheekpiece n.
Music
caz ve pop gibi modern müziklerde sıklıkla kullanılan, majör üçlüden ve üzerine majör yedinci eklenmiş kök sesten oluşan bir akor major seventh chord n.
piyanistin istediği zaman notaları uzatmasını sağlayan mekanik bir parça eklenmiş piyano melopiano n.
minör üçlü ve kök üzerine eklenmiş minör yediliden oluşan bir akor minor seventh chord n.
(cazda) kök sesinin üzerine eklenmiş bir majör yedilisi olan majör akoruna işaret eden major adj.
Printery
metin arasına geçici yer kaplaması için eklenmiş uydurma metin placeholder n.
satır arasına eklenmiş interlineal adj.
Slang
ucuna fensiklidin (pcp) eklenmiş esrarlı/marihuanalı sigara heavy joint n.