Historique

elinde bulunduran

Sens de "elinde bulunduran" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 1 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Law
1	Law	elinde bulunduran	occupant n.

Sens de "elinde bulunduran" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 20 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	elinde bulunduran kimse	bearer n.
2	General	ünvanı elinde bulunduran	titleholder n.
3	General	yetkiyi elinde bulunduran kimse	deity n.
4	General	(abd'de) yerel kiliseye bağlı olup ona ait binaları elinde bulunduran ve papazın maaşını veren kongregasyonalist kurum	parish n.
5	General	gücü elinde bulunduran kişiler	people at the levers n.
6	General	(avustralya'da) gücü elinde bulunduran koyun çiftliği sahipleri sınıfı	squattocracy n.
7	General	(mal sahibi) elinde bulunduran	domanial adj.
8	General	başkanlık etme yetkisini elinde bulunduran	presiding adj.
Idioms
9	Idioms	yetkiyi elinde bulunduran kimse	a big cheese n.
10	Idioms	yetkiyi elinde bulunduran kimse	the big cheese n.
11	Idioms	tüm yargı ve ceza sistemini tek elinde bulunduran kimse	judge, jury, and executioner n.
Trade/Economic
12	Trade/Economic	poliçeyi elinde bulunduran	policy holder n.
13	Trade/Economic	senedi elinde bulunduran	bond holder n.
Law
14	Law	arazi gelirlerine sahip olma hakkını elinde bulunduran kimse	pernor of profits n.
15	Law	elinde miras toprak bulunduran	infeft adj.
Politics
16	Politics	1911 -1948 yılları arasında çin'de ve 1948'den bu yana tayvan'da hakimiyeti elinde bulunduran bir siyasi parti	kuomintang n.
Institutes
17	Institutes	formula 1 yarışlarının tanıtımından sorumlu olup yasal ticari haklarını elinde bulunduran şirketler grubu	foh (formula one holdings) abrev.
Social Sciences
18	Social Sciences	toplumun varlıklı ve eğitimli insanlardan oluşan ve ekonomik gücü elinde bulunduran üst tabakası	overclass n.
History
19	History	almanlarda ormanların sorumluluğunu elinde bulunduran üst sınıftan soylu kişi	waldgrave n.
20	History	ormanların sorumluluğunu elinde bulunduran soylu kimse	wildgrave n.