Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Cacher l'historique
Détails de l'historique
Effacer l'historique
Historique :
etin
etin
Historique
Phrases
Sens de
"etin"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
etin
ethine
n.
2
General
etin
ethyne
n.
Chemistry
3
Chemistry
etin
ethyne
n.
4
Chemistry
etin
ethine
n.
Sens de
"etin"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 46 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
etin bu şekilde kızartıldığı açıkhava toplantısı
barbecue
n.
2
General
etin pişerken saldığı su
gravy
n.
3
General
etin yanı sıra süt ve süt ürünleri de yemeyen kimse
vegan
n.
4
General
kesilecek etin ön kısmı
forequarter
n.
5
General
orta kalite etin resmi puanı
good
n.
6
General
şöyle bir kızartmak (etin yüzeyini)
sear
v.
7
General
sıvı dökmek/sürmek (kurumaması için pişen etin üstüne)
baste
v.
8
General
kurumaması için etin üzerine su dökmek
baste
v.
Phrases
9
Phrases
ucuz etin yahnisi/tiridi tatsız/yavan olur
buy cheap, buy twice
expr.
10
Phrases
ucuz etin tiridi/suyu az olur
buy cheap, buy twice
expr.
11
Phrases
ucuz etin yahnisi yavan olur
if you pay peanuts you get monkeys
expr.
Proverb
12
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan olur
a thing you don't want is dear at any price
n.
13
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan olur
thing you don't want is dear at any price
14
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan olur
cheap meat yields dilute soup
15
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan olur
if you buy cheaply, you pay dearly
16
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan/tatsız olur
buy cheap, buy twice
17
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan/tatsız olur
cheapest is dearest
18
Proverb
ucuz etin yahnisi yavan olur
something you don't want is dear at any price
Colloquial
19
Colloquial
yemeğin az olduğu veya yemekte etin olmadığı gün
banyan day [obsolete] [australia]
n.
Idioms
20
Idioms
herkese aynı anda servis yapılmaya çalışırken tavuğun/etin lastik gibi olduğu toplu yemek
rubber chicken dinner
n.
Industry
21
Industry
kesim, işleme ve perakendecilere dağıtım ayakları bulunan, gelecekte satılmak üzere etin ambalajlandığı toptancılık
meat-packing business
n.
Technical
22
Technical
fırınlanmış etin üzerine tereyağı veya sos dökmek için kullanılan bir alet
baster
n.
Medical
23
Medical
etin içine doğru büyüme
ingrowth
n.
Gastronomy
24
Gastronomy
etin yanında verilen lezzetli sos
tracklement
n.
25
Gastronomy
etin yanında verilen baharatlı sos
tracklement
n.
26
Gastronomy
etin en iyi parçası
choicest cut
n.
27
Gastronomy
etin yağlı tarafı
adipose
n.
28
Gastronomy
etin pişerken saldığı doğal suyu
gravy
n.
29
Gastronomy
etin pişerken saldığı doğal suyu
pan juice gravy
n.
30
Gastronomy
etin fileto kısmı
loin
n.
31
Gastronomy
etin pişerken saldığı doğal suyu
pan juice
n.
32
Gastronomy
yumuşak pişmesi için etin kaplandığı ince domuz pastırması veya domuz yağı parçası
bard
n.
33
Gastronomy
yağsız etin içine domuz yağı parçaları koymak için kullanılan büyük bir iğne
larding needle
n.
34
Gastronomy
etin ne kadar piştiğini denetlemek için rostonun ortasına yerleştirilen termometre
meat thermometer
n.
35
Gastronomy
bir parça etin kurutulmuş yosun ile birlikte pirinç tabakasına sarılmasıyla yapılan bir hawaii yemeği
musubi [hawaii]
n.
36
Gastronomy
etin kemiklerini çıkaran kimse
deboner
n.
37
Gastronomy
etin tuzlanmak üzere konulduğu kap
salter
n.
38
Gastronomy
etin çekip küçülmesi
shrinkage
n.
39
Gastronomy
etin yenebilen yan ürünleri
small goods [australia]
n.
40
Gastronomy
etin içine açılan boşluk
pocket
n.
41
Gastronomy
etin içinin boşaltılması ile elde edilen boşluk
pocket
n.
42
Gastronomy
etin üstünü kendi suyuyla ıslatmak
baste
v.
43
Gastronomy
(etin) kemiklerini ayırmak
debone
v.
44
Gastronomy
(etin dış kısmını) iç kısmındaki suyu muhafaza etmek için şiddetli ısıya maruz bırakmak
seal
v.
Chemistry
45
Chemistry
etin anlamı veren son ek
-yne
suf.
Gastronomy
46
Gastronomy
etin kaliteli orta kısmı
eye
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of etin
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy