Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Synonymes
Phrases
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
Ressources
A propos de nous
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais Phrases
Turc - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Allemand - Anglais
Historique
kolaylaştıran
Sens de
"kolaylaştıran"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 5 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
kolaylaştıran
facilitator
n.
2
General
kolaylaştıran
enabler
n.
3
General
kolaylaştıran
favorable
adj.
4
General
kolaylaştıran
favourable
adj.
Law
5
Law
kolaylaştıran
facilitating
adj.
Sens de
"kolaylaştıran"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 61 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
hayatı kolaylaştıran şey
amenity
n.
2
General
kapağı açmayı kolaylaştıran çıkıntı
tab
n.
3
General
hayatı kolaylaştıran şey
convenience
n.
4
General
burna çekilip akmasını kolaylaştıran ilaç
errhine
n.
5
General
yaşamı kolaylaştıran özellikler
features that make life easier
n.
6
General
(elektronik eşyalar gibi hayatı kolaylaştıran) modern kolaylıklar
modern conveniences
n.
7
General
bir televizyon ya da radyo sunucusuyla birlikte çalışıp o kişinin işini kolaylaştıran kişi (kanada)
animator
n.
8
General
kabın kenarındaki kapağı kaldırmayı kolaylaştıran yarım daire şeklinde delik
thumbhole
n.
9
General
değiştiren, kolaylaştıran veya canlandıran özellik veya unsur
leaven
n.
10
General
hayat kolaylaştıran çözüm
lifehack
n.
11
General
iletişimi kolaylaştıran kimse
lubricant
n.
12
General
bağırsakta kütle oluşturan ve sindirimi kolaylaştıran materyal
bulk
n.
13
General
burnun akmasını kolaylaştıran
errhine
adj.
14
General
sindirimi kolaylaştıran
digestive
adj.
15
General
kurumayı kolaylaştıran
desiccant
adj.
16
General
hayatı kolaylaştıran
amenity
adj.
17
General
işi kolaylaştıran
feather-bed
adj.
18
General
işi kolaylaştıran
featherbed
adj.
Colloquial
19
Colloquial
(elektronik eşyalar gibi hayatı kolaylaştıran) modern kolaylıklar
mod cons
n.
20
Colloquial
hayatı kolaylaştıran çözüm
life hack
expr.
Idioms
21
Idioms
nüfuzunu kullanarak tanıdıklarının işlerini kolaylaştıran/hızlandıran kişi
friend in court
n.
Trade/Economic
22
Trade/Economic
özel yatırımların halka açık şirketlere dönüşümünü kolaylaştıran bir tür yatırım aracı
pipes
n.
Technical
23
Technical
dizel motorlarda ilk hareketi kolaylaştıran fitil çubuk
punk stick
n.
24
Technical
üzerine çıkılarak çalışmaları kolaylaştıran iskele
scaffolding
n.
25
Technical
uçağın yapısal olarak bölümlere ayrılmasını kolaylaştıran numaralandırma biçimi
station
n.
26
Technical
taşımayı kolaylaştıran iki tutamaklı kap
cowl [dialect] [uk]
n.
27
Technical
vites değiştirmeyi kolaylaştıran
synchromesh
adj.
Computer
28
Computer
tek parmakla yazımı kolaylaştıran klavye düzeni
one-finger keyboard
n.
29
Computer
3 boyutlu bilgisayar grafikleri yazılımı olan maya'daki görevleri kolaylaştıran bir betik dili
mel (maya embedded language)
abrev.
Informatics
30
Informatics
sistem trafiğinin yoğunluğunu azaltarak ağa erişimi kolaylaştıran bir sistem
anti-hairpinning
n.
31
Informatics
sistem trafiğinin yoğunluğunu azaltarak ağa erişimi kolaylaştıran bir sistem
anti-tromboning
n.
Mechanic
32
Mechanic
işlenmeyi kolaylaştıran katkı maddeleri
free machining additives
n.
Textile
33
Textile
çırçır makinesinin silindirinin üzerindeki zincire yerleştirilip ipliğin taraklanmasını kolaylaştıran dişli çıta
flat
n.
Construction
34
Construction
kentsel tasarımda çevre dostu alışkanlıkları teşvik eden ve insan hayatını kolaylaştıran uygulamalara dayalı bir akım
new urbanism
n.
Automotive
35
Automotive
araba tamirhanesinde aracın altında çalışmayı kolaylaştıran dikdörtgen alan
pit
n.
36
Automotive
araba tamirhanesinde aracın altında çalışmayı kolaylaştıran dikdörtgen alan
grease pit
n.
Aeronautic
37
Aeronautic
uçağın yapısal olarak bölümlere ayrılmasını kolaylaştıran numaralandırma tarzı
station
n.
Medical
38
Medical
hidrojen iyonlarının taşınmasını kolaylaştıran enzim
dehydrogenase
n.
39
Medical
kan akışını kolaylaştıran
hemagogue
n.
40
Medical
yaranın kabuk bağlamasını kolaylaştıran madde
cicatrizant
n.
41
Medical
süpürasyonu kolaylaştıran ilaç veya uygulama
maturant
n.
42
Medical
zor doğumlarda bebeğin anne karnından çıkarılmasını kolaylaştıran bir alet
cranioclast
n.
43
Medical
hazmı kolaylaştıran
peptic
adj.
44
Medical
doğumu kolaylaştıran
obstetricious [obsolete]
adj.
Physiology
45
Physiology
kanın pıhtılaşmasını kolaylaştıran
thromboplastic
adj.
Pharmaceutics
46
Pharmaceutics
damarları rahatlatarak kan dolaşımını kolaylaştıran ilaç
cardura®
n.
47
Pharmaceutics
yara dokusu oluşumunu kolaylaştıran madde
epulotic
n.
48
Pharmaceutics
deri altına enjekte edilerek ilaçların yayılmasını kolaylaştıran bir madde
hyaluronidase
n.
49
Pharmaceutics
uterus stimülasyonu sağlayarak doğumu kolaylaştıran bir ilaç türü
oxytocic drug
n.
50
Pharmaceutics
nasır oluşumunu kolaylaştıran ilaç
porotic
n.
Chemistry
51
Chemistry
değiştiren, kolaylaştıran veya canlandıran özellik veya unsur
leavening
n.
Biology
52
Biology
protein bağlanmasını kolaylaştıran stabilize edici protein sınıflarının her biri
chaperone
n.
53
Biology
protein bağlanmasını kolaylaştıran stabilize edici protein sınıflarının her biri
chaperonin
n.
Biochemistry
54
Biochemistry
proteinlerin hidrolizini kolaylaştıran pankreas kökenli bir enzim
trypsin
n.
55
Biochemistry
proteinlerin hidrolizini kolaylaştıran pankreas kökenli tripsin enziminin inaktif öncüsü
trypsinogen
n.
Marine Biology
56
Marine Biology
bazı yumuşakça türlerinin ağzının iki tarafında besin almayı kolaylaştıran etli yapılar
labipalp
n.
Education
57
Education
(kanada'da) klasikler üzerinde durarak üniversiteye girişi kolaylaştıran program sunan bir kolej türü
classical college
n.
Military
58
Military
kaçakçıların kimlik doğrulamasını kolaylaştıran bir tür belge
isolated personnel report
n.
59
Military
kaçakçıların kimlik doğrulamasını kolaylaştıran bir tür belge
isoprep
n.
60
Military
hafif silah atışlarını kolaylaştıran siper
fire trench
n.
Sport
61
Sport
2015 şampiyonluk maçında new england patriots kulübünün az şişirilmiş, dolayısıyla tutmayı kolaylaştıran top kullanmaları suçlamasıyla başlayan tartışma
deflategate
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of kolaylaştıran
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy