Historique

perspective

Sens de "perspective" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 15 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
Common Usage
1	Common Usage	perspective n.	bakış açısı
2	Common Usage	perspective n.	perspektif
General
3	General	perspective n.	derinlemesine inceleme yeteneği
4	General	perspective n.	uzaklık duygusu veren manzara resmi
5	General	perspective n.	perspektif (resimde)
6	General	perspective n.	derinlik
7	General	perspective n.	görünüm
8	General	perspective n.	görünge
9	General	perspective n.	açı
10	General	perspective n.	perspektif
11	General	perspective adj.	perspektife dikkat ederek çizilmiş
Politics
12	Politics	perspective n.	görüş
13	Politics	perspective n.	öngörü
Computer
14	Computer	perspective adj.	perspektif
Painting
15	Painting	perspective n.	derin çizimi

Sens de "perspective" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 164 résultat(s)

	Catégorie	Anglais	Turc
General
1	General	cavalier perspective n.	kavaliyer perspektif
2	General	atmospheric perspective n.	atmosferik perspektif
3	General	behavioural perspective n.	davranışçı yaklaşım
4	General	scientific perspective n.	bilimsel görüş
5	General	broad perspective n.	geniş perspektif
6	General	world perspective n.	dünya görüşü
7	General	myopic perspective n.	uzak görüşsüzlük
8	General	exploded perspective n.	patlamış perspektif
9	General	objective perspective n.	tarafsız bakış açısı
10	General	neuroscience perspective n.	sinirbilimsel bakış açısı
11	General	perspective on life n.	hayata bakış açısı
12	General	forced perspective n.	zorlama perspektif
13	General	forced perspective n.	zorlanmış perspektif
14	General	look at something in perspective v.	bir şeye geniş bir açıdan bakmak
15	General	keep something in perspective v.	bir şeye bir bütün olarak bakmak
16	General	see something from a different perspective v.	farklı gözle bakmak
17	General	see something from a different perspective v.	farklı gözle görmek
18	General	keep something in perspective v.	bir şeyi bir bütünsellik içinde ele almak
19	General	look one's own perspective v.	(olaya) kendi açısından bakmak
20	General	look from a broad perspective v.	geniş açıdan bakmak
21	General	put in perspective v.	perspektife yerleştirmek
22	General	bring a new perspective v.	yeni bir bakış açısı getirmek
23	General	have a broad perspective/an open mind v.	ufku geniş olmak
24	General	put into perspective v.	değerlendirmeye almak
25	General	adopt an individual perspective v.	bireysel bakış açısı benimsemek
26	General	put into perspective v.	perspektif içine dahil etmek
27	General	put into perspective v.	perspektif içine almak
28	General	in perspective adv.	bakışa göre
29	General	from one's perspective adv.	kendi yönünden
30	General	from your perspective adv.	senin açından
31	General	from your perspective adv.	sizin açınızdan
32	General	from an external perspective adv.	dışarıdan bakınca
33	General	from a historical perspective adv.	tarihsel açıdan
34	General	from another perspective /angle/aspect adv.	diğer açıdan
Phrasals
35	Phrasals	get (something) in perspective v.	bir şeyin gerçek değerini/önemini bilmek
36	Phrasals	get (something) in perspective v.	bir şeye gerçek değerini/önemini vermek
37	Phrasals	get (something) in perspective v.	bir şeyin gerçek değerini/önemini açıklamak
38	Phrasals	get (something) into perspective v.	bir şeyin gerçek değerini/önemini bilmek
39	Phrasals	get (something) into perspective v.	bir şeye gerçek değerini/önemini vermek
40	Phrasals	get (something) into perspective v.	bir şeyin gerçek değerini/önemini açıklamak
41	Phrasals	get/put something in perspective v.	bazı şeyleri önemli olarak algılamak
42	Phrasals	get/put something in perspective v.	bazı şeyler anlamlı gelmek
43	Phrasals	get/put something in perspective v.	bazı şeylere anlam kazandırabilmek/anlamlandırabilmek
44	Phrasals	get/put something out of perspective v.	bazı şeyleri önemsiz olarak algılamak
45	Phrasals	get/put something out of perspective v.	bazı şeylerin anlamını yitirmek
46	Phrasals	get/put something out of perspective v.	bazı şeyleri anlamsızlaştırmak/anlamsız görmek
47	Phrasals	get/put something out of perspective v.	bazı şeyler anlamsız gelmek
48	Phrasals	get (something) out of perspective v.	(bir şeyi) önemsiz algılamak
49	Phrasals	get (something) out of perspective v.	(bir şeyin) anlamını yitirmek
50	Phrasals	get (something) out of perspective v.	(bir şeyi) anlamsızlaştırmak
51	Phrasals	get (something) out of perspective v.	(bir şeyi) anlamsız görmek
52	Phrasals	get (something) out of perspective v.	(bir şeyi) önemsizleştirmek
Phrases
53	Phrases	from my perspective expr.	benim bakış açımdan
54	Phrases	in perspective expr.	doğru perspektifte
55	Phrases	in perspective expr.	perspektifi doğru
56	Phrases	in perspective expr.	perspektifi düzgün
57	Phrases	in perspective expr.	gerçek değerinin farkında olarak
58	Phrases	in perspective expr.	gerçek öneminin farkında olarak
59	Phrases	in perspective expr.	işin ciddiyetinin farkında olarak
60	Phrases	in perspective expr.	gerçek değerini/önemini görerek
61	Phrases	in perspective expr.	gerçek değeriyle/önemiyle ilgili bir farkındalıkla
62	Phrases	in perspective expr.	makul bir görüş çerçevesinde/çerçevesine
63	Phrases	in perspective expr.	makul bir bakış içerisinde/içerisine
64	Phrases	in perspective expr.	makul bir değerlendirme içerisinde/içerisine
65	Phrases	in perspective expr.	doğru perspektifte
66	Phrases	in perspective expr.	perspektifi doğru
67	Phrases	in perspective expr.	doğru perspektif içerisinde
68	Phrases	in perspective expr.	değeri doğru tahlil edilen
69	Phrases	in perspective expr.	değeri doğru olarak görülen
70	Phrases	out of perspective expr.	yanlış perspektifte
71	Phrases	out of perspective expr.	perspektifi yanlış
72	Phrases	out of perspective expr.	doğru perspektif içerisinde değil
Colloquial
73	Colloquial	perspective on n.	-e bakış açısı
74	Colloquial	perspective on (something) n.	(bir şeye) bakış açısı
75	Colloquial	from my perspective expr.	buradan bakınca
Idioms
76	Idioms	have a good perspective on something v.	bir şeyle ilgili iyi bir bakış açısına/görüşe/anlayışa sahip olmak
77	Idioms	put into perspective v.	bir anlam kazandırmak
78	Idioms	put into perspective v.	manasız görünen bir şeyi bir mantığa oturtmak
79	Idioms	put (something) out of perspective v.	(bir şeyi) anlamsızlaştırmak/anlamsız hale getirmek
80	Idioms	put (something) out of perspective v.	(bir şeyin) anlamını yitirmek
81	Idioms	put (something) out of perspective v.	(bir şeyin) önemini yitirmek
82	Idioms	put (something) out of perspective v.	(bir şeyi) çarpıtmak
83	Idioms	have (something) in perspective v.	(bir şeye) perspektif vermek
84	Idioms	have (something) in perspective v.	(bir şeye) perspektif katmak
85	Idioms	have (something) in perspective v.	düz bir yüzeyde perspektifi doğru bir şekilde oluşturmak/göstermek
86	Idioms	have (something) in perspective v.	iki boyutlu bir çalışmada üç boyutlu bir alanı doğru bir şekilde göstermek
87	Idioms	have (something) in perspective v.	(bir şeyin) gerçek değerinin/öneminin farkına varmak
88	Idioms	have (something) in perspective v.	(bir şeyin) gerçek değerini/önemini kavramak
89	Idioms	have (something) in perspective v.	(bir şeyin) ciddiyetinin farkına varmak
90	Idioms	have (something) in perspective v.	(bir şeyin) ciddiyetini kavramak
91	Idioms	have (something) in perspective v.	işin ciddiyetinin farkına varmak
92	Idioms	have (something) in perspective v.	işin ciddiyetini kavramak
93	Idioms	have (something) in perspective v.	işin öneminin/değerinin farkına varmak
94	Idioms	have (something) in perspective v.	işin önemini/değerini kavramak
95	Idioms	be in perspective v.	perspektifi doğru olmak
96	Idioms	be in perspective v.	perspektifi düzgün olmak
97	Idioms	be in perspective v.	doğru perspektifte olmak
98	Idioms	be in perspective v.	gerçek değerini bilmek
99	Idioms	be in perspective v.	gerçek öneminin farkında olmak
100	Idioms	be in perspective v.	işin ciddiyetinin farkında olmak
101	Idioms	be in perspective v.	gerçek değerini/önemini görmek
102	Idioms	get/put something in perspective v.	bazı şeyleri önemli olarak algılamak
103	Idioms	get/put something in perspective v.	bazı şeyleri anlamlı görmek
104	Idioms	get/put something in perspective v.	bazı şeyler anlamlı gelmek
105	Idioms	get/put something out of perspective v.	bazı şeyleri önemsiz olarak algılamak
106	Idioms	get/put something out of perspective v.	bazı şeyleri anlamsız görmek
107	Idioms	get/put something out of perspective v.	bazı şeyler anlamsız gelmek
108	Idioms	put (something) in perspective v.	(bir şeyi) açıklığa kavuşturmak
109	Idioms	put (something) in perspective v.	(bir şeyin) gerçek değerini/önemini göstermek
110	Idioms	put (something) into perspective v.	(bir şeyi) açıklığa kavuşturmak
111	Idioms	put (something) into perspective v.	(bir şeyin) gerçek değerini/önemini göstermek
Speaking
112	Speaking	from my perspective expr.	benim durduğum yerden
113	Speaking	from my perspective expr.	benim bakış açıma göre
Trade/Economic
114	Trade/Economic	multi-perspective approach n.	çok yönlü yaklaşım
115	Trade/Economic	economic perspective n.	ekonomik perspektif
116	Trade/Economic	business perspective n.	iş perspektifi
Politics
117	Politics	statist perspective n.	devletçi perspektif
118	Politics	democratic legalist perspective n.	demokratik yasal perspektif
119	Politics	political perspective n.	siyasi perspektif
120	Politics	national perspective n.	ulusal perspektif
Technical
121	Technical	axonometric perspective n.	aksonometrik perspektif
122	Technical	linear perspective n.	doğrusal perspektif
123	Technical	aerial perspective n.	havadan perspektif
124	Technical	bird's-eye perspective n.	kuşbakışı perspektif
125	Technical	orthogonal perspective n.	ortogonal perspektif
126	Technical	perspective projection n.	perspektif izdüşüm
127	Technical	perspective drawing n.	perspektif resim
128	Technical	perspective view n.	perspektif görünüş
129	Technical	acoustic perspective n.	ses perspektifi
130	Technical	isometrical perspective n.	izometrik yöntemiyle üç boyutlu tasvir
Architecture
131	Architecture	architectural perspective n.	mimari perspektif
Aeronautic
132	Aeronautic	aerial perspective n.	havadan perspektif
133	Aeronautic	perspective view n.	uçağın perspektif görünüşü
Psychology
134	Psychology	perspective-taking n.	bakış açısı alma
135	Psychology	biological perspective n.	biyolojik perspektif
136	Psychology	aerial perspective n.	havai perspektif
137	Psychology	movement perspective n.	hareket perspektifi
Physiology
138	Physiology	acoustic perspective n.	akustik perspektif
Geometry
139	Geometry	two-point perspective n.	iki nokta perspektifi
Physics
140	Physics	isometric perspective n.	izometrik perspektif
Social Sciences
141	Social Sciences	social perspective n.	sosyal bakış
142	Social Sciences	social perspective n.	toplumsal bakış
143	Social Sciences	life course perspective n.	yaşam seyri yaklaşımı
Education
144	Education	economy and society in comparative perspective n.	karşılaştırmalı ekonomi ve toplum incelemeleri
145	Education	state and society in comparative perspective n.	karşılaştırmalı devlet ve toplum incelemeleri
Linguistics
146	Linguistics	functional sentence perspective (fsp) n.	işlevsel tümce yaklaşımı
Military
147	Military	perspective spatial model n.	kabartma model
148	Military	perspective grid n.	perspektif grid
149	Military	perspective chart n.	perspektif grafik
150	Military	maneuvering flight perspective view n.	perspektif görünüş
Art
151	Art	atmospheric perspective n.	göreceli bir mesafeyi netlik, ton ve renk kullanarak yansıtma
152	Art	aerial perspective n.	göreceli bir mesafeyi netlik, ton ve renk kullanarak yansıtma
Painting
153	Painting	perspective plan n.	perspektif plan
154	Painting	reverse perspective n.	ters perspektif
155	Painting	reverse perspective n.	tersten perspektif
156	Painting	inverse perspective n.	ters perspektif
157	Painting	inverse perspective n.	tersten perspektif
158	Painting	inverted perspective n.	ters perspektif
159	Painting	inverted perspective n.	tersten perspektif
160	Painting	divergent perspective n.	ters perspektif
161	Painting	divergent perspective n.	tersten perspektif
162	Painting	byzantine perspective n.	ters perspektif
163	Painting	byzantine perspective n.	tersten perspektif
Photography
164	Photography	aerial perspective n.	atmosferik perspektif