Historique

sabit nokta

Sens de "sabit nokta" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 6 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
Technical
1	Technical	sabit nokta	bench mark n.
2	Technical	sabit nokta	fixed point n.
Computer
3	Computer	sabit nokta	fixed point n.
Construction
4	Construction	sabit nokta	fixed datum n.
Math
5	Math	sabit nokta	fixed point n.
Archaic
6	Archaic	sabit nokta	station n.

Sens de "sabit nokta" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 35 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	sabit nokta teoremleri	fixed point theorems n.
2	General	sabit nokta teorisi	fixed point theory n.
3	General	(hayvanın) hareketini bağlı olduğu sabit nokta etrafına dolayarak frenlemek	snub v.
Technical
4	Technical	sabit nokta aritmetiği	fixed-point arithmetic n.
5	Technical	sabit nokta manivelası	fixed end fulcrum lever n.
6	Technical	sabit nokta suportu	fulcrum bracket n.
7	Technical	sabit nokta metodu	fixed-point-method n.
8	Technical	torsiyon çubuğu sabit nokta manivelası	torsion bar fixed end lever n.
Computer
9	Computer	sabit nokta gösterim	fixed point representation n.
Automotive
10	Automotive	fren biyeli sabit nokta suportu	brake lever support bracket n.
11	Automotive	sabit nokta suportu	brake gear support bracket n.
Optics
12	Optics	loş ışıkta sabit parlak bir nokta hareket ediyormuş hissi veren görsel yanılsama	autokinesis n.
13	Optics	loş ışıkta sabit parlak bir nokta hareket ediyormuş hissi veren görsel yanılsama	autocinesis n.
Math
14	Math	sabit nokta olasılığı	fixed point probability n.
15	Math	sabit nokta biçimi	fixed point form n.
16	Math	koordinat sisteminde referans alınan sabit nokta	zero point n.
17	Math	eğri üzerinde teğetin solunda pozitif değer alıp sağında negatife geçiş yaptığı sabit nokta	maximum n.
18	Math	işlem sonucu yeri değişmeyen sabit nokta	fixed point n.
19	Math	sabit nokta notasyonu	fixed-point notation n.
20	Math	matematiksel sabit nokta gösterimi	fixed-point notation n.
21	Math	sabit nokta notasyonunda gösterilen sayı	fixed-point number n.
22	Math	doğrultman doğrusu ile bağlantısı bir konik kesit belirten sabit nokta	focus n.
23	Math	(dinamik faz uzay sisteminde) sistemin sabit halini temsil eden nokta	point attractor n.
24	Math	sabit nokta iterasyon yöntemine ait	fixed-point adj.
25	Math	sabit nokta iterasyon yöntemi ile ilgili	fixed-point adj.
26	Math	(yöntem) sabit nokta iterasyonlu	fixed-point adj.
Physics
27	Physics	cismin sabit nokta veya eksen etrafındaki hareketi	angular motion n.
28	Physics	nesnenin sabit bir nokta etrafındaki hareketi	orbital rotation n.
Chemistry
29	Chemistry	viskometrik sabit nokta	viscometric fixed point n.
Astronomy
30	Astronomy	göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta	apex of the sun's way n.
31	Astronomy	göksel küre üzerinde güneş ve güneş sisteminin sabit yıldızlara göre doğru hareket eder gibi göründüğü nokta	solar apex n.
Environment
32	Environment	sabit nokta ölçmesi kullanarak ozon derişiminin belirlenmesi	determination of ozone concentration using fixed point measurement n.
Military
33	Military	sabit nokta kazık grubu	holdfast n.
34	Military	birliklerin ilerlediği sabit nokta	fixed pivot n.
Engineering
35	Engineering	ölçüm bilgisinde üç yönlü problem sonucu veya gözlem noktasının üç sabit nokta üzerinden tek bir çembere düşmesi ile görülen belirsiz form	revolver n.