Turc - Anglais
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Français - Anglais
Espagnol - Anglais
Anglais Synonymes
Synonymes
A propos de nous
Outils
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
Éteindre les lumières
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonymes
Outils
A propos de nous
Ressources
Contact
Ouvrir session / Souscrivez-vous
EN-TR
Turc - Anglais
Allemand - Anglais
Espagnol - Anglais
Français - Anglais
Anglais Synonymes
Turc - Anglais
Espagnol - Anglais
Historique
temel alan
Sens de
"temel alan"
dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 2 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
Computer
1
Computer
temel alan
base field
n.
Psychology
2
Psychology
temel alan
basic domain
n.
Sens de
"temel alan"
avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 45 résultat(s)
Catégorie
Turc
Anglais
General
1
General
yaşanılan mekanda, temel önlemler alarak, dışarıdan gelen tehditlere karşı oluşturulan güvenli bir alan
shelter in place
n.
2
General
ayak ile atılan adım uzunluğunu temel alan bir uzunluk ölçüsü
pace
n.
3
General
arşını temel alan mesafe birimi
pace
n.
4
General
parmak uzunluğunu temel alan bir uzunluk birimi
fingerbreadth
n.
5
General
kendini gerçekleştirme ve ahlaki mükemmelliğe ulaşmayı temel alan etik doktrin
perfectibility
n.
6
General
teknolojiyi temel alan
technocentric
adj.
7
General
sıvıyı temel alan
fluid
adj.
8
General
doğal evrimler ilişkileri temel alan
phylogenetic
adj.
9
General
ilkeyi temel alan
principial
adj.
10
General
kaderciliği temel alan
predestinarian
adj.
11
General
kaderciliği temel alan
predestinary [obsolete]
adj.
12
General
başkanlık sistemini temel alan
presidential
adj.
Phrases
13
Phrases
elverişli alan (mekan) temel alınarak
on space available basis
expr.
Politics
14
Politics
c. h. douglas'ın sosyoekonomik teorilerini temel alan popülist sağ doktrin
social credit
n.
15
Politics
parlamentonun çıkardığı kanunları temel alan
parliamentary
adj.
Technical
16
Technical
fransa menşeli bir orgun 8 fitlik veya 16 fitlik borularında yer alan temel durağı
montre
n.
Computer
17
Computer
temel alan adı
base field name
n.
Anatomy
18
Anatomy
kafatasının her iki yanında yer alıp alın kemiği ile kafatası yan kemiğinin ön ucunun, şakak kemiğinin ve temel kemiğinin büyük kanadının birleştiği düzensiz şekilli alan
sphenoid fontanel
n.
Biology
19
Biology
organizma grubunun evrimsel tarihini temel alan
phyletic
adj.
Social Sciences
20
Social Sciences
punk ve grebo kültürünü temel alan alt şehir kültürünün bir üyesi
crusty [uk]
n.
21
Social Sciences
kutsal bilgeliği temel alan teolojik bir sistem
sophianism
n.
22
Social Sciences
kutsal bilgeliği temel alan teolojik bir sistem
sophiology
n.
23
Social Sciences
gelenek aktarıcısı olarak anonim veya sıradan insanı temel alan
folk
adj.
Education
24
Education
temel alan becerileri
three rs
n.
25
Education
temel alan becerileri
three r's
n.
26
Education
maori dilini ve kültürünü temel alan ilkokul
kura kaupapa maori [new zealand]
n.
Literature
27
Literature
rönesans dönemi'nde ortaya çıkmış, klasik dönem çalışmalarını temel alan kültürel bir akım
humanism
n.
28
Literature
birliği temel alan
unital
adj.
Linguistics
29
Linguistics
modern yunanca'nın halk ağzını temel alan, başka dilden alınmış kelimelerin kabul edildiği ve çekim eklerinin basitleştirildiği formu
demotic
n.
30
Linguistics
latin alfabesini temel alan bir fonetik alfabe
romic
n.
31
Linguistics
amerikan işaret dilindeki işaretleri temel alan fakat sözdizimsel olarak ingilizce grameri kullanan bir işaret dili
signed english
n.
32
Linguistics
amerikan işaret dilindeki işaretleri temel alan fakat sözdizimsel olarak ingilizce grameri kullanan bir işaret dili
sign english
n.
33
Linguistics
modern yunanca'nın halk ağzını temel alan, başka dilden alınmış kelimelerin kabul edildiği ve çekim eklerinin basitleştirildiği formuna ait veya ilişkin
demotic
adj.
Religious
34
Religious
isa peygamberi temel alan
christocentric
adj.
Philosophy
35
Philosophy
pozitivizmi temel alan bir dinin felsefi adı
religion of humanity
n.
36
Philosophy
izafiyetçilik ve idealizmi temel alan, bilgi eleştirisi ve bilgi kuramı açısından kant'a yönelen felsefi akım
neo-kantianism
n.
37
Philosophy
doğayı temel alan ve felsefi sorunları doğa bilimleri vasıtasıyla inceleyen bir felsefe akımı
new realism
n.
38
Philosophy
laozi'nin öğretilerini temel alan bir çin felsefe sistemi
hsüan chiao
n.
39
Philosophy
kendini gerçekleştirme ve ahlaki mükemmelliğe ulaşmayı temel alan etik doktrin
perfectionism
n.
40
Philosophy
izafiyetçilik ve idealizmi temel alan, bilgi eleştirisi ve bilgi kuramı açısından kant'a yönelmeyi savunan
neo-kantian
adj.
Sport
41
Sport
kriketi temel alan bir oyun
snob
n.
Art
42
Art
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlalarının kullanılmasını temel alan sanat biçimi
tachism
n.
43
Art
resim sanatında düzensiz biçimli renk lekeleri ve damlalarının kullanılmasını temel alan sanat biçimi
tachisme
n.
44
Art
(kurgu) özellikle psikolojik deneyimler olmak üzere kişisel ve özel konuları temel alan
intimist
adj.
Music
45
Music
armonisi bir majör gamı temel alan anahtar
major mode
n.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of temel alan
×
Term Options
Proposer une traduction/Corriger
Français Anglais Dictionnaire
Espagnol Anglais Dictionnaire
Allemand Anglais Dictionnaire
Anglais Synonymes Dictionnaire
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy