Historique

uzun süredir

Sens de "uzun süredir" dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 4 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	uzun süredir	for so long adv.
Colloquial
2	Colloquial	uzun süredir	for long expr.
Idioms
3	Idioms	uzun süredir	for the duration expr.
Slang
4	Slang	uzun süredir	donkey's years expr.

Sens de "uzun süredir" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 85 résultat(s)

	Catégorie	Turc	Anglais
General
1	General	uzun süredir hastanede yatan hasta	long-stay patient n.
2	General	uzun süredir kayıp/ortalıkta görünmeyen	long lost n.
3	General	uzun süredir görülmeyen akraba	a long-lost relative n.
4	General	(uzun süredir kullanılmayan) hiçbir yere çıkmayan merdiven	blank stairs n.
5	General	uzun süredir ihtiyaç duyulan şey	long-felt need n.
6	General	uzun süredir duyulan ihtiyaç	long-felt need n.
7	General	uzun süredir kayıp oğul	long-lost son n.
8	General	uzun süredir orada bulunduğu için bir coğrafi bölge hakkında ayrıntılı bilgisi olan kimse	old hand n.
9	General	uzun süredir sürdürülen otoriter gelenek	prescription n.
10	General	uzun süredir görüşülmeyen tanıdık	stranger n.
11	General	uzun süredir tanımak	know (someone) for a long time v.
12	General	uzun süredir saklı kalmış sırları su yüzüne çıkarmak	unearth the long-buried secrets v.
13	General	uzun süredir bilinen	long-known adj.
14	General	uzun süredir bastırılan	long-suppressed adj.
15	General	uzun süredir saklı kalmış	long-hidden adj.
16	General	uzun süredir aranan	long-sought adj.
17	General	uzun süredir devam eden	long-standing adj.
18	General	uzun süredir görülmeyen	long-lost adj.
19	General	uzun süredir ortalıkta bulunmayan	long-lost adj.
20	General	uzun süredir kayıp olan	long-lost adj.
21	General	uzun süredir bulunamayan	long-lost adj.
22	General	uzun süredir olan	of long adj.
23	General	uzun süredir bilinen	old adj.
24	General	uzun süredir tanınan	old adj.
25	General	uzun süredir devam eden	old adj.
26	General	fazlasıyla uzun süredir beklenen	overdue adj.
27	General	çok uzun süredir bekletilmiş	overdue adj.
28	General	muadillerinden daha uzun süredir var olan	middle-aged adj.
29	General	uzun süredir beklenen	long-awaited adj.
30	General	çok uzun bir süredir	for a very long time adv.
31	General	uzun süredir ilk defa/kez	for the first time in a long time adv.
Phrasals
32	Phrasals	uzun süredir aranan (birini) yakalamak	catch up with (someone) v.
Phrases
33	Phrases	çok uzun süredir gecikmiş	it's long overdue expr.
Colloquial
34	Colloquial	bir yerde uzun süredir yaşayan kimse	old hand [australia] n.
35	Colloquial	bir yerde uzun süredir bulunan kimse	old hand [australia] n.
36	Colloquial	uzun süredir ikamet eden kimse	oldtimer n.
37	Colloquial	uzun süredir üye olan kimse	oldtimer n.
38	Colloquial	uzun süredir yapmadığı için unutmuş	out of touch adj.
39	Colloquial	çok uzun süredir	for many a long day expr.
40	Colloquial	seni uzun süredir görmüyorum	haven't seen you in a long time expr.
41	Colloquial	seni uzun süredir görmüyorum	haven't seen you in a month of sundays expr.
Idioms
42	Idioms	uzun süredir/zamandır beklenen para	long-awaited money n.
43	Idioms	uzun süredir devam eden bir sorunu çabucak çözüveren bir çözüm	silver bullet n.
44	Idioms	uzun süredir devam eden gayriresmi ya da kurallara tabi olmayan iş pratikleri	old spanish customs n.
45	Idioms	uzun süredir devam eden gayriresmi ya da kurallara tabi olmayan iş pratikleri	old spanish practices n.
46	Idioms	birbirlerini çok uzun bir süredir tanımak	go back a long way v.
47	Idioms	uzun süredir beklemek	wait for ages v.
48	Idioms	(yetenek) (uzun süredir) kullanılmamak	lie fallow v.
49	Idioms	uzun süredir devam etmek	go deep v.
50	Idioms	birbirlerini çok uzun bir süredir tanımak	go back a long way [uk] v.
51	Idioms	birbirlerini çok uzun bir süredir tanımak	go way back [us] v.
52	Idioms	uzun süredir devam etmek	go/run deep v.
53	Idioms	uzun zamandır/süredir	before the rinderpest [south africa] adv.
54	Idioms	uzun zamandır/süredir	since the rinderpest [south africa] adv.
55	Idioms	çok uzun zamandır/süredir	since adam was a boy adv.
56	Idioms	seni uzun süredir görmüyorum	I haven't seen you in a month of sundays expr.
57	Idioms	uzun bir süredir	in a coon's age expr.
58	Idioms	uzun bir süredir	in a month of sundays expr.
59	Idioms	aralarında uzun süredir bir düşmanlık var	there is bad blood between expr.
Speaking
60	Speaking	bu işi uzun süredir mi yapıyorsunuz?	you been doing this long? expr.
61	Speaking	çok uzun süredir yalnız başınasın	you've been alone for too long expr.
62	Speaking	seni uzun süredir görmedim	I have not seen you for long time expr.
63	Speaking	seni uzun süredir görmüyorum	I haven't seen you in a long time expr.
64	Speaking	seni uzun süredir görmüyorum	I haven't seen you in a month of sundays expr.
65	Speaking	uzun bir süredir	for as long as I can remember expr.
Chat Usage
66	Chat Usage	uzun süredir görüşemedik	ltns (long time no see) abrev.
Trade/Economic
67	Trade/Economic	uzun süredir faal işlem görmeyen hesap bakiyesi	dormant balance n.
68	Trade/Economic	uzun süredir işsiz olanlar	long-term unemployed n.
69	Trade/Economic	uzun süredir işsiz konumda olanlar	long-term unemployed n.
Law
70	Law	aileler arasında uzun süredir süregelen anlaşmazlık	lengthy conflict between families n.
71	Law	şahsın uzun süredir görülmemesinden dolayı ölmüş olduğuna hükmeden karine	presumptive death n.
Computer
72	Computer	uzun süredir güncellenmemiş internet sayfası	cobweb n.
Telecom
73	Telecom	en uzun süredir müsait temsilci	longest available agent n.
Medical
74	Medical	uzun süredir muzdarip olan	long-suffering adj.
75	Medical	uzun süredir hasta olan	long-suffering adj.
Botanic
76	Botanic	uzun süredir müshil olarak kullanılan bir ravent	rheum palmatum n.
77	Botanic	uzun süredir müshil olarak kullanılan bir ravent	chinese rhubarb n.
Slang
78	Slang	uzun süredir peşinde koşulan kimseyi ayartıp onunla çıkmaya başlayan kimse	crap-weasel n.
79	Slang	uzun süredir peşinde koşulan kimseyi ayartıp onunla çıkmaya başlayan kimse	crapweasel n.
80	Slang	uzun süredir uyuşturucunun etkisinde olma	going high n.
81	Slang	uzun süredir kafası iyi/yüksek olma	going high n.
82	Slang	uzun süredir seks yapmamış kadın	cobweb cunt [extremely offensive] n.
83	Slang	uzun bir süredir	since I fell off my dinosaur expr.
British Slang
84	British Slang	uzun bir süredir	donkey's years expr.
Modern Slang
85	Modern Slang	birbirine bağlanmadan uzun süredir flört eden, randevuya çıkan, cinsel ilişki yaşayan arkadaşlar	affectionate friends n.