Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
small ınsectivorous tree finch
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
contemplation
tefekkür
n.
The elder monk spent all the day in
contemplation.
Yaşlı keşiş bütün gününü
tefekkürle
geçirdi.
A trivial problem doesn't require long
contemplation.
Önemsiz bir problem, uzun
tefekküre
ihtiyaç duymaz.
Show More (-1)
2
contemplation
düşünme
n.
A trivial problem doesn't require long
contemplation.
Önemsiz bir sorun uzun uzun
düşünmeyi
gerektirmez.
Show More (-2)