defy - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
defy meydan okumak v.
  • The mutual violence defies all imagination.
  • Karşılıklı şiddet tüm hayal gücüne meydan okuyor.
  • He has repeatedly defied the UN, and he has never in actual fact complied with UN demands.
  • BM'ye defalarca meydan okudu ve gerçekte BM'nin taleplerine hiçbir zaman uymadı.
  • This time, however, Saddam Hussein will not be able to continue to defy international law.
  • Ancak bu kez Saddam Hüseyin uluslararası hukuka meydan okumaya devam edemeyecektir.
Show More (9)
defy karşı gelmek v.
  • How dare you defy your teachers?
  • Ne cüretle öğretmenlerine karşı gelirsin?
  • How dare you defy me!
  • Ne cüretle bana karşı gelirsin!
  • They defied the laws of the king.
  • Kralın kanunlarına karşı geldiler.
Show More (0)