dynamic - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
dynamic dinamik adj.
  • Do we want to have the most dynamic and most competitive economic area in the world by 2010?
  • 2010'a kadar dünyanın en dinamik ve en rekabetçi ekonomik alanına sahip olmak istiyor muyuz?
  • I would therefore call for the guidelines to be developed hand in hand with this technical dynamic.
  • Bu nedenle kılavuz ilkelerin bu teknik dinamikle el ele geliştirilmesi çağrısında bulunuyorum.
  • Why do we not create a dynamic which demands that we debate and not simply read statements?
  • Neden sadece bildirileri okumak yerine tartışmamızı talep eden bir dinamik yaratmıyoruz?
Show More (60)
dynamic hareketli adj.
  • Berlin is a very dynamic city.
  • Berlin çok hareketli bir şehir.
Show More (-2)