Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Cümleler
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
vibrating pump
secretional
bist du dir sicher, dass es okay ist wenn ich komme
Geçmiş
İngilizce
Türkçe
1
emanate
yaymak
v., adj.
Roses
emanate
a sweet fragrance.
Güller tatlı bir koku
yayar.
Stars
emanate
gamma rays when they explode.
Yıldızlar patladıklarında gama ışınları
yayarlar.
Stars
emanate
gamma rays when they explode.
Yıldızlar patladıkları zaman gama ışınları
yayarlar.
Show More (0)
2
emanate
yayılmak
v.
I could feel the hatred
emanating
from her.
Ondan
yayılan
nefreti hissedebiliyordum.
Show More (-2)