flinch - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
flinch irkilmek v.
  • Logan flinched away from the doctor during the examination.
  • Logan muayene sırasında irkilerek doktordan uzaklaştı.
  • I am a research scientist in my country and I cannot hear the expression 'knowledge-based society' without flinching.
  • Ben ülkemde araştırmacı bir bilim adamıyım ve 'bilgi temelli toplum' ifadesini duyduğumda irkilmeden edemiyorum.
  • Tom didn't even flinch.
  • Tom irkilmedi bile.
Show More (4)
flinch ürkmek v.
  • Sami didn't flinch.
  • Sami ürkmedi.
  • Tom never flinched.
  • Tom asla ürkmedi.
  • Tom didn't flinch.
  • Tom ürkmedi.
Show More (1)
flinch kaçmak v.
  • She never flinches from her duty.
  • Görevinden asla kaçmaz.
Show More (-2)
flinch kaçınma n.
  • No one flinched.
  • Kimse kaçınmadı.
Show More (-2)
flinch korkmak v.
  • Why are you flinching?
  • Neden korkuyorsun?
Show More (-2)
flinch geri çekilmek v.
  • I flinched.
  • Geri çekildim.
Show More (-2)