Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
üstte/allta yoğun atış
have someone about
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"have someone about"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Phrasals
1
Öbek Fiiller
have someone about
f.
(birinin) yanında/yakınında/çevresinde olmak
"have someone about"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 58 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Idioms
1
Deyim
have (one's) doubts (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) şüpheleri olmak
We never
had doubts.
Hiç
şüphemiz olmadı.
More Sentences
General
2
Genel
have a discussion on/about something with someone a lot
f.
çok tartışmak
Phrasals
3
Öbek Fiiller
have (someone or something) about
f.
(birini veya bir şeyi) yakınında tutmak
4
Öbek Fiiller
have (someone or something) about
f.
(birini veya bir şeyi) yanında tutmak
Idioms
5
Deyim
have (any/no) feelings about (someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) bir fikri/düşüncesi/kanaati olmak
6
Deyim
have (got) good vibes (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) iyi şeyler hissetmek
7
Deyim
have (got) good vibes (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) iyi enerji almak
8
Deyim
have (one's) doubts (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) çekinceleri olmak
9
Deyim
have (one's) doubts (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) temkinli yaklaşmak
10
Deyim
have (one's) doubts (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) emin olamamak
11
Deyim
have (one's) doubts (about someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) tereddütte olmak
12
Deyim
have (some/any) qualms about (something or someone)
f.
(biri veya bir şey hakkında) çekinceleri olmak
13
Deyim
have (some/any) qualms about (something or someone)
f.
(biri veya bir şey hakkında) tereddütleri olmak
14
Deyim
have (some/any) qualms about (something or someone)
f.
(biri veya bir şey hakkında) tedirgin/huzursuz/kaygılı olmak
15
Deyim
have (some/any) qualms about (something or someone)
f.
(biri veya bir şey hakkında) vicdanı rahat etmemek
16
Deyim
have (any/no) feelings about (someone or something)
f.
(biri veya bir şey hakkında) bir fikri/düşüncesi/kanaati olmak
17
Deyim
have feelings about someone
f.
birine karşı bir şeyler hissetmek
18
Deyim
have a row with someone about something
f.
birisiyle bir konu hakkında tartışmak
19
Deyim
have a thing about someone
f.
birine sinir olmak
20
Deyim
have a thing about someone
f.
birine takıntısı olmak
21
Deyim
have a thing about someone
f.
bir konuda aşırı hassasiyeti olmak
22
Deyim
have a thing about someone
f.
birine takık olmak
23
Deyim
have feelings about someone
f.
(birine karşı) (aşk vb gibi) duygular beslemek
24
Deyim
have about-face (on someone or something)
f.
(birine/bir şeye) olan tutumunu/hareketlerini yüz seksen derece değiştirmek
25
Deyim
have about-face (on someone or something)
f.
(birine/bir şeye) olan tutumunu/hareketlerini tamamen değiştirmek
26
Deyim
have about-face (on someone or something)
f.
(birine/bir şeye) olan tutumunu/hareketlerini tam tersine çevirmek
27
Deyim
have doubts about someone or something
f.
(biri veya bir şey hakkında) tereddütte olmak
28
Deyim
have doubts about someone or something
f.
(biri veya bir şey hakkında) çekinceleri olmak
29
Deyim
have doubts about someone or something
f.
(biri veya bir şeyden) emin olamamak
30
Deyim
have doubts about someone or something
f.
(biri veya bir şey hakkında) şüpheleri olmak
31
Deyim
have a clean conscience about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) hakkında vicdanı rahat olmak
32
Deyim
have a clean conscience about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) hakkında içi rahat olmak
33
Deyim
have a clean conscience about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) hakkında alnı açık olmak
34
Deyim
have a hunch (about someone or something)
f.
(biri/bir şey hakkında) içinde bir his olmak
35
Deyim
have a hunch (about someone or something)
f.
(biri/bir şey hakkında) içine bir şey doğmak
36
Deyim
have a thing about someone or something
f.
birine/bir şeye sinir olmak
37
Deyim
have a thing about someone or something
f.
biriyle/bir şeyle problemi olmak
38
Deyim
have a thing about someone or something
f.
birinden/bir şeyden korkmak
39
Deyim
have a thing about someone or something
f.
birinden/bir şeyden hoşlanmamak
40
Deyim
have a thing about someone or something
f.
birini/bir şeyi çok istemek/arzulamak
41
Deyim
have a thing about someone or something
f.
birinin/bir şeyin özlemini duymak
42
Deyim
have a thing about someone or something
f.
biri/bir şey için yanıp tutuşmak
43
Deyim
have second thoughts about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) hakkında şüpheye düşmek
44
Deyim
have second thoughts about (someone or something)
f.
(biri/bir şey) hakkında tereddütte olmak
45
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(biri/bir şey) hakkında hiç iyi bir söz söylememek
46
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(birini/bir şeyi) hep tenkit etmek
47
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç beğenmemek
48
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(biri/bir şey) hakkında hiç güzel bir şey söylememek
49
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(biri/bir şey) hakkında söyleyecek iyi bir şeyi olmamak
50
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(birinden/bir şeyden) hep kötü bahsetmek
51
Deyim
never have a good word to say about (someone of something)
f.
(birini/bir şeyi) sürekli eleştirmek
52
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(biri/bir şey) hakkında hiç iyi bir söz söylememek
53
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(birini/bir şeyi) hep tenkit etmek
54
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(birini/bir şeyi) hiç beğenmemek
55
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(biri/bir şey) hakkında hiç güzel bir şey söylememek
56
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(biri/bir şey) hakkında söyleyecek iyi bir şeyi olmamak
57
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(birinden/bir şeyden) hep kötü bahsetmek
58
Deyim
not have a good word to say about (someone of something)
f.
(birini/bir şeyi) sürekli eleştirmek
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of have someone about
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy