hypocrisy - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
hypocrisy ikiyüzlülük n.
  • His talk was an example of hypocrisy.
  • Konuşması ikiyüzlülüğe iyi bir örnekti.
  • Indeed, as the Greek Presidency indicated, these summits represent the high point of hypocrisy.
  • Aslında, Yunanistan Dönem Başkanlığının da belirttiği gibi, bu zirveler ikiyüzlülüğün zirve noktasını temsil etmektedir.
  • Some people say there is a whiff of hypocrisy from the Commission.
  • Bazıları ise Komisyon'dan ikiyüzlülük kokusu geldiğini söylüyor.
Show More (58)
hypocrisy riyakarlık n.
  • Your hypocrisy is really a big problem.
  • Senin riyakarlığın gerçekten büyük bir problem.
Show More (-2)
hypocrisy iki yüzlülük n.
  • We tend to associate politicians with hypocrisy.
  • Biz politikacıları iki yüzlülük ile ilişkilendirmek eğilimindeyiz.
Show More (-2)