Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
in-law
in-law
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"in-law"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
in-law
i.
evlilik yoluyla aileye giren kimse
2
Genel
in-law
s.
üvey
"in-law"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 95 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
brother-in-law
i.
kayın
Tom is my
brother-in-law.
Tom
kayınçom.
More Sentences
2
Genel
brother-in-law
i.
kayınbirader
My
brother-in-law
and that company president are good people.
Kayınbiraderim
ve şirketin müdürü iyi insanlar.
More Sentences
3
Genel
brother-in-law
i.
enişte
My
brother-in-law
and that company president are good people.
Eniştem
ve o firma müdürü iyi insanlardır.
More Sentences
4
Genel
father-in-law
i.
kaynata
I'm Tom's
father-in-law.
Ben Tom'un
kaynatasıyım.
More Sentences
5
Genel
father-in-law
i.
kayınbaba
Tom is Mary's
father-in-law.
Tom Mary'nin
kayınbabasıdır.
More Sentences
6
Genel
father-in-law
i.
kayınpeder
The father of my wife is my
father-in-law.
Karımın babası benim
kayınpederim.
More Sentences
7
Genel
daughter-in-law
i.
gelin
The wife of your son is your
daughter-in-law.
Oğlunun karısı senin
gelinindir.
More Sentences
8
Genel
mother-in-law
i.
kaynana
Have you met Tom's
mother-in-law?
Tom'un
kaynanasıyla
tanıştın mı?
More Sentences
9
Genel
sister-in-law
i.
elti
Mary and Alice are
sisters-in-law.
Mary ve Alice
eltidir.
More Sentences
10
Genel
sister-in-law
i.
baldız
Linda is Dan's
sister-in-law.
Linda Dan'ın
baldızı.
More Sentences
11
Genel
son-in-law
i.
damat
Tom is Mary's
son-in-law,
isn't he?
Tom, Mary'nin
damadı,
değil mi?
More Sentences
12
Genel
sister-in-law
i.
görümce
How many
sisters-in-law
do you have?
Kaç
görümcen
var?
More Sentences
13
Genel
mother-in-law
i.
kayınvalide
My
mother-in-law
visited us for the weekend.
Kayınvalidem hafta sonu bizi ziyarete geldi.
More Sentences
14
Genel
parents-in-law
i.
kayınvalide ve kayınpeder
I hold my
parents-in-law
very dear; I visit them frequently in Japan and they come to visit me.
Kayınvalidem ve kayınpederimi
çok severim; onları sık sık Japonya'da ziyaret ederim ve onlar da beni ziyarete gelirler.
More Sentences
15
Genel
brother-in-law
i.
bacanak
Tom and John are
brothers-in-law.
Tom ve John
bacanaklar.
More Sentences
Law
16
Hukuk
son-in-law
i.
damat
Tom is Mary's
son-in-law.
Tom, Mary'nin
damadıdır.
More Sentences
General
17
Genel
brother in law
i.
enişte
18
Genel
daughter in law
i.
gelin
19
Genel
proportionality in law
i.
hukukta orantılılık
20
Genel
son in law
i.
damat
21
Genel
brother in law
i.
kayınbirader
22
Genel
lacunae in law
i.
hukukta boşluk
23
Genel
father in law
i.
kayınpeder
24
Genel
mother in law
i.
kaynana
25
Genel
reformation in law
i.
hukukta reform
26
Genel
brother in-law
i.
kayınbirader
27
Genel
brother in-law
i.
kayınço
28
Genel
brother in-law
i.
enişte
29
Genel
aunt-in-law
i.
yenge
30
Genel
being a son-in-law
i.
damatlık
31
Genel
brother in-law
i.
kayın
32
Genel
father-in-law
i.
babalık
33
Genel
the father-in-law or mother-in-law of one's child
i.
dünür
34
Genel
son-in-law living in his wife's parents' house
i.
içgüveyisi
35
Genel
son-in-law
i.
eloğlu
36
Genel
son-in-law
i.
güvey
37
Genel
wife's sister-in-law
i.
görümce
38
Genel
mother in law
i.
kayınvalide
39
Genel
future father-in-law
i.
müstakbel kayınpeder
40
Genel
parents-in-law
i.
kayınvalide ve kayınbaba
41
Genel
ex parents-in-law
i.
eski kayınvalide ve kayınpeder
42
Genel
co-sister-in-law
i.
elti
43
Genel
uncle-in-law
i.
enişte
44
Genel
husband of sister-in-law
i.
bacanak
45
Genel
relative-in-law
i.
evlilikten doğan akrabalık
46
Genel
relative-in-law
i.
eşin ailesi
47
Genel
relative-in-law
i.
kayın akraba
48
Genel
co-in-law
i.
dünür
49
Genel
being a mother-in-law
i.
kayınvalidelik
50
Genel
in-law apartment
i.
aynı aile evinin bölünmesiyle elde edilen ayrı alan
51
Genel
in-law apartment
i.
birlikte yaşanan aile evine ait bağımsız bölüm
52
Genel
parent-in-law
i.
evlenilen kişinin ebeveyni
53
Genel
parent-in-law
i.
kayınvalide
54
Genel
parent-in-law
i.
kayınpeder
55
Genel
children in law
i.
çocuklarının eşleri
56
Genel
children in law
i.
gelinler/damatlar
57
Genel
study in law school
f.
hukuk okulunda okumak
58
Genel
study in law school
f.
hukuk okumak
59
Genel
in law
s.
kayın
60
Genel
-in-law
snk.
üvey anlamı veren bir son ek
61
Genel
-in-law
snk.
evlilik yolu ile aileye girme anlamı veren bir son ek
Trade/Economic
62
Ticaret/Ekonomi
issue in law
i.
kanun konusu
Law
63
Hukuk
error in law
i.
adli hata
64
Hukuk
property in law enforcement custody
i.
adli nezaret altında tutulan mal
65
Hukuk
brother in law
i.
enişte
66
Hukuk
daughter in law
i.
gelin
67
Hukuk
malice in law
i.
hakaret suçlarında tahkir niyetine ait kanuni karine
68
Hukuk
act in law
i.
hukuki işlem
69
Hukuk
freehold in law
i.
hukuki mülkiyet
70
Hukuk
lacunae in law
i.
hukuksal boşluk
71
Hukuk
seizin in law
i.
hukuki zilyetlik
72
Hukuk
possession in law
i.
hukuki zilyetlik
73
Hukuk
lacunae in law
i.
hukukta boşluk
74
Hukuk
seizin in law
i.
kanuni zilyetlik
75
Hukuk
implied-in-law contract
i.
kanuni akit
76
Hukuk
gap in law
i.
kanun boşluğu
77
Hukuk
gap in law
i.
kanunda boşluk
78
Hukuk
father in law
i.
kayınbaba
79
Hukuk
brother in law
i.
kayınbirader
80
Hukuk
father in law
i.
kayınpeder
81
Hukuk
lacunae in law
i.
yasal boşluk
82
Hukuk
seizin in law
i.
yasal zilyetlik
83
Hukuk
lacunae in law
i.
yasada boşluk
84
Hukuk
freehold in law
i.
yasal mülkiyet
85
Hukuk
possession in law
i.
yasal bir hakka dayanan zilyetlik
86
Hukuk
implied-in-law contract
i.
zımni sözleşme
87
Hukuk
implied-in-law contract
i.
zımni akit
88
Hukuk
valid in law
s.
hukuken muteber
89
Hukuk
valid in law
s.
hukuken geçerli
Politics
90
Siyasal
in law or in fact
expr.
hukuken veya fiilen
Botanic
91
Botanik
mother-in-law plant
i.
kaynana dili
Education
92
Eğitim
graduate in law
i.
hukuk mezunu
Archaic
93
Eski Kullanım
mother-in-law
i.
üvey anne
94
Eski Kullanım
mother-in-law
i.
analık
95
Eski Kullanım
father-in-law
i.
üvey baba
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of in-law
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy