individually - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
individually ayrı ayrı adv.
  • Each country must obviously be appraised on its own merits individually.
  • Elbette her ülke kendi değerlerine göre ayrı ayrı değerlendirilmelidir.
  • Each case is examined individually according to the personal circumstances and legal situation of each person.
  • Her vaka, her bir kişinin kişisel koşullarına ve yasal durumuna göre ayrı ayrı incelenir.
  • That paragraph is tabled individually as an amendment.
  • Bu paragraf bir değişiklik olarak ayrı ayrı sunulmuştur.
Show More (8)
individually tek tek adv.
  • Without European measures, our fifteen governments will not succeed individually.
  • Avrupa tedbirleri olmadan on beş hükümetimiz tek tek başarılı olamayacaktır.
  • We need to continue developing them because we cannot address millions of products individually.
  • Bunları geliştirmeye devam etmemiz gerekiyor çünkü milyonlarca ürünü tek tek ele alamayız.
  • It is more useful to look for a pan-EU solution to this problem than for Member States to seek a solution individually.
  • Bu soruna Üye Devletlerin tek tek çözüm aramasındansa AB çapında bir çözüm aramak daha faydalı olacaktır.
Show More (2)
individually ayrı adv.
  • This form should be completed individually.
  • Bu form ayrı doldurulmalı.
Show More (-2)