inherit - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
inherit miras kalmak v.
  • We call inherited property what in fact is an elective administration.
  • Miras kalan mülk dediğimiz şey aslında seçimli bir yönetimdir.
  • A world ready for the righteous and the pure to inherit.
  • Erdemli ve saf olanlara miras kalmaya hazır bir dünya.
  • Tom inherited the family business.
  • Aile işi Tom'a miras kaldı.
Show More (20)
inherit miras almak v.
  • We have to address a situation we have inherited and that is not of our making.
  • Miras aldığımız ve bizim yaratmadığımız bir durumu ele almak zorundayız.
  • She inherited her mother's blue eyes.
  • Annesinin mavi gözlerini miras almıştı.
  • Tom inherited a lot of money.
  • Tom bir sürü parayı miras aldı.
Show More (16)
inherit miras olarak almak v.
  • He inherited the castle.
  • O, kaleyi miras olarak aldı.
  • Tom inherited all of his father's property.
  • Tom babasının tüm varlığını miras olarak aldı.
  • Tom inherited the family business.
  • Tom aile şirketini miras olarak aldı.
Show More (9)
inherit devral expr.
  • We inherit our genes from our parents.
  • Genlerimizi ebeveynlerimizden devralırız.
Show More (-2)
inherit almak v.
  • Tom hopes to inherit a lot of money when his mother passes away.
  • Tom, annesi öldüğünde mirastan çok para almayı umuyor.
Show More (-2)