majorities - Türkçe İngilizce Sözlük

majorities

"majorities" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 26 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
majority i. çoğunluk
The majority of the students think that the school lunch is sufficient.
Öğrencilerin çoğunluğu okulda verilen öğle yemeğini yeterli bulmaktadır.

More Sentences
General
majority i. oy çoğunluğu
They won a huge majority in the last election.
Son seçimlerde büyük bir oy çoğunluğu kazandılar.

More Sentences
majority i. çokluk
Majority voting by Parliament on legislation as a general rule, which we also welcome.
Genel bir kural olarak yasaların Parlamento tarafından oy çokluğuyla kabul edilmesini de memnuniyetle karşılıyoruz.

More Sentences
majority i. rüşt
His father bought him a car after he reached his majority.
Rüştünü ispat ettikten sonra babası ona bir araba aldı.

More Sentences
majority s. çoğunluk
I really hope, therefore, that we obtain a large majority, perhaps unanimity, in favour of this report tomorrow.
Bu nedenle yarın bu rapor lehine büyük bir çoğunluk, belki de oybirliği elde edeceğimizi umuyorum.

More Sentences
Law
majority i. çoğunluk
Here too, Parliament voted by a large majority to reject any trade in unmodified cells and tissues.
Burada da Parlamento büyük bir çoğunlukla değiştirilmemiş hücre ve dokuların ticaretine karşı oy kullanmıştır.

More Sentences
majority i. çoğunluk
We adopted the Commission proposal on the transit system by a clear majority of 303 votes to 253.
Transit sisteme ilişkin Komisyon teklifini 253'e karşı 303 oyla açık bir çoğunlukla kabul ettik.

More Sentences
Politics
majority i. çoğunluk
You gained the majority in a secret vote.
Gizli oylamada çoğunluğu elde ettiniz.

More Sentences
Common Usage
majority i. ekseriyet
General
majority i. erginlik
majority i. rüşt yaşı
majority i. reşitlik
majority i. fark
majority i. sayı farkı
majority s. çoğunluğa ait
majority s. çoğunlukla ilişkili
majority s. çoğunluğu oluşturan
Colloquial
majority i. mevtalar
majority i. ölüler
Trade/Economic
majority i. ekseriyet
Law
majority i. erginlik
majority i. erginlik
majority i. rüşt
Politics
majority i. çoğunluk partisi
majority i. oy çokluğuna sahip olan parti veya hizip
Military
majority i. binbaşılık

"majorities" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 183 sonuç

İngilizce Türkçe
General
qualified majority i. nitelikli çoğunluk
Therefore, the number of issues decided by a qualified majority will increase.
Dolayısıyla nitelikli çoğunlukla karar verilen konuların sayısı artacaktır.

More Sentences
absolute majority i. salt çoğunluk
Since no candidate has obtained an absolute majority, we shall proceed to a third round of voting.
Hiçbir aday salt çoğunluğu elde edemediği için üçüncü tur oylamaya geçiyoruz.

More Sentences
vast majority i. ezici çoğunluk
The vast majority of Berbers are Muslim.
Berberilerin ezici çoğunluğu Müslüman'dır.

More Sentences
overwhelming majority i. ezici çoğunluk
You would certainly find an overwhelming majority of the public in favour of that, and in Parliament as well.
Halkın ezici çoğunluğunun ve Parlamentonun da bunu desteklediğini göreceksiniz.

More Sentences
absolute majority i. mutlak çoğunluk
Parliament's previous compromise was accepted by an absolute majority of this House.
Parlamento'nun bir önceki uzlaşısı bu Meclis'in mutlak çoğunluğu tarafından kabul edilmiştir.

More Sentences
majority party i. çoğunluk partisi
That person is elected by the majority party caucus.
O kişi çoğunluk partisi yönetim kurulu tarafından seçilir.

More Sentences
majority vote i. çoğunluk oyu
That is why I feel that we must go all the way and push for a majority vote at Barcelona too.
Bu nedenle sonuna kadar gitmemiz ve Barselona'da da çoğunluk oyu için bastırmamız gerektiğini düşünüyorum.

More Sentences
vast majority i. büyük çoğunluk
In practice, the vast majority of MEPs, and even entire parliamentary groups, will be kept in the dark.
Uygulamada, milletvekillerinin büyük çoğunluğu ve hatta tüm parlamento grupları karanlıkta kalacaktır.

More Sentences
large majority i. büyük çoğunluk
That means that the large majority of customers will incur higher costs.
Bu, müşterilerin büyük çoğunluğunun daha yüksek maliyetlere maruz kalacağı anlamına gelir.

More Sentences
the great majority i. büyük çoğunluk
The great majority of these orphan medicinal products contain new innovative ingredients.
Bu yetim tıbbi ürünlerin büyük çoğunluğu yeni ve yenilikçi bileşenler içermektedir.

More Sentences
Trade/Economic
majority vote i. çoğunluk oyu
Majority voting by Parliament on legislation as a general rule, which we also welcome.
Genel bir kural olarak Parlamento'nun mevzuat üzerinde çoğunluk oyu kullanmasını da memnuniyetle karşılıyoruz.

More Sentences
majority rule i. çoğunluk kuralı
Majority rule is a basic principle of democracy.
Çoğunluk kuralı demokrasinin temel bir prensibidir.

More Sentences
majority group i. çoğunluk grubu
We therefore call upon the two majority groups to withdraw this amendment.
Bu nedenle iki çoğunluk grubuna bu değişikliği geri çekmeleri çağrısında bulunuyoruz.

More Sentences
majority shareholder i. çoğunluk hissedarı
Tom is the majority shareholder in the company.
Tom şirketin çoğunluk hissedarı.

More Sentences
majority interest i. çoğunluk hissesi
We have a majority interest in the company.
Şirkette çoğunluk hissesine sahibiz.

More Sentences
absolute majority i. mutlak çoğunluk
Parliament's previous compromise was accepted by an absolute majority of this House.
Parlamento'nun bir önceki uzlaşısı bu Meclisin mutlak çoğunluğu tarafından kabul edilmiştir.

More Sentences
qualified majority i. nitelikli çoğunluk
There is a world of difference between qualified majority and disqualified unanimity.
Nitelikli çoğunluk ile niteliksiz oybirliği arasında dünya kadar fark vardır.

More Sentences
Law
qualified majority i. nitelikli çoğunluk
The intention is to modify the common text and that requires a qualified majority.
Ortak metnin değiştirilmesi amaçlanmaktadır ve bunun için nitelikli çoğunluk gerekmektedir.

More Sentences
Politics
majority rule i. çoğunluk kuralı
Majority rule is a basic principle of democracy.
Çoğunluk kuralı demokrasinin temel ilkesidir.

More Sentences
parliamentary majority i. parlamento çoğunluğu
I belong to the parliamentary majority that viewed the Berlin financial perspectives of 1999 as sufficient and correct.
Ben, 1999 Berlin mali perspektiflerini yeterli ve doğru olarak gören parlamento çoğunluğuna mensubum.

More Sentences
qmv (qualified majority voting) kısalt. nitelikli çoğunluk oylaması
Lastly we cannot support QMV in the CFSP.
Son olarak ODGP'de nitelikli çoğunluk oylamasını destekleyemeyiz.

More Sentences
Institutes
qualified majority voting i. nitelikli çoğunluk oylaması
Anything short of qualified majority voting will not be a solution.
Nitelikli çoğunluk oylaması dışında hiçbir şey çözüm olmayacaktır.

More Sentences
General
working majority i. yeterli çoğunluk
vast majority i. çok büyük çoğunluk
proportional majority i. nispi çoğunluk
a clear majority i. büyük bir çoğunluk
majority system i. çoğunluk sistemi
age of majority i. reşit olma yaşı
majority emitter i. çoğunluk emetörü
age of majority i. erginlik yaşı
majority operation i. çoğunluk hareketi
moral majority i. ahlaki çoğunluk
a vast majority of researchers i. araştırmacıların çoğu
relative majority i. nispi çoğunluk
majority operation i. çoğunluk işlevi
the silent majority i. sessiz çoğunluk
a vast majority of public i. halkın geniş bir kesimi
a vast majority of public i. geniş halk kitlesi
majority control of i. -nın çoğunluğunun kontrolü
vast majority i. kahir ekseriyet
overwhelming majority i. kahir ekseriyet
majority [obsolete] i. daha büyük olma özelliği veya durumu
majority [obsolete] i. üstünlük
silent majority i. sessiz çoğunluk
constitute a majority f. çoğunluğu sağlamak
constitute a majority f. çoğunluk sağlamak
reach one's majority f. rüştünü ispatlamak
elect by majority f. çoğunlukla seçmek
reach one's majority f. rüştüne varmak
decide by majority of votes f. oy çokluğu ile karar vermek
have the majority f. çoğunluğu sağlamak
join the majority f. çoğunluğa katılmak
attain one's majority f. rüştünü ispat etmek
decide by majority of votes f. oy çoğunluğuyla karar vermek
hold majority in parliament f. parlementoda çoğunluğu elinde bulundurmak
majority of s. -in çoğu
majority of s. -in büyük bölümü
majority of s. -in büyük kısmı
majority of s. -in çoğunluğu
a great majority of s. büyük çoğunluğu
considerable majority of s. önemli bir çoğunluğu
by a large majority zf. oy çokluğu
by a narrow majority zf. az bir çoğunlukla
by a majority zf. çoğunlukla
by a large majority zf. oy çokluğu ile
by majority of votes zf. oy çokluğu
by majority of votes zf. ekseriyetin reyi
by way of majority zf. çoğunluk itibarıyla
by a slight majority zf. az bir çoğunlukla
maj. (majority) kısalt. çoğunluk
maj. (majority) kısalt. reşitlik
Phrases
the vast majority of which are girls expr. büyük bir çoğunluğunu kızların oluşturduğu
by a large majority expr. oy çokluğuyla
by a majority vote expr. oy çokluğuyla
Idioms
the silent majority i. sessiz çoğunluk
go over to the great majority f. ölmek
join the great majority f. ölmek
join the great majority f. büyük çoğunlukla aynı fikri paylaşmak
join the great majority f. çoğunluğun fikrine/duruşuna katılmak
join the great majority f. çoğunluğun fikrini/duruşunu benimsemek
join the great majority f. büyük çoğunlukla aynı fikri/duruşu benimsemek
join the great majority f. çoğunluğun fikrini kabul etmek
Speaking
the majority of people expr. insanların çoğu/çoğunluğu
Trade/Economic
majority banks i. çoğunluk bankaları
majority interest i. çoğunluk çıkarları
majority shareholder i. çoğunluk hisselere sahip hissedar
majority shares i. çoğunluk hisseleri
majority interest i. çoğunluğun çıkarı
majority fallacy i. çoğunluk yanılgısı
majority share i. çoğunluk hissesi
majority interest i. çoğunluk çıkarı
majority stake i. çoğunluk hissesi
majority interest i. çoğunluk payı
majority voting system i. çoğunlukla oylama sistemi
majority representation i. çoğunluğu temsil
majority verdict i. çoğunluk kararı
majority ownership i. çoğunluk mülkiyeti
majority voting sytcm i. çoğunlukla oylama
majority voting i. çoğunlukla seçim
majority shareholder i. çoğunluğa sahip hissedar
early majority i. erken çoğunluk
majority shareholder i. hakim hissedar
working majority i. mutlak çoğunluk
relative majority i. nispi çoğunluk
super majority i. nitelikli çoğunluk
relative majority i. nisbi çoğunluk
majority voting i. oy çokluğu ile karar alma ilkesi
majority-owned subsidiary i. sermayenin yüzde elliden fazlasının ana şirkete ait olduğu şirket
majority owned subsidiary i. sermayesinin yarıdan fazlası ana şirkete ait olan şirket
majority voting sytcm i. seçim sistemi
Law
simple majority vote i. basit oy çokluğu
simple majority i. basit çoğunluk
majority certificate i. birkaç şartı içeren sertifika
majority report i. birkaç şartı içeren rapor
majority interest i. çoğunluğun çıkarı
greatest majority i. kahir ekseriyet
absolute majority i. mutlak çoğunluk
absolute majority i. mutlak ekseriyet
special majority i. özel çoğunluk
majority of votes i. oy çoğunluğu
special majority federal law i. özel çoğunlukla kabul edilen federal yasa
simple majority i. salt çoğunluk
overall majority i. salt çoğunluk
age of majority i. rüşt yaşı
absolute majority i. salt çoğunluk
majority property i. sınırlı mülkiyet
majority right i. sınırlı veya nisbi hak
age of majority i. sinni rüşt
majority title i. tapu sicilinde kendine özgü bir özelliği olan hak
the age of legal majority i. yasal reşit olma yaşı
attain majority f. reşit olmak
reach majority f. reşit olmak
by a narrow majority expr. az bir çoğunlukta
Politics
majority opinion i. ağırlıklı görüş
specified majority i. belirtilmiş çoğunluk
greatest majority i. büyük çoğunluk
majority opinion i. çoğunluk görüşü
majority government i. çoğunluk hükümeti
majority vote system i. çoğunluk oyu sistemi
tyranny of the majority i. çoğunluk diktası
absence of majority i. çoğunluğun sağlanamamış olması
dictatorship of the majority i. çoğunluk diktası
tyranny of the majority i. çoğunluğun tahakkümü
majority rule i. çoğunluk sistemi
majority group i. çoğunluk grubu
lack of majority i. çoğunluğun sağlanamaması
majority rule i. çoğunluk kararı
absence of majority i. çoğunluğun olmaması
dictatorship of the majority i. çoğunluğun tahakkümü
majority rule i. çoğunluk egemenliği
majority leader i. çoğunluk lideri
majority rule i. çoğunluk yönetimi
lack of majority i. herhangi bir oylamada çoğunluğun sağlanamaması
parliamentary majority i. meclis çoğunluğu
concurrent majority i. mutabık çoğunluk
absolute majority i. mutlak çoğunluk
relative majority i. nispi çoğunluk
qualified majority vote i. nitelikli oy çokluğu
relative majority i. nisbi çoğunluk
relative majority i. nispi ekseriyet
majority vote system i. oy çokluğu sistemi
majority vote system i. oy çoğunluğu sistemi
absolute majority vote i. salt çoğunluk oyu
specified majority i. tayin edilmiş çoğunluk
majority of the entire membership i. üye salt çoğunluğu
two thirds majority i. üçte iki çoğunluk
absolute majority i. üye salt çoğunluğu
house majority leader i. (abd) çoğunluk partisi lideri
majority leader i. (abd) iktidar partisi başkanı
silent majority i. başkan nixon'un politikalarını sessizce destekleyen abd vatandaşları
silent majority i. siyasi açıdan pasif durumdaki çoğunluk
Technical
majority emitter i. çoğunluk emitörü
Computer
majority operation i. çoğunluk işlevi
majority carrier i. çoğunluk taşıyıcısı
majority operation i. terimlerin yarısından daha fazlasının 1 değerini alması ile sonucun 1 çıktığı bir ikili operasyon
Informatics
majority circuit i. çoğunluk devresi
majority operation i. çoğunluk işlemi
majority carrier i. çoğunluk taşıyıcısı
Electric
majority carrier i. çoğunluk taşıyıcısı
majority emitter i. çoğunluk emetörü
Psychology
age of majority i. yeterlilik yaşı
Social Sciences
tyranny of the majority i. çoğunluğun zorbalığı/tiranlığı
Archaic
silent majority i. ölüler