Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
problème mondial
marching
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"marching"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
marching
i.
(topluca) yürüyüş yapma
2
Genel
marching
i.
düzenli adımlarla yürüme
3
Genel
marching
i.
resmi geçit yapma
4
Genel
marching
i.
ilerleme
"marching"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 59 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
marching band
i.
bando takımı
Our university chartered a plane for the football team and the
marching band.
Üniversitemiz futbol ve
bando takımları
için bir uçak kiraladı.
More Sentences
2
Genel
be marching
f.
yürüyüş yapmak (protesto amaçlı)
Nazis
are marching
in the streets.
Sokaklarda Naziler
yürüyüş yapıyor.
More Sentences
Art
3
Sanat
marching band
i.
bando
The parade included six
marching bands.
Geçit töreni altı tane
bando
içeriyordu.
More Sentences
General
4
Genel
marching music
i.
marş
5
Genel
marching band
i.
yolda yürüyerek müzik yapan grup
6
Genel
marching band
i.
sokak grubu
7
Genel
marching girl [australia/new zealand]
i.
süslü üniformalarla resmi geçitlerde veya müsabakalarda çeşitli düzenlerde yürüyüş yapan genç kadın takımları
8
Genel
give somebody his marching orders
f.
tezkeresini eline vermek
Colloquial
9
Konuşma Dili
marching orders
i.
kovulma duyurusu
10
Konuşma Dili
marching orders
i.
işten çıkarılma duyurusu
11
Konuşma Dili
marching orders
i.
göreve başlama talimatı
Idioms
12
Deyim
(one's) marching papers
i.
ilerleme emri
13
Deyim
(one's) marching papers
i.
kapının önüne koyulma
14
Deyim
(one's) marching papers
i.
birine yol verilmesi
15
Deyim
(one's) marching papers
i.
tezkerenin ele verilmesi
16
Deyim
(one's) marching papers
i.
işten atılma
17
Deyim
the marching time
i.
dur durak bilmeden akıp giden/geçen zaman
18
Deyim
(one's) marching orders
i.
ilerleme talimatı
19
Deyim
(one's) marching orders
i.
başlama talimatı
20
Deyim
(one's) marching orders
i.
devam etme talimatı
21
Deyim
(one's) marching orders
i.
yol alma talimatı
22
Deyim
(one's) marching orders
i.
(birinin) kovulması
23
Deyim
(one's) marching orders
i.
(birinin) işten çıkarılması/atılması
24
Deyim
(one's) marching orders
i.
(birine) yol verilmesi
25
Deyim
(one's) marching orders
i.
(birinin) kapının önüne koyulması
26
Deyim
(one's) marching orders
i.
(birinin) tezkeresi
27
Deyim
give somebody their marching orders
f.
birine yol vermek
28
Deyim
give someone his/her marching orders
f.
birine yol vermek
29
Deyim
get one's marching orders
f.
bir işe/göreve başlama talimatı almak
30
Deyim
get one's marching orders
f.
işten atılmak
31
Deyim
give somebody their marching orders
f.
kapının önüne koymak
32
Deyim
get one's marching orders
f.
yol verilmek
33
Deyim
get your marching orders [uk]
f.
işten atılmak
34
Deyim
get your marching orders [uk]
f.
yol verilmek
35
Deyim
give (one) (one's) marching orders
f.
(birini) işten kovmak
36
Deyim
give (one) (one's) marching orders
f.
(birine) yol vermek
37
Deyim
give (one) (one's) marching orders
f.
(birini) kapının önüne koymak
38
Deyim
give (one) (one's) marching orders
f.
(birini) kovmak
39
Deyim
give someone their marching orders [uk]
f.
birine yol vermek
40
Deyim
give someone their marching orders [uk]
f.
birini kapının önüne koymak
41
Deyim
in marching order
expr.
nizam içerisinde
42
Deyim
in marching order
expr.
tam teçhizatlı
43
Deyim
in marching order
expr.
tam takım
Law
44
Hukuk
marching ban
i.
yürüyüş yasağı
45
Hukuk
marching ban
i.
yürüme yasağı
Computer
46
Bilgisayar
marching ants
i.
kayar noktalı çerçeve
Medical
47
Medikal
marching cleft
i.
yürüyen yarık
Military
48
Askeri
shuttle marching
i.
mekik yürüyüşü
49
Askeri
marching fire
i.
yürürken ateş
50
Askeri
marching money
i.
ilerleyen bir alayda yer alan subaya veya askere yapılan ek ödeme
51
Askeri
marching order
i.
ilerleme veya yürüyüş için gerekli teçhizat
52
Askeri
marching orders
i.
özellikle piyade sınıfına ilerlemenin nasıl yapılacağı, varılacak konum gibi konularda verilen askeri talimatlar
53
Askeri
marching regiment
i.
muvazzaf hizmette olan alay
54
Askeri
marching regiment
i.
(ingiltere'de) hem yurt içinde hem de dışındaki tüm karargahlarda hizmet vermeye uygun alay
55
Askeri
marching regiment
i.
genel hizmetler için kurulmuş alay
56
Askeri
file marching
i.
yürüyüş hattının sağa veya sola dönük olup ön ve arka sıra yan yana yürüyecek şekilde ilerlemesi
57
Askeri
in marching order
expr.
marş düzeninde
Art
58
Sanat
military marching band
i.
askeri bando
British Slang
59
İngiliz Argosu
bolivian marching powder
i.
kokain
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of marching
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy