network - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
network n.
  • In relation to priorities, there is a conflict between the trans-European networks and the needs and concerns of people.
  • Önceliklerle ilgili olarak trans-Avrupa ağları ile insanların ihtiyaçları ve endişeleri arasında bir çatışma vardır.
  • In 2002, the Commission forwarded a regulation to increase the funding of the trans-European networks.
  • 2002 yılında Komisyon, trans-Avrupa ağlarının finansmanının arttırılmasına yönelik bir yönetmelik sunmuştur.
  • I fully share your interest in cooperation networks and activities between regions.
  • Bölgeler arası işbirliği ağlarına ve faaliyetlerine olan ilginizi tamamen paylaşıyorum.
Show More (163)
network şebeke n.
  • The Union will have to strive hard to combat transnational criminal networks.
  • Birlik, sınır aşan suç şebekeleriyle mücadele etmek için çok çaba sarf etmek zorunda kalacaktır.
  • Victims will remain under the control of the networks and mafias.
  • Kurbanlar şebekelerin ve mafyaların kontrolü altında kalacaktır.
  • One of the key elements of dismantling networks that exploit migrants lies in obtaining information.
  • Göçmenleri istismar eden şebekeleri çökertmenin kilit unsurlarından biri de bilgi edinmektir.
Show More (35)
network iletişim ağı n.
  • The communication networks and energy transmission networks are also a factor in development and growth.
  • İletişim ağları ve enerji nakil şebekeleri de kalkınma ve büyümede bir faktördür.
  • The communication networks and energy transmission networks are also a factor in development and growth.
  • İletişim ağları ve enerji nakil ağları da kalkınma ve büyüme için bir faktördür.
Show More (-1)
network çevre n.
  • Tom has a strong network of friends.
  • Tom'un güçlü bir arkadaş çevresi var.
Show More (-2)