proprietary - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
proprietary tescilli adj.
  • The 'Search and retrieval' function is proprietary to the company and is built into the software.
  • Arama ve geri getirme' işlevi şirkete tescilli olup, yazılımın içerisine yerleştirilmiştir.
  • Our software is proprietary.
  • Yazılımımız tescilli.
  • Our software is proprietary.
  • Bizim yazılımımız tescillidir.
Show More (0)
proprietary mülkiyet ile ilgili adj.
  • His brother also has a proprietary interest in the land.
  • Kardeşinin de arazi üzerinde mülkiyet hakkı var.
Show More (-2)
proprietary sahiplik taslayan adj.
  • The manager isn't allowed to any proprietary airs about the restaurant.
  • Müdürün restoranda sahiplik taslayarak gezmesine müsaade yok.
Show More (-2)
proprietary özel adj.
  • Each brand of flash drive has its proprietary app for managing files.
  • Her marka flash sürücünün dosyaları yönetmek için kendi özel uygulaması vardır.
Show More (-2)