self contained - Türkçe İngilizce Sözlük

self contained

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"self contained" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 9 sonuç

İngilizce Türkçe
General
self contained s. az konuşan
self contained s. suskun
self contained s. kendine hakim olan
self contained s. kendi kendine yeten
self contained s. düşüncelerini kendine saklayan
Law
self contained s. bağımsız
self contained s. kendine yeten
self contained s. kendi kendine yeten
Aeronautic
self contained s. bağımsız

"self contained" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 50 sonuç

İngilizce Türkçe
General
self-contained s. bağımsız
This can be done because it is very self-contained, it is tax on a particular product.
Bu yapılabilir çünkü çok bağımsızdır, belirli bir ürün üzerinden alınan vergidir.

More Sentences
Technical
self-contained s. bağımsız
These are not self-contained issues.
Bunlar birbirinden bağımsız meseleler değildir.

More Sentences
Common Usage
self-contained s. müstakil
General
self-contained s. kendine yeten
self-contained s. düşüncelerini kendine saklayan
self-contained s. kendine güvenen ve başkalarına pek ihtiyaç duymayan
self-contained s. az konuşan
self-contained s. kendi kendine yeten
self-contained s. işlemesi başka makineleri gerektirmeyen
self-contained s. suskun
self-contained s. resmi
self-contained s. ciddi
self-contained s. kontrollü
self-contained s. ağırbaşlı
self-contained s. olgun
self-contained s. örtülü
self-contained s. kapaklı
self-contained [uk] s. (aileye tahsis edilmiş ev) tam donanımlı ve müstakil
self-contained s. (apartman dairesi) ayrı mutfaklı ve banyolu
self-contained s. otokontrol sahibi
self-contained s. soğukkanlı
self-contained s. duygularını dizginleyebilen
self-contained s. metanetli
Trade/Economic
self-contained s. kendi kendini tamamlayan
Law
self-contained s. müstakil
Technical
open-circuit self-contained diving apparatus for use with compressed nitrox and oxygen i. basınçlı azot ve oksijenle kullanılan açık devre kendi kendine yeterli dalma aparatı
self-contained closed-circuit breathing apparatus for escape i. kaçış için kendi kendine yeterli kapalı devre solunum aparatı
self-contained open-circuit compressed air breathing apparatus i. kendi kendine yeterli açık devreli sıkıştırılmış hava solunum cihazı
self-contained open circuit compressed air breathing apparatus i. kendi kendine yeterli açık devreli basınçlı hava solunum cihazı
self-contained compressed air diving apparatus i. kendi kendine yeterli sıkıştırılmış havalı dalma aparatı
self contained closed-circuit breathing apparatus i. kendi kendine yeterli kapalı devre solunum cihazı
self contained underwater breathing apparatus i. kendiliğinden depolu su altı solunum cihazı
self-contained air conditioning system i. kompakt klima sistemi
self-contained steam engine i. krank mili yatağı motor çerçevesinde yerleşik bir buhar makinesi türü
self-contained steam engine i. portatif buhar makinesi
self-contained s. müstakil
self-contained s. kendi kendine yeterli
Informatics
self-contained data language i. özerk veritabanı dili
self-contained instrument i. özerk alet
Mechanic
self-contained s. diğerlerinden bağımsız çalışan
Aeronautic
self-contained s. müstakil
Marine
self contained underwater breathing apparatus i. bağımsız sualtı soluma aygıtı
self contained underwater breathing apparatus i. kendi üzerinde taşınabilen sualtında soluma aygıtı
scuba (self-contained underwater breathing aparatus) i. kendinden yeterli sualtı solunum aparatı
self-contained underwater breathing apparatus i. dalış seti
Military
self-contained training pods i. bağımsız eğitim bölmeleri
self-contained hydraulic components i. bağımsız hidrolik komple parçası
self-contained baseline system i. bir noktadan telemetre ile kestirme usulü
self-contained baseline system i. bir hedef kestirme usulü
self-contained range finder i. nişancı telemetresi