|
- The two however legally separated after eight years of marriage.
- Ancak çift, sekiz yıl evlilikten sonra yasal olarak ayrılmışlardır.
- Tom asked me how long my parents had been married before they separated.
- Tom bana annemle babamın ayrılmadan önce ne kadar süre evli kaldıklarını sordu.
- The couple separated, never to see each other again.
- Çift birbirlerini tekrar görmemek üzere ayrıldı.
- Sami and Layla have separated.
- Sami ve Layla ayrıldılar.
- Tom is sad, as in German sentences he is often separated from Mary by a comma.
- Tom üzgün, çünkü Almanca cümlelerde Mary'den sık sık virgülle ayrılıyor.
- Layla and Sami separated and split their small assets.
- Layla ve Sami ayrıldılar ve küçük mal varlıklarını bölüştüler.
- They're separated.
- Ayrılmışlar.
- Tom asked me how long my parents had been married before they separated.
- Tom bana ebeveynlerimin ayrılmadan önce ne kadar süredir evli olduklarını sordu.
- He asked me how long my parents had been married before they separated.
- Bana annemle babamın ayrılmadan önce ne kadar süre evli kaldıklarını sordu.
- Tom and his wife have separated.
- Tom ve karısı ayrıldılar.
- We're separated.
- Ayrıldık.
- We're separated.
- Biz ayrıldık.
- Tom's parents have separated.
- Tom'un ailesi ayrıldı.
- Sami and Layla separated from each other.
- Sami ve Layla birbirlerinden ayrıldılar.
- Tom is sad because he is often separated from Mary in German sentences by a comma.
- Tom üzgün çünkü Almanca cümlelerde Mary'den genellikle virgülle ayrılır.
- Sami and Layla had already separated.
- Sami ve Layla çoktan ayrılmıştı.
- Sami and Layla separated from each other.
- Sami ve Leyla birbirlerinden ayrıldılar.
- My parents have separated.
- Ebeveynlerim ayrıldı.
- Tom's parents have separated.
- Tom'un ebeveynleri ayrıldı.
- The couple separated, never to see each other again.
- Çift bir daha birbirlerini görmemek üzere ayrıldı.
- They're separated.
- Onlar ayrılmış.
Show More (18)
|
