1 |
shirk |
kaçmak |
v. |
|
- To put it another way, we cannot allow service providers to shirk responsibility for their programmes.
- Başka bir deyişle, hizmet sağlayıcıların programlarının sorumluluğundan kaçmalarına izin veremeyiz.
- At the moment the Commission is very conservative and shirks its responsibilities.
- Şu anda Komisyon çok muhafazakâr ve sorumluluklarından kaçıyor.
- They think they can shirk all their responsibilities by doing so.
- Böyle yaparak bütün sorumluluklarından kaçabileceklerini düşünüyorlar.
- The European Union does not have the right to shirk its commitments.
- Avrupa Birliği taahhütlerinden kaçma hakkına sahip değildir.
- Politicians who shirk responsibility destroy the credibility of politics.
- Sorumluluktan kaçan siyasetçiler siyasetin güvenilirliğini yok ederler.
- In a world of increasing globalisation, however, we cannot shirk our international responsibility.
- Ancak küreselleşmenin giderek arttığı bir dünyada uluslararası sorumluluğumuzdan kaçamayız.
- Politicians who shirk responsibility destroy the credibility of politics.
- Sorumluluktan kaçan politikacılar siyasetin güvenilirliğini yok eder.
- In my opinion, the Community should not be able to shirk its responsibility too easily.
- Bana göre Topluluk, sorumluluğundan bu kadar kolay kaçmamalıdır.
- But people expect us in the European Union to take a lead on these issues and we cannot shirk that responsibility.
- Ancak insanlar Avrupa Birliği'nde bizden bu konularda liderlik yapmamızı bekliyor ve bu sorumluluktan kaçamayız.
- The ECB cannot shirk its responsibility.
- AMB sorumluluğundan kaçamaz.
- We won't shirk our responsibilities.
- Sorumluluklarımızdan kaçmayacağız.
- A father shouldn't shirk his responsibilities to his children.
- Bir baba çocuklarına karşı sorumluluklarından kaçmamalı.
Show More (9)
|
2 |
shirk |
kaçınmak |
v. |
|
- Nor does the report shirk the operational problems faced by government.
- Rapor, hükümetin karşılaştığı operasyonel sorunlardan da kaçınmıyor.
- No Member State should be allowed to shirk this.
- Hiçbir Üye Devletin bundan kaçınmasına izin verilmemelidir.
- I should also like to urge the French government most strongly not to shirk its responsibility.
- Ayrıca Fransız hükümetini, sorumluluğunu yerine getirmekten kaçınmaması konusunda ısrarla uyarmak isterim.
- The Commission will not shirk its responsibilities as regards the report and the recommendation.
- Komisyon, rapor ve tavsiye kararına ilişkin sorumluluklarından kaçınmayacaktır.
- Nor does the report shirk the operational problems faced by the government.
- Rapor, hükümetin karşılaştığı operasyonel sorunlardan da kaçınmıyor.
Show More (2)
|
3 |
shirk |
kaytarmak |
v. |
|
- We won't shirk our responsibilities.
- Sorumluluklarımızdan kaytarmayacağız.
Show More (-2)
|