texture - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
texture doku n.
  • The walls have a silky texture, I like it.
  • Duvarların ipeksi bir dokusu var, bunu sevdim.
  • Sea urchin has a slimy texture.
  • Deniz kestanesinin sümüksü bir dokusu vardır.
  • This material has a rough texture.
  • Bu malzemenin kaba bir dokusu var.
Show More (2)
texture yapı n.
  • Your cookies' crunchy texture is what makes you a desirable cook.
  • Kurabiyelerinizin gevrek yapısı sizi aranan bir aşçı haline getiriyor.
Show More (-2)
texture karakter n.
  • The multicultural yet unique texture of the Sephardic Jews' art is fascinating.
  • Sefarad Yahudilerinin sanatının çok kültürlü ama eşsiz karakteri büyüleyici.
Show More (-2)