|
- I, too, would like again to express my thanks to the rapporteurs, and also to the Chairman of the Committee.
- Ben de raportörlere ve ayrıca Komite Başkanına teşekkürlerimi bir kez daha ifade etmek isterim.
- Thanks are due also to the Commission for the excellent cooperation we have again had on this report.
- Bu raporun hazırlanmasında gösterdikleri mükemmel işbirliği için Komisyon'a da teşekkürü bir borç biliriz.
- I would like to express my sincere thanks to her for that.
- Bunun için kendisine içten teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- It is the right way, and both parties deserve our thanks.
- Bu doğru yoldur ve her iki taraf da teşekkürlerimizi hak etmektedir.
- I should like to place on record, on your behalf, our thanks to the services.
- Sizin adınıza bu hizmetlere teşekkürlerimizi kayda geçirmek isterim.
- I would like to express my thanks to the rapporteur for her valuable work.
- Değerli çalışmaları için raportöre teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- I should like to express my thanks for a good debate with many sound viewpoints and many good pieces of advice.
- Birçok sağlam bakış açısı ve çok sayıda iyi tavsiye içeren bu güzel tartışma için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- I do not usually bother congratulating people but I think she has produced a very cogent report and deserves our thanks.
- Genelde insanları tebrik etme zahmetine girmem ama bence çok mantıklı bir rapor hazırladı ve teşekkürü hak ediyor.
- This leaves a very sound basis for his successor and my group would also like to add their thanks for his work.
- Bu, halefi için çok sağlam bir temel bırakıyor ve grubum da çalışmaları için teşekkürlerini eklemek istiyor.
- I would like to voice my thanks for this very precise answer, also on the issue of women.
- Kadın konusuna da değinen bu çok net cevap için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- I would like to express my thanks for a good debate.
- İyi bir tartışma için teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.
- I want to express my thanks for a good report.
- İyi bir rapor için teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.
- I should like to echo the words of thanks to the Commission for the present proposal.
- Mevcut teklif için Komisyon'a teşekkürlerini yinelemek isterim.
- I should like to express my thanks for a long and exciting debate, and I should like to make a couple of comments.
- Uzun ve heyecanlı bir tartışma için teşekkürlerimi ifade etmek ve birkaç yorum yapmak istiyorum.
- I also want to express my thanks for the work that has been done in this important area.
- Bu önemli alanda yapılan çalışmalar için de teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.
- I should nevertheless like to express my thanks on behalf of the Committee on Women's Rights and Equal Opportunities.
- Yine de Kadın Hakları ve Fırsat Eşitliği Komitesi adına teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Finally, however, I should nevertheless like to express my thanks, respect and appreciation.
- Son olarak, yine de teşekkürlerimi, saygılarımı ve takdirlerimi ifade etmek isterim.
- By way of conclusion, I should like to express my thanks for the inspiring debate.
- Sonuç olarak, ilham verici tartışma için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- First of all, I should like to express my thanks to the rapporteur for the sound work she has done.
- Her şeyden önce, raportöre yaptığı sağlam çalışma için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Also, I would like to express thanks for the Commission's document, which provides a very good basis.
- Ayrıca, Komisyon'un çok iyi bir temel sağlayan belgesi için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Thanks are due also to the Commission for the excellent cooperation we have again had on this report.
- Bu raporda da göstermiş olduğu mükemmel işbirliği için Komisyon'a teşekkürü bir borç bilirim.
- We often have occasion to express our thanks and praise for her.
- Sık sık kendisine teşekkürlerimizi ve övgülerimizi ifade etme fırsatımız olur.
- I should like to express my thanks for the many sound contributions during this debate.
- Bu tartışma sırasında yapılan çok sayıdaki katkı için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Finally, may I repeat my sincere thanks to all those who have participated in this huge effort.
- Son olarak, bu büyük çabaya katılan herkese en içten teşekkürlerimi yinelemek isterim.
- I would also like to take this opportunity to express my thanks for the cooperation with the Commission.
- Bu vesileyle Komisyon ile iş birliği için teşekkürlerimi de ifade etmek isterim.
- On behalf of the Presidency, I would like to express my thanks for this clear and strong message from Parliament.
- Parlamentodan gelen bu açık ve etkili mesaj için Başkanlık adına teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Finally, may I repeat my sincere thanks to all those who have participated in this Herculean task.
- Son olarak, bu zorlu göreve katılan herkese en içten teşekkürlerimi yinelemek isterim.
- However, this should not be a reason for us to fob off the Macedonians with mere thanks, as it were.
- Ancak bu, Makedonyalıları kuru teşekkürle geçiştirmemiz için bir neden olmamalıdır.
- Once again I would express my sincere thanks for the constructive dialogue that we have enjoyed.
- Keyifle sürdürdüğümüz yapıcı diyalog için bir kez daha içten teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Otherwise, I can only repeat my thanks to you for your work.
- Aksi takdirde çalışmalarınız için size sadece teşekkürlerimi tekrarlayabilirim.
- In these thanks I wish to include your colleagues.
- Bu teşekkürlerime meslektaşlarınızı da dahil etmek istiyorum.
- You have been an outstanding representative of this House who has earned the thanks and support of everyone here.
- Bu Meclis'in seçkin bir temsilcisi oldunuz ve buradaki herkesin teşekkür ve desteğini kazandınız.
- On behalf of the Presidency, I would like to express my thanks for this clear and strong message from Parliament.
- Başkanlık adına, Parlamento'dan gelen bu açık ve güçlü mesaj için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Finally, I would like to reiterate my sincere thanks to everyone who worked so hard on this issue.
- Son olarak, bu konuda çok çalışan herkese içten teşekkürlerimi yinelemek istiyorum.
- I too should like to start with a few words of thanks.
- Ben de sözlerime birkaç teşekkürle başlamak istiyorum.
- I would like to add my voice to the messages of condolence and thanks to the honourable Members.
- Sayın Üyelerin taziye ve teşekkür mesajlarına ben de sesimi eklemek istiyorum.
- I would like to express my thanks for the debate.
- Tartışma için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- For that, I wish to extend to you all my warmest thanks.
- Bunun için hepinize en içten teşekkürlerimi sunuyorum.
- I would like to convey their thanks to Parliament.
- Parlamentoya teşekkürlerini iletmek isterim.
- I would like to express my thanks for a good debate.
- Bu güzel tartışma için teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
- Sincere thanks for your work.
- Çalışmalarınız için içten teşekkürler.
- We often have occasion to express our thanks and praise for her.
- Sık sık kendisine teşekkürlerimizi ve övgülerimizi ifade etme fırsatı buluyoruz.
- Thanks for the lesson on your climate.
- Klimanızla ilgili verdiğiniz ders için teşekkürler.
- Thanks for providing us the opportunity to attend the cultural activities.
- Bize kültürel etkinliklere katılma olanağı sağladığınız için teşekkürler.
- Thanks to all of you for coming, participating tonight.
- Gelip bu gecede yer aldığınız için hepinize teşekkürler.
- Thanks to all of you for coming, participating tonight.
- Geldiğiniz ve bu geceye katıldığınız için hepinize teşekkürler.
- Thanks for providing us the opportunity to attend the cultural activities.
- Kültürel etkinliklere katılmamıza olanak sağladığınız için teşekkürler.
- Thanks, kid, but I don't believe in ghosts.
- Teşekkürler, delikanlı, fakat ben hayaletlere inanmam.
- I just saved your life, a thanks would be nice.
- Az önce hayatını kurtardım, bir teşekkür iyi olurdu.
- Thanks, kid, but I don't believe in ghosts.
- Teşekkürler evlat ama ben hayaletlere inanmıyorum.
- Thanks for the lesson on your climate.
- İklimlendirmenizle ilgili verdiğiniz ders için teşekkürler.
- Thanks for giving an old man a good laugh, kid.
- Yaşlı bir adamı güldürdüğün için teşekkürler, evlat.
- Thanks for your encouragement.
- Cesaretlendirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for calling me back.
- Beni geri aradığın için teşekkürler.
- Thanks for your help on this one.
- Bu seferki yardımınız için teşekkürler.
- Thanks a heap.
- Bir yığın teşekkürler.
- Thanks for the pretty postcard.
- Güzel kartpostalın için teşekkürler.
- Thanks for taking me fishing.
- Beni balığa götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for the flowers.
- Çiçekler için teşekkürler.
- Thanks for showing me how to do that.
- Bunu nasıl yapacağımı gösterdiğiniz için teşekkürler.
- Hey, thanks for the help.
- Hey, yardım için teşekkürler.
- Thanks for helping me fix my car.
- Arabamı tamir etmeme yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for existing.
- Varlığınız için teşekkürler.
- Thanks for ironing my clothes for me.
- Elbiselerimi benim için ütülediğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the tips.
- Tavsiyeler için teşekkürler.
- Thanks for having me.
- Beni ağırladığın için teşekkürler.
- Thanks for the thought.
- Düşündüğün için teşekkürler.
- I don't know how to express my thanks.
- Ben teşekkürlerimi nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum.
- Thanks for your interest.
- İlgin için teşekkürler.
- Thanks for giving me a lift.
- Beni bıraktığınız için teşekkürler.
- Thanks for being you.
- Siz olduğunuz için teşekkürler.
- Thanks, brothers.
- Teşekkürler, kardeşlerim.
- Thanks for pitching in.
- Katıldığın için teşekkürler.
- Thanks, siblings.
- Teşekkürler, kardeşlerim.
- Thanks indeed, handy this!
- Gerçekten teşekkürler, bu çok kullanışlı.
- Thanks for reminding me.
- Hatırlattığın için teşekkürler.
- Thanks for bringing Tom home.
- Tom'u eve getirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the encouragement.
- Cesaretlendirdiğin için teşekkürler.
- Thanks a million.
- Milyon kere teşekkürler.
- Thanks for showing me around last week.
- Geçen hafta beni gezdirdiğin için teşekkürler.
- Thanks, sisters.
- Teşekkürler, kardeşlerim.
- Thanks for the warning.
- Uyarı için teşekkürler.
- Thanks for the good conversation.
- Güzel sohbet için teşekkürler.
- Thanks for helping us out, doctor.
- Bize yardım ettiğiniz için teşekkürler, doktor.
- Thanks for trying.
- Denediğin için teşekkürler.
- Thanks for your service.
- Hizmetiniz için teşekkürler.
- Thanks for that added information.
- Eklenen o bilgi için teşekkürler.
- Thanks, this is enough.
- Teşekkürler, bu kadar yeter.
- Thanks for all your hard work.
- Tüm sıkı çalışman için teşekkürler.
- Thanks for the comment.
- Yorum için teşekkürler.
- Thanks for letting me know.
- Haber verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for speaking up for me.
- Benim adıma konuştuğunuz için teşekkürler.
- Thanks for your comments.
- Yorumların için teşekkürler.
- Thanks for telling me.
- Bana söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for telling me what happened.
- Neler olduğunu söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for speaking up for me.
- Benim lehimde konuştuğun için teşekkürler.
- Thanks for staying with us.
- Bizimle kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for helping her.
- Ona yardım ettiğiniz için teşekkürler.
- Hallelujah is an expression of praise or thanks to God.
- Hallelujah, Tanrı'ya övgü ya da teşekkür ifadesidir.
- Thanks, I'm full.
- Teşekkürler, doydum.
- Thanks for the advice, Tom.
- Tavsiyen için teşekkürler Tom.
- Thanks for returning my call.
- Geri aradığınız için teşekkürler.
- Thanks for showing me the way.
- Bana yolu gösterdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for all the help you've given me.
- Bana yaptığınız tüm yardımlar için teşekkürler.
- Thanks for letting me stay with you.
- Seninle kalmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for being so tolerant.
- Bu kadar hoşgörülü olduğun için teşekkürler.
- Thanks for staying so late.
- Geç saate kadar kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for trying to help.
- Yardım etmeye çalıştığın için teşekkürler.
- Thanks for sharing this.
- Bunu paylaştığın için teşekkürler.
- So long, and thanks for all the fish!
- Elveda, balıklar için de teşekkürler!
- Thanks for joining us.
- Bize katıldığınız için teşekkürler.
- Thanks for calling, Tom.
- Aradığın için teşekkürler, Tom.
- Thanks for sharing that.
- Bunu paylaştığın için teşekkürler.
- Thanks for stopping by.
- Uğradığınız için teşekkürler.
- Thanks for the ride.
- Bıraktığın için teşekkürler.
- Thanks for your message.
- Mesajınız için teşekkürler.
- Thanks for the photo.
- Fotoğraf için teşekkürler.
- Thanks for helping them.
- Onlara yardım ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the cup of coffee.
- Bir fincan kahve için teşekkürler.
- Thanks for the invitation, Tom.
- Davetin için teşekkürler, Tom.
- Thanks for the call.
- Telefon için teşekkürler.
- Thanks for clearing that up.
- Bunu açıklığa kavuşturduğun için teşekkürler.
- Thanks for staying with them.
- Onlarla kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for mentioning that.
- Bunu söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for telling me that.
- Bunu bana söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for joining us.
- Bize katıldığın için teşekkürler.
- Thanks Tom, I appreciate it.
- Teşekkürler Tom, minnettarım.
- Thanks for saving my hide.
- Benim postumu kurtardığın için teşekkürler.
- Tell them thanks.
- Onlara teşekkürler de.
- Thanks for your patience.
- Sabrın için teşekkürler.
- Thanks for the correction.
- Düzeltme için teşekkürler.
- Thanks for your help on this one.
- Bu konudaki yardımınız için teşekkürler.
- Thanks for sticking around till the end of the concert.
- Konserin sonuna kadar burada kaldığınız için teşekkürler.
- Thanks for the lift.
- Bıraktığın için teşekkürler.
- She didn't even say thanks.
- O, teşekkür bile etmedi.
- Thanks for the food.
- Yemek için teşekkürler.
- Thanks for pointing out the obvious.
- Bariz olanı gösterdiğin için teşekkürler.
- Thanks for all your comments!
- Tüm yorumlarınız için teşekkürler!
- Thanks indeed, handy this!
- Gerçekten teşekkürler, elinize sağlık!
- I don't need any, thanks.
- Hiçbirine ihtiyacım yok, teşekkürler.
- Thanks for all the memories.
- Tüm anılar için teşekkürler.
- No thanks, I don't drink.
- Hayır teşekkürler, ben içmem.
- Thanks for holding that.
- Onu tuttuğun için teşekkürler.
- Tell him thanks.
- Ona teşekkürler de.
- Thanks for everything, Tom.
- Her şey için teşekkürler, Tom.
- Thanks for letting us hang out here.
- Burada takılmamıza izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for nothing!
- Hiçbir şey yapmadığın için teşekkürler!
- Thanks for washing the dishes.
- Bulaşıkları yıkadığın için teşekkürler.
- Tell her thanks.
- Ona teşekkür et.
- Thanks for waiting so long.
- Bu kadar beklediğiniz için teşekkürler.
- Thanks for saving me.
- Beni kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for the help.
- Yardımın için teşekkürler.
- Thanks for the book.
- Kitap için teşekkürler.
- Tom didn't know how to express his thanks in French.
- Tom teşekkürlerini Fransızca nasıl ifade edeceğini bilmiyordu.
- Thanks for telling us that.
- Bunu söylediğin için teşekkürler.
- I'd rather not get involved at the moment, thanks.
- Şu anda dahil olmayı tercih etmiyorum, teşekkürler.
- Thanks for your business.
- İşiniz için teşekkürler.
- Thanks for having us.
- Bizi ağırladığınız için teşekkürler.
- Thanks for fixing it.
- Onu düzelttiğin için teşekkürler.
- Thanks for last night.
- Dün gece için teşekkürler.
- Thanks for clarifying that.
- Bunu açıkladığın için teşekkürler.
- Congratulations, and thanks for everything!
- Tebrikler ve her şey için teşekkürler!
- Tell them thanks.
- Onlara teşekkür et.
- Thanks for your quick answer.
- Hızlı cevabınız için teşekkürler.
- Thanks for always helping me.
- Bana her zaman yardımcı olduğun için teşekkürler.
- Thanks for inviting us.
- Bizi davet ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for catching the error.
- Hatayı yakaladığınız için teşekkürler.
- Thanks for the dinner.
- Yemek için teşekkürler.
- Thanks for helping him.
- Ona yardım ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for your support!
- Desteğiniz için teşekkürler!
- Thanks, honey.
- Teşekkürler, tatlım.
- Thanks for this, Tom.
- Bunun için teşekkürler, Tom.
- Thanks for sharing this with me.
- Bunu benimle paylaştığın için teşekkürler.
- Thanks for your answer.
- Cevabın için teşekkürler.
- Thanks for the note, Tom.
- Not için teşekkürler, Tom.
- Thanks for defending my honor.
- Onurumu koruduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for that.
- Bunun için teşekkürler.
- Thanks for letting me know.
- Bana bildirdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for sticking around.
- Burada kaldığınız için teşekkürler.
- Thanks for the comment.
- Yorumun için teşekkürler.
- No, but thanks for asking.
- Hayır, ama sorduğun için teşekkürler.
- Thanks for meeting me.
- Beni karşıladığın için teşekkürler.
- Thanks for helping with dinner.
- Akşam yemeğinde yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for your hard work.
- Sıkı çalışman için teşekkürler.
- Thanks for all the help.
- Tüm yardımlarınız için teşekkürler.
- So long, and thanks for all the fish!
- Hoşça kal ve tüm balıklar için teşekkürler!
- I would like to express our thanks on behalf of my colleagues.
- Meslektaşlarım adına teşekkürlerimizi iletmek isterim.
- Thanks for doing that for us.
- Bunu bizim için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for that.
- Onun için teşekkürler.
- Thanks for asking me.
- Bana sorduğun için teşekkürler.
- Thanks for waiting.
- Beklediğiniz için teşekkürler.
- Thanks, Jim.
- Teşekkürler, Jim.
- Thanks for the heads-up.
- Uyarı için teşekkürler.
- Thanks for doing this.
- Bunu yaptığınız için teşekkürler.
- Thanks all the same.
- Yine de teşekkürler.
- Thanks for the info.
- Bilgi için teşekkürler.
- Thanks for the lesson!
- Ders için teşekkürler!
- Thanks for clarifying that.
- Açıkladığın için teşekkürler.
- Thanks for showing me the way.
- Bana yolu gösterdiğin için teşekkürler.
- Thanks for your cooperation.
- İş birliğiniz için teşekkürler.
- Thanks for taking her fishing.
- Onu balık tutmaya götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for taking Tom fishing.
- Tom'u balığa götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks, but I'm not interested.
- Teşekkürler, ama ilgilenmiyorum.
- Thanks for talking to me.
- Benimle konuştuğun için teşekkürler.
- Thanks for telling me what needed to be done.
- Ne yapılması gerektiğini bana söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for the update.
- Güncelleme için teşekkürler.
- Thanks for waiting for me.
- Beni beklediğiniz için teşekkürler.
- Thanks, that is all.
- Teşekkürler, hepsi bu.
- Thanks but no thanks.
- Teşekkürler ama sağ olun.
- Great thanks, friends.
- Çok teşekkürler, dostlar.
- That's much better, thanks.
- Bu çok daha iyi, teşekkürler.
- Thanks for defending my honor.
- Onurumu savunduğun için teşekkürler.
- Thanks for letting me use your apartment.
- Daireni kullanmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for asking me.
- Beni sorduğun için teşekkürler.
- Thanks to both of you.
- İkinize de teşekkürler.
- Thanks for not telling me.
- Bana söylemediğin için teşekkürler.
- Thanks for mentioning that.
- Ondan bahsettiğin için teşekkürler.
- Thanks for the reminder.
- Hatırlattığın için teşekkürler.
- Thanks for the suggestion.
- Önerin için teşekkürler.
- Thanks for showing me how to do this.
- Bana bunu nasıl yapacağımı gösterdiğin için teşekkürler.
- Thanks for giving me a ride home.
- Beni eve bıraktığın için teşekkürler.
- Thanks for your report.
- Raporunuz için teşekkürler.
- Thanks for the opportunity.
- Fırsat için teşekkürler.
- Thanks for doing that.
- Onu yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for giving me a ride home.
- Beni eve götürdüğünüz için teşekkürler.
- That's all the thanks I need.
- İhtiyacım olan tek teşekkür bu.
- Thanks, I'll update the information.
- Teşekkürler, bilgiyi güncelleyeceğim.
- Thanks, I'll update the information.
- Teşekkürler, bilgileri güncelleyeceğim.
- That's enough, thanks!
- Bu kadar yeter, teşekkürler!
- Thanks for doing that for her.
- Bunu onun için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for helping us do that.
- Bunu yapmamıza yardım ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks, but I'm fine with her.
- Teşekkürler, ama ben onunla iyiyim.
- Thanks for taking him fishing.
- Onu balık tutmaya götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for spending so much time helping us.
- Bize yardım ederek çok fazla zaman harcadığın için teşekkürler.
- Thanks for taking them fishing.
- Onları balığa götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for taking care of all of this.
- Hepsiyle ilgilendiğin için teşekkürler.
- Thanks for taking them fishing.
- Onları balık tutmaya götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for keeping us updated.
- Bizi bilgilendirdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for your trouble.
- Zahmetiniz için teşekkürler.
- Thanks to all of you for coming.
- Geldiğiniz için hepinize teşekkürler.
- Thanks for being my guide.
- Rehberim olduğun için teşekkürler.
- Thanks for calling.
- Aradığınız için teşekkürler.
- She didn't even say thanks.
- Teşekkür bile etmedi.
- Thanks for the feedback.
- Geri bildirim için teşekkürler.
- Thanks for loving a fool like me.
- Benim gibi bir aptalı sevdiğin için teşekkürler.
- Thanks, brothers.
- Teşekkürler kardeşler.
- Thanks for the support.
- Destek için teşekkürler.
- Thanks for your thought-provoking speech.
- Düşündürücü konuşmanız için teşekkürler.
- Thanks for being here.
- Burada olduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for letting us know.
- Bize haber verdiğin için teşekkürler.
- Thanks, it was fun!
- Teşekkürler, eğlenceliydi!
- Thanks for photocopying it for me.
- Benim için fotokopisini çektiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for checking.
- Kontrol ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the cup of coffee.
- Kahve için teşekkürler.
- Thanks for watching Tom today.
- Bugün Tom'la ilgilendiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the insight.
- Anlayışınız için teşekkürler.
- Thanks, sisters.
- Teşekkürler kardeşler.
- Thanks for seeing me on such short notice.
- Böyle kısa bir sürede beni gördüğünüz için teşekkürler.
- Thanks for your gift.
- Hediyeniz için teşekkürler.
- Thanks for the visit.
- Ziyaret için teşekkürler.
- Thanks for helping.
- Yardım için teşekkürler.
- Thanks for the effort.
- Çabanız için teşekkürler.
- Thanks for your honesty.
- Dürüstlüğünüz için teşekkürler.
- Thanks for the invitation.
- Davetiniz için teşekkürler.
- Thanks for explaining that.
- Onu açıkladığın için teşekkürler.
- Thanks for helping out.
- Yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for the company.
- Arkadaşlık için teşekkürler.
- Thanks for understanding, Tom.
- Anlayışın için teşekkürler, Tom.
- Thanks for your quick reply.
- Hızlı cevabınız için teşekkürler.
- Thanks for the pretty postcard.
- Bu güzel kartpostal için teşekkürler.
- Thanks for your work.
- Çalışmalarınız için teşekkürler.
- Thanks for letting me stay at your place.
- Evinde kalmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for driving me home.
- Beni eve götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for not telling Tom what happened.
- Ne olduğunu Tom'a söylemediğin için teşekkürler.
- Thanks for your input.
- Katkılarınız için teşekkürler.
- Thanks for the hospitality.
- Misafirperverliğiniz için teşekkürler.
- Thanks for all your insight.
- Tüm anlayışınız için teşekkürler.
- Thanks for that added information.
- Bu ek bilgi için teşekkürler.
- Thanks for being so attentive.
- Bu kadar özenli olduğun için teşekkürler.
- Thanks for dinner.
- Akşam yemeği için teşekkürler.
- Great, thanks.
- İyiyim, teşekkürler.
- Thanks for standing up for me at the meeting.
- Toplantıda beni savunduğun için teşekkürler.
- Thanks for your help, Tom.
- Yardımın için teşekkürler, Tom.
- Thanks for having explained to me at last why people take me for an idiot.
- İnsanların neden beni aptal yerine koyduklarını nihayet bana açıkladığın için teşekkürler.
- Thanks and good night!
- Teşekkürler ve iyi geceler!
- Thanks for agreeing to meet me here.
- Benimle burada buluşmayı kabul ettiğin için teşekkürler.
- Good bye, and thanks.
- Hoşça kal ve teşekkürler.
- Thanks for the reminder.
- Hatırlatma için teşekkürler.
- Thanks for bringing this to us.
- Bunu bize getirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the beer.
- Bira için teşekkürler.
- Thanks for doing this so fast.
- Bu kadar hızlı yaptığın için teşekkürler.
- Thanks, Sherlock.
- Teşekkürler, Sherlock.
- Thanks for letting us stay.
- Kalmamıza izin verdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for volunteering.
- Gönüllü olduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for the answer.
- Cevap için teşekkürler.
- Thanks for driving us home.
- Bizi eve bıraktığın için teşekkürler.
- Thanks for believing in me.
- Bana inandığın için teşekkürler.
- Thanks for adding me on Facebook.
- Beni Facebook'a eklediğin için teşekkürler.
- Thanks for waiting for me.
- Beni beklediğin için teşekkürler.
- Thanks for singing the song I requested.
- İstediğim şarkıyı söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for the delicious meal.
- Lezzetli yemek için teşekkürler.
- Thanks for your support.
- Desteğiniz için teşekkürler.
- Thanks, but I'll pass.
- Teşekkürler, ama ben almayayım.
- Thanks for pointing this out.
- Bunu belirttiğin için teşekkürler.
- Thanks for learning our language.
- Dilimizi öğrendiğin için teşekkürler.
- That's all the thanks I need.
- İhtiyacım olan bütün teşekkür bu.
- Thanks for the awesome dinner.
- Harika yemek için teşekkürler.
- Thanks for letting me speak.
- Konuşmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for making it happen.
- Bunu gerçekleştirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for not telling me.
- Söylemediğin için teşekkürler.
- Thanks for calling back.
- Aradığın için teşekkürler.
- Thanks for hearing me out despite being so busy with work.
- İşle çok meşgul olduğunuz halde beni dinlediğiniz için teşekkürler.
- Thanks for inviting us to the party.
- Bizi partiye davet ettiğiniz için teşekkürler.
- No, thanks.
- Hayır, teşekkürler.
- Thanks for staying with him.
- Onunla kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for the breakfast and the present.
- Kahvaltı ve hediye için teşekkürler.
- Thanks for reminding me!
- Hatırlattığın için teşekkürler!
- Thanks for all the memories.
- Tüm hatıralar için teşekkürler.
- Thanks, I'm full.
- Teşekkürler, ben tokum.
- Great, thanks.
- Harika, teşekkürler.
- Thanks, everyone.
- Herkese teşekkürler.
- Thanks for pointing out the obvious.
- Açıkça belirttiğin için teşekkürler.
- I'd rather not get involved at the moment, thanks.
- Şu an ben karışmak istemiyorum, teşekkürler.
- Thanks for the sandwich.
- Sandviç için teşekkürler.
- Thanks for bringing the washing in.
- Çamaşırları getirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for reminding us.
- Hatırlattığın için teşekkürler.
- Thanks for not telling Tom what happened.
- Tom'a olanları anlatmadığın için teşekkürler.
- Thanks for nothing, Tom.
- Hiçbir şey için teşekkürler, Tom.
- Thanks for telling me.
- Söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for the memories.
- Hatıralar için teşekkürler.
- Thanks for the invite.
- Davet için teşekkürler.
- I'm fine, thanks.
- İyiyim teşekkürler.
- Thanks for your question.
- Sorunuz için teşekkürler.
- Thanks for asking.
- Sorduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for pitching in.
- Katkıda bulunduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for doing this so fast.
- Bunu çok hızlı yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for stopping by.
- Uğradığın için teşekkürler.
- My family is fine, thanks.
- Ailem iyi, teşekkürler.
- Thanks for being my friend.
- Arkadaşım olduğun için teşekkürler.
- Thanks to him, I could get a job.
- Ona teşekkürler, bir iş bulabildim.
- Thanks for meeting me.
- Benimle buluştuğun için teşekkürler.
- Thanks, this is enough.
- Teşekkürler, bu yeterlidir.
- Thanks for picking up the check.
- Hesabı ödediğin için teşekkürler.
- Tell her thanks.
- Ona teşekkürler de.
- Thanks for helping them.
- Onlara yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for staying with her.
- Onunla kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for letting us stay here.
- Burada kalmamıza izin verdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for staying late.
- Geç kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for your soonest answer!
- En kısa zamanda cevap verdiğiniz için teşekkürler!
- Thanks ever so much.
- Çok teşekkürler.
- Thanks for supporting me.
- Beni desteklediğin için teşekkürler.
- Thanks for taking care of my sister.
- Kardeşimle ilgilendiğin için teşekkürler.
- Thanks for meeting me here.
- Beni burada karşıladığın için teşekkürler.
- Thanks for coming over.
- Uğradığın için teşekkürler.
- Thanks for the cake.
- Pasta için teşekkürler.
- Thanks, but I'll pass.
- Teşekkürler, ama almayayım.
- Thanks for staying with me.
- Benimle kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for your attention.
- Dikkatin için teşekkürler.
- Thanks for watching Tom today.
- Bugün Tom'a göz kulak olduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for sticking around until my father got home.
- Babam eve gelene kadar burada kaldığınız için teşekkürler.
- Thanks for sticking around until my father got home.
- Babam eve gelene kadar kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for learning our language.
- Dilimizi öğrendiğiniz için teşekkürler.
- Tom didn't even say thanks.
- Tom teşekkür bile etmedi.
- Thanks for helping him.
- Ona yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for helping.
- Yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks, I owe you one.
- Teşekkürler, ben sana bir tane borçluyum.
- Thanks for fixing it.
- Tamir ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for calling back.
- Tekrar aradığın için teşekkürler.
- Thanks for staying late.
- Geç saatlere kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for notifying me.
- Beni bilgilendirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for your concern.
- İlginiz için teşekkürler.
- Thanks for watching Tom.
- Tom'a göz kulak olduğunuz için teşekkürler.
- Thanks for lunch.
- Yemek için teşekkürler.
- Thanks for telling me what happened.
- Olanları anlattığın için teşekkürler.
- Thanks for holding that.
- Tuttuğun için teşekkürler.
- Thanks for taking him fishing.
- Onu balığa götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for saving my life.
- Hayatımı kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for your patience.
- Sabrınız için teşekkürler.
- Please give my best thanks to her.
- Lütfen ona en içten teşekkürlerimi iletin.
- Thanks for the heads-up.
- Uyardığın için teşekkürler.
- Tell Tom thanks but no thanks.
- Tom'a teşekkürlerimi ilet, ama istemiyorum.
- Thanks for doing this.
- Bunu yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for the party.
- Parti için teşekkürler.
- Thanks for not making any trouble.
- Sorun çıkarmadığın için teşekkürler.
- Thanks for letting me use your house.
- Evini kullanmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for reminding me.
- Bana hatırlattığın için teşekkürler.
- Thanks for ironing my clothes for me.
- Kıyafetlerimi benim için ütülediğin için teşekkürler.
- Thanks for your invitation to the party.
- Davetiniz için teşekkürler.
- Thanks for yesterday.
- Dün için teşekkürler.
- Thanks for volunteering to help.
- Yardım etmeye gönüllü olduğun için teşekkürler.
- Thanks for your hard work.
- Sıkı çalışmanız için teşekkürler.
- Thanks for calling Tom.
- Tom'u aradığınız için teşekkürler.
- Thanks for opening the door.
- Kapıyı açtığın için teşekkürler.
- Thanks for lunch.
- Öğle yemeği için teşekkürler.
- Thanks for helping me out.
- Bana yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for correcting my mistakes.
- Hatalarımı düzelttiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for trying.
- Denediğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the compliment.
- İltifatın için teşekkürler.
- Thanks for noticing.
- Fark ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for the safety tip.
- Güvenlik ipucu için teşekkürler.
- Heartfelt thanks!
- Yürekten teşekkürler!
- Thanks for helping us.
- Bize yardım ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for including me.
- Beni de dahil ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the invitation.
- Davet için teşekkürler.
- Thanks for taking us fishing.
- Bizi balık tutmaya götürdüğün için teşekkürler.
- Okay, thanks, I understand now.
- Tamam, teşekkürler, şimdi anladım.
- Thanks for the inspiration.
- İlham için teşekkürler.
- Thanks for inviting me.
- Beni davet ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for letting me stay here.
- Burada kalmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the hospitality.
- Misafirperverlik için teşekkürler.
- Thanks for the updates.
- Güncellemeler için teşekkürler.
- Thanks for helping Tom.
- Yardım için teşekkürler, Tom.
- Thanks for the milk.
- Süt için teşekkürler.
- Thanks for your hospitality.
- Misafirperverliğiniz için teşekkürler.
- Thanks for your report.
- Raporun için teşekkürler.
- Thanks, Mom.
- Teşekkürler anne.
- Thanks for posting this.
- Bunu gönderdiğin için teşekkürler.
- Thanks for telling me, Jim.
- Söylediğin için teşekkürler Jim.
- Thanks for sharing.
- Paylaştığınız için teşekkürler.
- Thanks for all the fish.
- Tüm balıklar için teşekkürler.
- Thanks for taking her fishing.
- Onu balığa götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for not giving up on me.
- Benden vazgeçmediğin için teşekkürler.
- Thanks for telling me, Jim.
- Bana söylediğin için teşekkürler, Jim.
- Thanks for the invitation, Tom.
- Davet için teşekkürler, Tom.
- Thanks for your trouble.
- Yardımın için teşekkürler.
- Thanks for your thought-provoking speech.
- Yaptığın kafa açan konuşmadan dolayı teşekkürler.
- Thanks for doing that.
- Bunu yaptığınız için teşekkürler.
- Her smile expressed her thanks.
- Gülümsemesi teşekkürlerini ifade ediyordu.
- Thanks for volunteering to help.
- Gönüllü olduğun için teşekkürler.
- Thanks for posting this.
- Bunu gönderdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for doing the dishes.
- Bulaşıkları yıkadığın için teşekkürler.
- Thanks, that is all.
- Teşekkürler, hepsi bu kadar.
- Thanks for always helping me.
- Bana daima yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for the good advice!
- Bu güzel tavsiye için teşekkürler.
- Thanks for the tea.
- Çay için teşekkürler.
- That's much better, thanks.
- O çok daha iyi, teşekkürler.
- Thanks for this useful information.
- Bu yararlı bilgi için teşekkürler.
- Thanks for calling Tom.
- Tom'u aradığın için teşekkürler.
- Thanks for taking me fishing.
- Beni balık tutmaya götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks for letting me speak.
- Konuşmama izin verdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for taking care of my dog.
- Köpeğime baktığınız için teşekkürler.
- Thanks for the memories.
- Anılar için teşekkürler.
- Thanks for inviting me.
- Beni davet ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for being on time.
- Zamanında geldiğin için teşekkürler.
- Thanks for spending so much time helping us.
- Bize yardım etmek için bu kadar zaman harcadığın için teşekkürler.
- Thanks for the recommendation.
- Tavsiye için teşekkürler.
- Thanks for all your insight.
- Anlayışınız için teşekkürler.
- Thanks for this useful information.
- Bu faydalı bilgi için teşekkürler.
- Fine, thanks.
- İyiyim, teşekkürler.
- Thanks to his advice, I succeeded in the examination.
- Tavsiyesi için teşekkürler. Sınavda başarılı oldum.
- Thanks for the help.
- Yardım için teşekkürler.
- Thanks for spotting the typo.
- Yazım hatasını fark ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for reporting the issue.
- Sorunu bildirdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for showing me how to do this.
- Bunu nasıl yapacağımı bana gösterdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the help, guys.
- Yardım için teşekkürler, çocuklar.
- Thanks for your contribution.
- Katkınız için teşekkürler.
- Thanks for the pizza.
- Pizza için teşekkürler.
- Thanks for your response.
- Yanıtınız için teşekkürler.
- Thanks for the offer, but I'll pass.
- Teklif için teşekkürler, ama kalsın.
- Thanks for your advice.
- Tavsiyeniz için teşekkürler.
- Thanks for warning me.
- Beni uyardığın için teşekkürler.
- Thanks for the soup.
- Çorba için teşekkürler.
- I'm fine, thanks for asking!
- İyiyim, sorduğun için teşekkürler!
- Thanks for correcting my mistakes.
- Hatalarımı düzelttiğin için teşekkürler.
- Thanks for your attention.
- İlginiz için teşekkürler.
- Thanks, buddy!
- Teşekkürler, dostum!
- Thanks for the update.
- Gelişmeler için teşekkürler.
- Thanks for the tip.
- Tüyo için teşekkürler.
- Thanks for giving me this.
- Bunu bana verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the ideas.
- Fikirler için teşekkürler.
- Thanks for adding me.
- Beni eklediğin için teşekkürler.
- Thanks for helping us.
- Bize yardımınız için teşekkürler.
- No thanks, I'm pregnant.
- Hayır, teşekkürler. Hamileyim.
- Thanks for adding me.
- Beni eklediğiniz için teşekkürler.
- Thanks for taking Tom fishing.
- Tom'u balık tutmaya götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks, hon.
- Teşekkürler, tatlım.
- Thanks for standing up for me at the meeting.
- Beni toplantıda desteklediğin için teşekkürler.
- Thanks for doing that for them.
- Bunu onlar için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for the advice, Tom.
- Tavsiye için teşekkürler, Tom.
- Thanks for doing that for Tom.
- Onu Tom için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for driving me home.
- Beni eve bıraktığın için teşekkürler.
- Thanks for the beautiful music!
- Güzel müzik için teşekkürler!
- Thanks for waiting so long.
- Uzun süre beklediğin için teşekkürler.
- Thanks for your message.
- Mesajın için teşekkürler.
- Thanks for the offer, but I'll pass.
- Teklifin için teşekkürler, ama almayayım.
- Fine, thanks.
- Peki, teşekkürler.
- Thanks for buying these for me.
- Bunları benim için aldığın için teşekkürler.
- Thanks for helping Tom.
- Tom'a yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for taking care of the kids.
- Çocuklara baktığınız için teşekkürler.
- Thanks for sharing your thoughts.
- Düşüncelerini paylaştığın için teşekkürler.
- Thanks for showing me how to do that.
- Nasıl yapacağımı bana gösterdiğin için teşekkürler.
- Thanks for picking me up.
- Beni aldığın için teşekkürler.
- Thanks for all the help you've given me already.
- Bana halihazırda yaptığınız tüm yardımlar için teşekkürler.
- Tell Tom thanks but no thanks.
- Tom'a de ki; teşekkürler ama hayır.
- Thanks for making me remember.
- Hatırlamamı sağladığın için teşekkürler.
- Thanks, I downloaded all six files.
- Teşekkürler, altı dosyayı da indirdim.
- I'm fine, thanks for asking!
- Ben iyiyim, sorduğun için teşekkürler!
- Thanks for dropping by.
- Uğradığın için teşekkürler.
- Thanks for your opinion.
- Fikriniz için teşekkürler.
- Thanks for your advice.
- Tavsiyen için teşekkürler.
- Thanks for helping me do this.
- Bunu yapmama yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for agreeing to meet me here.
- Benimle burada buluşmayı kabul ettiğiniz için teşekkürler.
- Tom dropped by to say thanks.
- Tom teşekkürler demek için geçerken uğradı.
- Thanks for the tip, Tom.
- Bahşiş için teşekkürler, Tom.
- Thanks for coming by.
- Uğradığın için teşekkürler.
- Thanks for seeing me on such short notice.
- Beni bu kadar kısa sürede kabul ettiğiniz için teşekkürler.
- She expressed her thanks for the present.
- Hediye için teşekkürlerini iletti.
- Thanks, that's all.
- Teşekkürler, hepsi bu.
- Thanks for rescuing me.
- Beni kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for doing that for me.
- Bunu benim için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for the tickets!
- Biletler için teşekkürler!
- Thanks for the compliment.
- İltifat için teşekkürler.
- Thanks for your reply.
- Cevabınız için teşekkürler.
- Thanks for giving me a lift.
- Beni arabayla bıraktığın için teşekkürler.
- Thanks for taking care of my children.
- Çocuklarıma baktığın için teşekkürler.
- I would like to express our thanks on behalf of my colleagues.
- İş arkadaşlarım adına teşekkürlerimi ifade etmek istiyorum.
- Tell him thanks.
- Ona teşekkür et.
- Thanks for reminding me!
- Bana hatırlattığın için teşekkürler!
- Thanks for taking care of my sister.
- Kız kardeşime baktığın için teşekkürler.
- Thanks for driving me here.
- Beni buraya getirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for keeping me updated.
- Beni bilgilendirdiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for washing the dishes.
- Bulaşıkları yıkadığınız için teşekkürler.
- Thanks for your invitation to the party.
- Partiye davetiniz için teşekkürler.
- Give Tom my thanks.
- Tom'a teşekkürlerimi ilet.
- Okay, thanks, I understand now.
- Tamam, teşekkürler, şimdi anlıyorum.
- Thanks for the visit.
- Ziyaretiniz için teşekkürler.
- Thanks for being so nice to me.
- Bana karşı bu kadar nazik olduğun için teşekkürler.
- Thanks for agreeing to meet us here.
- Bizimle burada buluşmayı kabul ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for sharing.
- Paylaştığın için teşekkürler.
- Thanks for everything.
- Her şey için teşekkürler.
- Thanks for the suggestion.
- Öneri için teşekkürler.
- Thanks for the suggestions.
- Öneriler için teşekkürler.
- Thanks for agreeing to meet us here.
- Bizimle burada buluşmayı kabul ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for saving my hide.
- Beni kurtardığın için teşekkürler.
- Thanks for taking care of the kids.
- Çocuklarla ilgilendiğin için teşekkürler.
- Thanks for all your help.
- Tüm yardımın için teşekkürler.
- Thanks for sticking around till the end of the concert.
- Konserin sonuna kadar kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for agreeing to come.
- Gelmeyi kabul ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for taking care of my dog.
- Köpeğime baktığın için teşekkürler.
- Thanks for the safety tip.
- Güvenlik tavsiyesi için teşekkürler.
- Thanks, you're an angel.
- Teşekkürler, sen bir meleksin.
- Thanks for pointing that out.
- Bunu belirttiğin için teşekkürler.
- Thanks for inviting me to the party.
- Beni partiye davet ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
- Açıklamalarınız için teşekkürler.
- Thanks for including me.
- Beni dahil ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for doing that for Tom.
- Bunu Tom için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for your opinion.
- Görüşün için teşekkürler.
- Thanks for telling me that.
- Onu bana söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for telling me the truth.
- Bana doğruyu söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for being on time.
- Zamanında geldiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for hearing me out despite being so busy with work.
- Bu kadar yoğun olmana rağmen beni dinlediğin için teşekkürler.
- Thanks for all your help.
- Yardımlarınız için teşekkürler.
- Thanks for the kiss.
- Öpücük için teşekkürler.
- Thanks for returning my call.
- Çağrıma geri döndüğün için teşekkürler.
- I can manage, thanks.
- İdare edebilirim, teşekkürler.
- Thanks for taking the time to help.
- Yardım etmek için zaman ayırdığınız için teşekkürler.
- Thanks for helping me get that job.
- İşe girmeme yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for bringing the washing in.
- Çamaşırı içeri getirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the gift.
- Hediye için teşekkürler.
- Thanks for helping with dinner.
- Yemeğe yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for showing me around last week.
- Geçen hafta bana etrafı gezdirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for your encouragement.
- Teşvikin için teşekkürler.
- Thanks for accepting my friend request on Facebook.
- Facebook'ta arkadaşlık isteğimi kabul ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for the tip, Tom.
- İpucu için teşekkürler Tom.
- Thanks for letting me stay.
- Kalmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for your answer.
- Cevabınız için teşekkürler.
- Thanks for your support.
- Desteğin için teşekkürler.
- Thanks for photocopying it for me.
- Bana onun fotokopisini aldığınız için teşekkürler.
- Thanks for helping her.
- Ona yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for your help.
- Yardımınız için teşekkürler.
- Thanks, siblings.
- Teşekkürler kardeşler.
- Thanks for having me.
- Beni ağırladığınız için teşekkürler.
- Thanks for writing so often.
- Bu kadar sık yazdığın için teşekkürler.
- Good bye, and thanks.
- Güle güle ve teşekkürler.
- Thanks for taking us fishing.
- Bizi balığa götürdüğün için teşekkürler.
- Thanks to all of you.
- Hepinize teşekkürler.
- I'm fine, thanks.
- Ben iyiyim, teşekkürler.
- Thanks for your gift.
- Hediyen için teşekkürler.
- Thanks Tom, I appreciate it.
- Teşekkürler Tom, bunu takdir ediyorum.
- Thanks for the drink.
- İçki için teşekkürler.
- Thanks for translating my sentences.
- Cümlelerimi çevirdiğin için teşekkürler.
- Thanks for reminding us.
- Bize hatırlattığın için teşekkürler.
- Thanks to football, the whole world knows the flags of Germany, Brazil, Italy, or Argentina.
- Teşekkür futbol, bütün dünya Almanya, Brezilya, İtalya veya Arjantin bayraklarını bilir.
- Thanks for the offer.
- Teklif için teşekkürler.
- Thanks for meeting me here.
- Benimle burada buluştuğun için teşekkürler.
- Thanks for letting me stay at your place.
- Senin evinde kalmama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for your interest.
- İlginiz için teşekkürler.
- Thanks for the advice.
- Tavsiye için teşekkürler.
- Thanks for staying with him.
- Onunla kaldığınız için teşekkürler.
- Thanks for thinking of me.
- Beni düşündüğün için teşekkürler.
- Thanks for telling me what needed to be done.
- Bana ne yapılması gerektiğini söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for helping us out, doctor.
- Bize yardımcı olduğunuz için teşekkürler, doktor.
- Thanks to my classmates, who helped me during hard times!
- Zor zamanlarda bana yardımcı olan sınıf arkadaşlarıma teşekkürler!
- Thanks for the thought.
- Fikir için teşekkürler.
- That's enough, thanks!
- Bu yeterli, teşekkürler!
- Thanks for letting us stay.
- Kalmamıza izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks to your help, I was successful.
- Yardımınız için teşekkürler, başarılıydım.
- Thanks for doing that for him.
- Bunu onun için yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for calling.
- Aradığın için teşekkürler.
- Thanks for hiring me.
- Beni işe aldığınız için teşekkürler.
- Give my thanks to your son.
- Oğlunuza teşekkürlerimi iletin.
- Thanks for the hint.
- İpucu için teşekkürler.
- That's all, thanks.
- Hepsi bu kadar, teşekkürler.
- Thanks for keeping us informed.
- Bizi bilgilendirdiğin için teşekkürler.
- Hey, thanks for the help.
- Yardımın için teşekkürler.
- Thanks for dinner.
- Yemek için teşekkürler.
- Hey, thanks for everything.
- Hey, her şey için teşekkürler.
- Thanks for your hospitality.
- Konukseverliğiniz için teşekkürler.
- Thanks for the tickets.
- Biletler için teşekkürler.
- Thanks, I'm fine.
- Teşekkürler, ben iyiyim.
- Thanks for telling us the truth.
- Bize gerçeği söylediğiniz için teşekkürler.
- Thanks for picking up the check.
- Hesabı aldığın için teşekkürler.
- Thanks for your warm welcome!
- Sıcak karşılamanız için teşekkürler!
- Thanks for this.
- Bunun için teşekkürler.
- Thanks for inviting us to the party.
- Bizi partiye davet ettiğin için teşekkürler.
- I'm fine, thanks!
- Ben iyiyim, teşekkürler!
- Thanks for your comments.
- Yorumlarınız için teşekkürler.
- Thanks, I understood everything.
- Teşekkürler, her şeyi anladım.
- Thanks for being so nice to Tom.
- Tom'a bu kadar iyi davrandığın için teşekkürler.
- Thanks for taking care of that.
- Bununla ilgilendiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for understanding.
- Anlayışınız için teşekkürler.
- Thanks for doing all this.
- Tüm bunları yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for the coffee.
- Kahve için teşekkürler.
- Thanks, I owe you one.
- Teşekkürler, sana bir tane borçlandım.
- Thanks for staying with Tom.
- Tom'la kaldığın için teşekkürler.
- Thanks for doing what needed to be done.
- Yapılması gerekeni yaptığın için teşekkürler.
- Thanks for the meal.
- Yemek için teşekkürler.
- I said thanks.
- Teşekkürler dedim.
- Thanks for letting me sleep here last night.
- Dün gece burada uyumama izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for the good advice!
- İyi tavsiyeleriniz için teşekkürler!
- Thanks for this, I appreciate it very much.
- Bunun için teşekkürler, çok minnettarım.
- Thanks for calling everyone.
- Herkesi aradığın için teşekkürler.
- Thanks for taking care of all of this.
- Tüm bunlarla ilgilendiğin için teşekkürler.
- Thanks for letting us stay here.
- Burada kalmamıza izin verdiğin için teşekkürler.
- Thanks for helping me get that job.
- Bu işi almamda bana yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for the help, guys.
- Yardımınız için teşekkürler çocuklar.
- Great thanks for a lovely night.
- Bu güzel gece için çok teşekkürler.
- Thanks for your explanation.
- Açıklaman için teşekkürler.
- Thanks for telling us the truth.
- Bize gerçeği söylediğin için teşekkürler.
- Thanks for all the help you've given me.
- Bana yaptığın tüm yardımlar için teşekkürler.
- Thanks for helping us do that.
- Bunu yapmamıza yardım ettiğin için teşekkürler.
- Thanks for explaining that.
- Açıkladığın için teşekkürler.
- Thanks, Yukina.
- Teşekkürler, Yukina.
- Thanks for the hard work.
- Çok çalıştığın için teşekkürler.
- Thanks for having arrived so early.
- Bu kadar erken geldiğiniz için teşekkürler.
- Thanks for all your hard work.
- Tüm sıkı çalışmanız için teşekkürler.
- Thanks for the fruit.
- Meyve için teşekkürler.
- No thanks, I don't drink.
- Hayır, teşekkürler. Ben içmem.
- Thanks for the clarification.
- Açıklama için teşekkürler.
- Thanks, bud!
- Teşekkürler, dostum!
- No thanks, I'm pregnant.
- Hayır teşekkürler, hamileyim.
- I don't know how to express my thanks.
- Teşekkürlerimi nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum.
- Thanks for noticing that.
- Bunu fark ettiğiniz için teşekkürler.
- Thanks, guys!
- Teşekkürler beyler!
- Thanks for driving us home.
- Bizi arabayla eve bıraktığın için teşekkürler.
- I'm fine, thanks!
- İyiyim, teşekkürler!
- Thanks ever so much.
- Çok çok teşekkürler.
- A big thanks for your help.
- Yardımlarınız için çok teşekkürler.
- Thanks, I'm fine.
- Teşekkürler, iyiyim.
- Thanks for your email!
- E-postan için teşekkürler!
Show More (659)
|
