Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
age-related cognitive decline
the enemy
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Geçmiş
Cümleler
"the enemy"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Military
1
Askeri
the enemy
i.
düşman
"the enemy"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 64 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
enemy at the gate
i.
kapıdaki düşman
2
Genel
the old enemy
i.
şeytan
3
Genel
the most-hated enemy
i.
can düşmanı
4
Genel
the arch-enemy
i.
şeytan
5
Genel
wear the enemy down
f.
düşmanı yormak
6
Genel
wear the enemy down
f.
düşmanı bitap düşürmek
7
Genel
celebrate the ...th anniversary of ...'s liberation from enemy occupation
f.
(bir yerin) düşman işgalinden kurtuluşunun ...'nci yıl dönümünü kutlamak
8
Genel
liberate the town from the enemy
f.
şehri düşman işgalinden kurtarmak
9
Genel
liberate the town from the enemy
f.
şehri düşman elinden kurtarmak
10
Genel
liberate the town from the enemy
f.
şehri düşmanlardan kurtarmak
11
Genel
open fire on the enemy
f.
düşmana ateş açmak
12
Genel
drive the enemy forces into the sea
f.
düşmanı denize dökmek
13
Genel
drive the enemy into the sea
f.
düşmanı denize dökmek
14
Genel
throw the enemy into the sea
f.
düşmanı denize dökmek
15
Genel
unleash an attack against the enemy
f.
düşmana karşı kaçınılmaz olan saldırıyı başlatmak
16
Genel
unleash an attack on the enemy
f.
düşmana karşı kaçınılmaz olan saldırıyı başlatmak
17
Genel
unleash an attack upon the enemy
f.
düşmana karşı kaçınılmaz olan saldırıyı başlatmak
Phrases
18
İfadeler
let (the) perfect be the enemy of (the) good
f.
mükemmel iyinin düşmanıdır
19
İfadeler
let (the) perfect be the enemy of (the) good
f.
mükemmeli arama olduğu kadarıyla sonlandır
20
İfadeler
let (the) perfect be the enemy of (the) good
f.
dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olma
21
İfadeler
let (the) perfect be the enemy of (the) good
f.
çok incelme koparsın
22
İfadeler
don't let perfect be the enemy of good
expr.
mükemmel iyinin düşmanıdır
23
İfadeler
don't let perfect be the enemy of good
expr.
mükemmeli arama olduğu kadarıyla sonlandır
24
İfadeler
don't let perfect be the enemy of good
expr.
dimyat'a pirince giderken evdeki bulgurdan olma
25
İfadeler
don't let perfect be the enemy of good
expr.
çok incelme koparsın
26
İfadeler
the greatest enemy of knowledge is not ignorance, it is the illusion of knowledge.
expr.
bilginin en büyük düşmanı cehalet değil, bilgi yanılsamadır
Proverb
27
Atasözü
best is the enemy of the good
daha iyisini yapmaya çalıştıkça berbat etme riski vardır
28
Atasözü
water sleeps, and the enemy is sleepless
su uyur düşman uyumaz
29
Atasözü
water sleeps but the enemy never sleeps
su uyur düşman uyumaz
30
Atasözü
the enemy of my enemy is my friend
düşmanımın düşmanı dostumdur
31
Atasözü
the good is the enemy of the best
vasata razı gelen mükemmele ulaşamaz
32
Atasözü
the good is the enemy of the best
vasatı seven lider olamaz
33
Atasözü
the good is the enemy of the best
ideale ulaşmanın düşmanı vasatlığa boyun eğmektir
34
Atasözü
no plan survives contact with the enemy
düşmanla yüz yüze gelince bütün planlar suya düşer
35
Atasözü
no plan survives contact with the enemy
düşmanla karşılaşılınca savaş planları değiştirilebilir
36
Atasözü
no plan survives contact with the enemy
bir kez düşmanla karşılaşmayasın tüm planlar ters teper
37
Atasözü
let (the) perfect be the enemy of (the) good
daha iyisini yapmaya çalıştıkça berbat etme riski vardır
38
Atasözü
If the enemy is in range, so are you
düşman menzildeyse sen de öylesin
39
Atasözü
best is the enemy of (the) good
mükemmeli bulma çabası iyiyi elde etme şansını düşürür
40
Atasözü
best is the enemy of (the) good
ısrarla mükemmeli ararken iyiyi ıskalama şansı artar
41
Atasözü
the enemy of your enemy is your friend
düşmanının düşmanı dostundur
42
Atasözü
the enemy of your enemy is your friend
birinin düşmanının düşmanı o kişinin dostudur
43
Atasözü
best is the enemy of the good
mükemmel iyinin düşmanıdır
Idioms
44
Deyim
(the) good is the enemy of (the) best
expr.
elindekiyle/vasatla yetinen en iyiye ulaşamaz
45
Deyim
(the) good is the enemy of (the) best
expr.
elindekiyle/vasatla yetinen mükemmeli elde edemez
46
Deyim
(the) good is the enemy of (the) great
expr.
elindekiyle/vasatla yetinen en iyiye ulaşamaz
47
Deyim
(the) good is the enemy of (the) great
expr.
elindekiyle/vasatla yetinen mükemmeli elde edemez
48
Deyim
(the) good is the enemy of (the) great
expr.
vasata razı gelen mükemmele ulaşamaz
49
Deyim
(the) good is the enemy of (the) great
expr.
vasatı seven lider olamaz
50
Deyim
(the) good is the enemy of (the) great
expr.
ideale ulaşmanın düşmanı vasatlığa boyun eğmektir
Politics
51
Siyasal
pinpoint the enemy
f.
düşmanın yerini saptamak
Military
52
Askeri
misbehaviour before the enemy
i.
düşman karşısında işlenen ağır suçlar
53
Askeri
tie down the enemy
f.
düşmanı kayıt altına almak
54
Askeri
pinpoint the enemy
f.
düşmanı kesin olarak tespit etmek
55
Askeri
confront with the enemy
f.
düşmanla temas etmek
56
Askeri
catch the enemy off guard
f.
düşmanı gafil avlamak
57
Askeri
hold up the enemy
f.
düşmanı oyalamak
58
Askeri
harry the enemy in the rear
f.
düşmanı geriden taciz etmek
59
Askeri
no plan survives contact with the enemy
expr.
evdeki hesap çarşıya uymaz
60
Askeri
no plan survives contact with the enemy
expr.
kağıt üzerinde yapılan planlar gerçek hayatta işlemez
Slang
61
Argo
meals rejected by the enemy
i.
düşmanın bile yemediği yemek
62
Argo
meals rejected by the enemy
i.
düşmanın geri gönderdiği/çevirdiği yemek
63
Argo
meals rejected by the enemy
i.
lezzetsiz hazır asker yemeği
64
Argo
meals rejected by the enemy
expr.
asker tayını/paketlenmiş hazır yemek anlamındaki "meal ready to eat" ifadesinin ilk harflerinden oluşturulmuş mre kısaltmasının yemeğin kötülüğünden ötürü şaka yollu "düşmanın (enemy) bile reddettiği/yemediği yemek" şeklinde değiştirilmiş hali
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of the enemy
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy