Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Eşanlam
Cümleler
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Kaynaklar
Hakkımızda
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce Cümleler
Türkçe - İngilizce
Geçmişi Gizle
Geçmiş Detayları
Geçmişi Sil
Geçmiş :
to walk
Geçmiş
Cümleler
"to walk"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
time to walk
i.
yürüme vakti
Tom didn't have
time to walk
there, so he drove.
Tom'un oraya
yürüyecek vakti
yoktu, o yüzden arabayla gitti.
More Sentences
2
Genel
walk to school
f.
okula yürümek
He often
walks to school.
Sıklıkla
okula yürüyerek
gider.
More Sentences
3
Genel
time to walk
i.
yürüme zamanı
4
Genel
begin to walk
f.
ayaklanmak
5
Genel
walk up to
f.
yaklaşmak
6
Genel
not able to walk
f.
yürüyememek
7
Genel
walk to the balcony with hands clasped tightly together
f.
elleri birbirine sıkıca kenetlenmiş bir şekilde balkona doğru yürümek
8
Genel
walk up to someone
f.
üzerine yürümek
9
Genel
walk up to someone
f.
üstüne yürümek
10
Genel
walk to and from work
f.
işe yürüyerek gidip gelmek
Phrasals
11
Öbek Fiiller
walk someone over to someone or something
f.
bir kimseyi bir yere kadar geçirmek
12
Öbek Fiiller
walk someone over to someone or something
f.
bir kimseye bir yere/bir kimsenin yanına kadar eşlik etmek
13
Öbek Fiiller
walk someone over to someone or something
f.
bir kimseyi onunla beraber yürüyerek bir yere/bir kimsenin yanına götürmek
14
Öbek Fiiller
walk over to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) doğru yürümek
15
Öbek Fiiller
walk over to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) kadar eşlik etmek
16
Öbek Fiiller
walk over to (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) kadar yol göstermek
Proverb
17
Atasözü
we must learn to walk before we can run
koşmadan önce yürümeyi öğrenmeliyiz
18
Atasözü
you have to (learn to) walk before you (can) run
koşmadan önce yürümeyi öğrenmek gerek
19
Atasözü
you must (learn to) walk before you (can) run
koşmadan önce yürümeyi öğrenmek gerek
20
Atasözü
you've got to (learn to) walk before you (can) run
koşmadan önce yürümeyi öğrenmek gerek
Colloquial
21
Konuşma Dili
we have to (learn to) walk before we (can) run
expr.
koşmadan önce yürümeyi öğrenmeliyiz
Idioms
22
Deyim
walk right up to someone
f.
(birinin) burnunun dibine gelmek
Speaking
23
Konuşma
don't try to walk before you crawl
expr.
emeklemeden koşmaya çalışma
24
Konuşma
do you walk to school?
expr.
okula yürüyerek mi gidiyorsun?
25
Konuşma
I walk to school
expr.
okula yürüyerek giderim
26
Konuşma
I walk to school
expr.
okula yürürüm
27
Konuşma
I walk to school
expr.
okula yürüyerek gidiyorum
28
Konuşma
I walk to school
expr.
okula yürüyorum
29
Konuşma
walk to the end of the street
expr.
sokağın sonuna kadar yürü
30
Konuşma
walk to the end of the street
expr.
sokağın sonuna yürü
31
Konuşma
you need to walk
expr.
yürümeniz gerekiyor
32
Konuşma
you need to walk
expr.
yürümen gerekiyor
33
Konuşma
are there any interesting places to walk nearby?
expr.
yakınlarda yürünebilecek ilginç yerler var mı?
Medical
34
Medikal
incapability to walk
i.
yürüyememe
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of to walk
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy