unfortunately - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
unfortunately ne yazık ki adv.
  • Unfortunately, I don't have the time to give a speech.
  • Ne yazık ki konuşma yapacak zamanım yok.
  • Today, you unfortunately fell far short of them.
  • Bugün, ne yazık ki bunların çok gerisinde kaldınız.
  • Unfortunately, the short time available meant that it was not possible to negotiate this.
  • Ne yazık ki, mevcut sürenin kısalığı nedeniyle bu konuyu müzakere etmek mümkün olmadı.
Show More (89)
unfortunately maalesef adv.
  • Unfortunately, some MEPs speak in favour of such a statute in order to validate and enhance their benefits.
  • Maalesef bazı AP üyeleri, kendi çıkarlarını geçerli kılmak ve arttırmak için böyle bir tüzük lehinde konuşuyorlar.
  • Unfortunately, not all countries share our view of workers' rights.
  • Maalesef tüm ülkeler işçi hakları konusunda bizim görüşümüzü paylaşmıyor.
  • Unfortunately, we find this a very vague concept.
  • Maalesef bunu çok muğlak bir kavram olarak görüyoruz.
Show More (5)