variation - İngilizce Türkçe Cümleler
İngilizce Türkçe
variation varyasyon n.
  • Given the wide area and the many variations in the different countries, it is a valiant and successful effort.
  • Geniş alan ve farklı ülkelerdeki birçok varyasyon göz önüne alındığında, bu cesur ve başarılı bir çabadır.
  • In this sense, the Community method and its variations must be reinforced.
  • Bu anlamda Topluluk yöntemi ve varyasyonları güçlendirilmelidir.
  • This is the humorous variation of a certain proverb.
  • Bu belli bir atasözünün mizahi varyasyonudur.
Show More (7)
variation değişiklik n.
  • Variations in the European landscape and countryside are examples of this.
  • Avrupa peyzajındaki ve kırsalındaki değişiklikler bunun örnekleridir.
  • New figures from August 2001 show no notable variation in unmetered access prices.
  • Ağustos 2001 tarihli yeni rakamlar, ölçülmemiş erişim fiyatlarında kayda değer bir değişiklik olmadığını göstermektedir.
Show More (-1)
variation farklılık n.
  • Naturally, variations in national legal areas can, in some cases, hinder the prosecution process.
  • Doğal olarak ulusal yasal alanlardaki farklılıklar bazı durumlarda kovuşturma sürecini engelleyebilir.
  • All the languages are subject to variations.
  • Tüm dillerde farklılıklar olabilir.
Show More (-1)
variation çeşit n.
  • This is a humorous variation of a proverb.
  • Bu, bir atasözünün mizahi bir çeşididir.
Show More (-2)