İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | back up f. | geri sürmek | ||
Yesterday, when Tom was backing up his car, he ran over Mary's bicycle. Dün Tom arabasını geri sürerken Mary'nin bisikletini ezdi. More Sentences |
||||
Genel | back up f. | desteklemek | ||
It would be nice if you were to back up the words in this report with actions in others. Bu rapordaki sözleri diğer raporlardaki eylemlerle desteklemeniz iyi olurdu. More Sentences |
||||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | back up f. | tıkanmak | ||
Traffic downtown is all backed up. Şehir merkezindeki trafik tıkanmış durumda. More Sentences |
||||
Technical | ||||
Teknik | back up f. | desteklemek | ||
We must rely on clinical evidence and evaluation to back up recommendations for the acceptance of new tests. Yeni testlerin kabulüne yönelik tavsiyeleri desteklemek için klinik kanıtlara ve değerlendirmelere güvenmeliyiz. More Sentences |
||||
Teknik | back up f. | yedeklemek | ||
The capability to back up files to a flash drive was introduced in this release. Dosyaları bir flash sürücüye yedekleme özelliği bu sürümde tanıtıldı. More Sentences |
||||
Computer | ||||
Bilgisayar | back up i. | yedek | ||
Tom had a back up plan in case something went wrong. Bir şeyler ters giderse diye Tom'un yedek bir planı vardı. More Sentences |
||||
Bilgisayar | back up expr. | yedekle | ||
Back up your files. Dosyalarını yedekle. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | back up f. | destek olmak | ||
Genel | back up f. | geri gitmek | ||
Genel | back up f. | bilgisayar yedeklemek | ||
Genel | back up f. | desteklemek (kanıtla) | ||
Genel | back up f. | arka çıkmak | ||
Genel | back up f. | yedeğini almak | ||
Phrasals | ||||
Öbek Fiiller | back up f. | arka çıkmak | ||
Öbek Fiiller | back up f. | destek olmak | ||
Öbek Fiiller | back up f. | destek sağlamak | ||
Öbek Fiiller | back up f. | yardımcı olmak | ||
Öbek Fiiller | back up f. | geri basmak | ||
Öbek Fiiller | back up f. | tekrar söylemek | ||
Öbek Fiiller | back up f. | söylediği bir şeye geri dönmek | ||
Öbek Fiiller | back up f. | geri sarmak | ||
Computer | ||||
Bilgisayar | back up f. | yedekleme yapmak | ||
Bilgisayar | back up f. | yedek almak | ||
Aeronautic | ||||
Havacılık | back up i. | destek |