Geçmiş

a grain of

"a grain of" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Phrases
1	İfadeler	a grain of expr.	bir tutam (tuz vb)

"a grain of" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 37 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	a grain of common sense i.	bir nebze anlayış
2	Genel	a grain of allowance i.	az tolerans
3	Genel	a grain of allowance i.	ufak hoşgörü
Phrases
4	İfadeler	with a grain of salt expr.	ihtiyat kaydıyla
5	İfadeler	with a grain of salt expr.	inanmayarak
6	İfadeler	with a grain of salt expr.	kuşkuyla
7	İfadeler	with a grain of salt expr.	şüphe ile
8	İfadeler	with a grain of salt expr.	şüpheyle
Idioms
9	Deyim	a grain of mustard seed i.	potansiyeli yüksek kimse veya şey
10	Deyim	a grain of mustard seed i.	önü açık kimse veya şey
11	Deyim	a grain of mustard seed i.	geleceği parlak kimse veya şey
12	Deyim	ain't got a grain of sense i.	ahmak
13	Deyim	ain't got a grain of sense i.	aptal
14	Deyim	ain't got a grain of sense i.	salak
15	Deyim	ain't got a grain of sense i.	sersem
16	Deyim	a grain of truth i.	ufak bir gerçeklik payı
17	Deyim	a grain of mustard seed i.	küçük/önemsiz görünen ama geleceği parlak şey
18	Deyim	a grain of mustard seed i.	küçük/önemsiz görünen ama potansiyeli yüksek şey
19	Deyim	a grain of mustard seed i.	küçük ama gelişmeye müsait şey
20	Deyim	take something with a grain of salt f.	ihtiyatla yaklaşmak
21	Deyim	take something with a grain of salt f.	kuşku ile karşılamak
22	Deyim	take something with a grain of salt f.	şüphe ile yaklaşmak
23	Deyim	with a grain of salt zf.	çekinceli olarak
24	Deyim	with a grain of salt zf.	emin olmadan
25	Deyim	with a grain of salt zf.	tereddütle
26	Deyim	with a grain of salt zf.	tedirginlikle
27	Deyim	with a grain of salt zf.	çok güvenmeden
28	Deyim	ain't got a grain of sense expr.	akılsız
29	Deyim	ain't got a grain of sense expr.	bir gıdım aklı yok
30	Deyim	ain't got a grain of sense expr.	çok aptal
31	Deyim	ain't got a grain of sense expr.	çok salak
32	Deyim	take it with a grain of salt expr.	ihtiyatla yaklaş
33	Deyim	ain't got a grain of sense expr.	mankafa
34	Deyim	with a grain of salt expr.	kuşku ile
35	Deyim	take it with a grain of salt expr.	şüphe ile yaklaş
36	Deyim	take it with a grain of salt expr.	şüpheyle yaklaş
37	Deyim	there's a grain of truth in every joke expr.	her şakada bir gerçeklik payı vardır