back and forth - Türkçe İngilizce Sözlük

back and forth

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"back and forth" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
Genel
back and forth zf. ileri geri
The infection may then pass back and forth between the mother's breasts and the baby's mouth.
Enfeksiyon daha sonra annenin göğüsleri ile bebeğin ağzı arasında ileri geri geçebilir.

More Sentences
back and forth zf. aşağı yukarı
Sami knew the Bible back and forth.
Sami, İncil'i aşağı yukarı biliyordu.

More Sentences
İfadeler
back and forth expr. ileri geri
If the Christmas tree is in front of the window, you can twist the tree 360 degrees and see the lights back and forth.
Noel ağacı pencerenin önündeyse, ağacı 360 derece döndürebilir ve ışıkları ileri geri görebilirsiniz.

More Sentences

"back and forth" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 66 sonuç

İngilizce Türkçe
Genel
pacing back and forth i. volta
travel back and forth   f. mekik dokumak  
pace back and forth f. volta atmak
walk back and forth f. dönüp dolaşmak
shuttle back and forth between two countries   f. iki ülke arasında mekik dokumak  
go back and forth f. ileri geri gitmek
sway back and forth f. (bir yönden diğerine doğru) sallanmak
twist back and forth f. ileri geri bükmek
email back and forth f. emailleşmek
email back and forth f. mailleşmek
move back and forth f. önce bir yöne sonra tersine doğru hareket etmek
move back and forth f. ileri geri hareket etmek
back-and-forth zf. ileri geri
back-and-forth zf. rasgele
back-and-forth zf. giden gelen
back-and-forth zf. bir ileri bir geri
Öbek Fiiller
toss something back and forth f. ağız dalaşına girmek
toss insulting remarks back and forth f. birbirlerine hakaret etmek
throw (something) back and forth f. (bir şeyi) birbirine atıp tutmak
throw (something) back and forth f. atışmak
throw (something) back and forth f. fikir alışverişi yapmak
throw (something) back and forth f. ağız dalaşına girmek
throw (something) back and forth f. laf dalaşına girmek
throw (something) back and forth f. söz dalaşına girmek
throw (something) back and forth f. birbirine atıp tutmak
throw (something) back and forth f. fikirler ortaya atmak
throw (something) back and forth f. (bir şeyi) birbirine atmak
throw (something) back and forth f. tartışmak
throw (something) back and forth f. beyin fırtınası yapmak
throw (something) back and forth f. (bir şeyi) karşılıklı atıp tutmak
bounce (something) back and forth f. seçenekler arasında gidip gelmek
bounce something back and forth f. bir şeyi ileri geri sektirmek
bounce something back and forth f. bir fikri ele almak
bounce (something) back and forth f. seçenekler arasında kalmak
bounce something back and forth f. bir şeyi iki kişi kendi arasında sektirmek
bounce something back and forth f. bir şeyi bir o tarafa bir bu tarafa sektirmek
bounce something back and forth f. bir şeyi arada sektirmek
bounce back and forth f. seçenekler arasında gidip gelmek
bounce back and forth f. ileri geri sektirmek
bounce back and forth f. fikri ele almak
bounce back and forth f. arada sektirmek
bounce back and forth f. seçenekler arasında kalmak
bounce back and forth f. fikir tokuşturmak
move back and forth f. ileri geri hareket etmek
toss back and forth f. fikir alış verisinde bulunmak
toss back and forth f. farklı fikirleri tartışmak/görüşmek
toss back and forth f. söz dalaşına girmek
toss back and forth f. farklı fikirleri müzakere etmek
toss back and forth f. karşılıklı atışmak
toss back and forth f. laf dalaşına girmek
toss back and forth f. birbirine atıp tutmak
toss back and forth f. karşılıklı atıp tutmak
toss back and forth f. farklı fikirleri/argümanları çarpıştırmak
Konuşma Dili
walk back and forth f. bir aşağı yukarı yürümek
walk back and forth f. volta atmak
have a back and forth f. uzun bir süre tartışmak
Deyim
bounce something back and forth f. fikir tokuşturmak
toss something back and forth f. söz dalaşına girmek
toss something back and forth f. birbirine atıp tutmak
toss something back and forth f. karşılıklı atıp tutmak
toss something back and forth f. karşılıklı atışmak
toss something back and forth f. laf dalaşına girmek
toss (something) back and forth f. farklı fikirleri tartışmak/görüşmek
toss (something) back and forth f. fikir alış verisinde bulunmak
toss (something) back and forth f. farklı fikirleri/argümanları çarpıştırmak
toss (something) back and forth f. farklı fikirleri müzakere etmek