bastırılmış - Türkçe İngilizce Sözlük

bastırılmış

"bastırılmış" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 24 sonuç

Türkçe İngilizce
Yaygın Kullanım
bastırılmış repressed s.
She has a repressed love for him.
Ona karşı bastırılmış hisler taşıyor.

More Sentences
Genel
bastırılmış suppressed s.
Free speech, freedom of assembly and freedom of movement are suppressed.
İfade özgürlüğü, toplanma özgürlüğü ve hareket özgürlüğü bastırılmıştır.

More Sentences
bastırılmış pent-up s.
After weeks of rain, the children's pent-up energy was released.
Haftalar süren yağmurun ardından çocukların bastırılmış enerjisi açığa çıktı.

More Sentences
bastırılmış quelled s.
The army quelled the rebellion.
Ordu isyanı bastırdı.

More Sentences
bastırılmış stifled s.
Tom stifled a groan.
Tom bir iniltiyi bastırdı.

More Sentences
bastırılmış bottled up s.
bastırılmış bottled s.
bastırılmış quenched s.
bastırılmış depressed s.
bastırılmış extinguished s.
bastırılmış restrained s.
bastırılmış subdued s.
bastırılmış appeased s.
bastırılmış adpressed s.
bastırılmış appressed s.
bastırılmış queint [obsolete] s.
bastırılmış squelched s.
bastırılmış muffled s.
bastırılmış pacate [obsolete] s.
bastırılmış pacated s.
bastırılmış discreet s.
bastırılmış strangled s.
bastırılmış strangulate s.
Mimarlık
bastırılmış surbased s.

"bastırılmış" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 50 sonuç

Türkçe İngilizce
Genel
merovenjler tarafından bastırılmış gümüş sikke saiga i.
bastırılmış olanın dönüşü return of the repressed i.
bastırılmış kenar hem i.
bastırılmış duygular suppressed feelings i.
bastırılmış duygular repressed emotions i.
bastırılmış neşe undermirth i.
bastırılmış düşünce veya duyguların güçlü bir şekilde dışa vurumu vent i.
bastırılmış duyguların serbest bırakılması drainage i.
bastırılmış duygu seli sluice i.
bastırılmış duyguları yansıtma smolderingness i.
bastırılmış duyguları yansıtma smoulderingness i.
bastırılmış (duygu) pent-up s.
bastırılmış (isyan vb) controlled s.
sinirli veya bastırılmış kahkahaya benzeyen thoriated s.
sinirli veya bastırılmış kahkahaya benzeyen tittering s.
tamamen bastırılmış broken s.
bastırılmış (duygu, eylem) muted s.
korkuyla bastırılmış overawed s.
ütü ile bastırılmış pressed s.
bastırılmış duyguları ifade eden smouldering [uk] s.
bastırılmış duyguları ifade eden smouldry s.
bastırılmış duyguları ifade etme smoldering [us] s.
bastırılmış duyguları aktarma smoldering [us] s.
bastırılmış duyguları aktaran smouldering [uk] s.
bastırılmış bir biçimde stifledly zf.
bastırılmış bir şekilde appeasedly zf.
bastırılmış bir biçimde smotheredly zf.
bastırılmış olarak depressedly zf.
bastırılmış bir şekilde suppressedly zf.
bastırılmış bir şekilde repressedly zf.
Konuşma Dili
bastırılmış hatıralar repressed memories i.
Ticaret/Ekonomi
bastırılmış mali varlık dominated asset i.
bastırılmış enflasyon repressed inflation i.
bastırılmış enflasyon suppressed inflation i.
Medya
bastırılmış taşıyıcı modülasyonu suppressed carrier modulation i.
Teknik
aşağıya bastırılmış depressed s.
Telekom
bastırılmış taşıyıcı iletimi suppressed carrier transmission i.
çift yan bandlı taşıyıcısı bastırılmış iletim double-sideband suppressed-carrier transmission i.
tek yanbant bastırılmış taşıyıcı iletimi single-sideband suppressed carrier transmission i.
tek yan bandı bastırılmış taşıyıcı single sideband suppressed carrier i.
taşıyıcısı bastırılmış iletim suppressed carrier transmission i.
Medikal
narkoanalizde narkotik ilaçlar yardımıyla bastırılmış duygu ve anıları ortaya çıkarmaya yarayan bir teknik narcocatharsis i.
Psikoloji
bastırılmış saldırganlık suppressed aggression i.
bastırılmış cinsel dürtüler repressed sexual urges i.
bastırılmış cinsellik sexual repression i.
bastırılmış cinsellik repressed sexuality i.
kaygı doğurduğu için bastırılmış anı repressed memory i.
bastırılmış öfke ve kırgınlık ressentiment i.
bastırılmış libidinal dürtülerden kaynaklanan freudian s.
bastırılmış libidinal dürtülere ait freudian s.