Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | bir duruma girmek | go into (something) f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | maddi açıdan daha iyi bir duruma girmek | get ahead f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | daha kötü bir duygusal duruma girmek | fall in f. |
Öbek Fiiller | daha kötü bir duygusal duruma girmek | fall into f. |
Öbek Fiiller | (bir şeye/duruma) girmek | run into (something) f. |
Öbek Fiiller | (psikolojik olarak olumsuz bir duruma) girmek/düşmek | collapse into (something) f. |
Öbek Fiiller | (bir duruma/döneme) girmek/düşmek | fall on (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | (bir duruma/döneme) girmek/düşmek | fall onto (someone or something) f. |
Öbek Fiiller | aniden/hızlıca bir duruma girmek | fly into f. |
Öbek Fiiller | (belirli bir duruma) girmek | go into f. |
Öbek Fiiller | (bir şeye/duruma) girmek | lapse into (something) f. |
Öbek Fiiller | (şuursuz) bir duruma girmek | slip into (something) f. |
Öbek Fiiller | (bilincini kaybettiği) bir duruma girmek | slip into (something) f. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | kaçınılmaz bir tehlikeye/zor duruma girmek | be cooked f. |