bir grup insan - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

bir grup insan



"bir grup insan" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir grup insan passel i.
bir grup insan a score of people i.

"bir grup insan" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ortak bir amaç veya çıkarla bağlanan bir grup insan affinity group i.
kalabalık bir grup insan topluluğu a bevy of people i.
ortak inanca veya ilgiye sahip bir grup insan the fold i.
bir grup utanç verici insan arasındaki normal ve iyi huylu kimse white sheep i.
ortak bağa sahip bir grup insan herd i.
sosyete bireyin kendi sosyal çevresindeki şık veya modaya uygun bir grup insan monde i.
erkek soyundan ortak atalara sahip bir grup insan gens i.
bir eylem hakkındaki görüş ve duyguları ısrarla ifade eden bir grup insan greek chorus i.
görevi gereği gezici çalışan bir grup insan itinerancy i.
hükümdar veya devlet eliyle verilen itibara sahip bir grup insan order i.
birlikte çalışan bir grup insan organisation i.
bir grup insan arasında doğal olarak oluşan dostluk ve iyi niyet freemasonry i.
belirli bir amaç için ortak fonda para biriktiren bir grup insan slate club [uk] i.
Phrasals
bir grup insan ya da şey arasından tercihte bulunmak choose among (people or things) f.
bir grup insan ya da şey arasından tercihte bulunmak choose among someone or something f.
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek pick someone out of something f.
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) birini seçmek pick someone out f.
(bir gruptan/topluluktan/bir grup insan arasından) seçmek pick out of f.
birini bir grup insan içerisinden/arasından seçmek pick someone or something from someone or something
Idioms
çok büyük bir grup insan a cast of thousands [cliché] i.
bir araya gelen iki farklı görüşteki/karakterdeki/tarzdaki insan veya grup odd bedfellows i.
(bir grup insan vb) arasından seçmek take one's pick of someone f.
Trade/Economic
belirli bir grup insan tarafından arz edilen ticaret veya satış imkanları market i.
Law
aralarından jüri seçilecek olan bir grup insan venire i.
Politics
düşman milletler veya devletler arasında arabuluculuk yapan bir grup insan veya millet third force i.
aktif olarak yasama organını etkilemeye çalışan bir grup insan third house [usa] i.
aktif olarak yasama organını etkilemeye çalışan bir grup insan pressure group [usa] i.
Technical
uçak bakım ve onarımı ile görevli bir grup insan ground crew i.
Computer
aynı ağ üzerinde çalışan bir grup insan için tasarlanan programlar groupware i.
Literature
otoriter rejimlerde insanların düşüncelerini kısıtlayan bir grup insan thought police i.
Religious
seçilmemiş bir grup insan nonelect i.
din kurallarına göre yaşayan bir grup insan monastic order i.
Environment
bir grup insan tarafından sağlanan kolektif nbc korunma collective nuclear, biological and chemical protection i.
Card
vist oynayan bir grup insan whist drive i.