bulmaya çalışmak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

bulmaya çalışmak



"bulmaya çalışmak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 14 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bulmaya çalışmak feel about for f.
bulmaya çalışmak feel around for f.
bulmaya çalışmak try to find f.
bulmaya çalışmak probe f.
bulmaya çalışmak pick f.
bulmaya çalışmak seche f.
bulmaya çalışmak stog [dialect] [scotland] f.
Phrasals
bulmaya çalışmak run after f.
bulmaya çalışmak seek after f.
bulmaya çalışmak cast about for (something) f.
bulmaya çalışmak cast about f.
bulmaya çalışmak cast around f.
bulmaya çalışmak cast about for f.
bulmaya çalışmak cast about for f.

"bulmaya çalışmak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 55 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bir şeyin anlamını bulmaya çalışmak puzzle something out f.
bir yolunu bulmaya çalışmak see about f.
olanaksız şeyi bulmaya çalışmak look for a needle in a haystack f.
çare bulmaya çalışmak try to find an answer f.
çare bulmaya çalışmak try to find a solution f.
çare bulmaya çalışmak try to find a remedy f.
ilan yoluyla bulmaya çalışmak advertise for f.
bulmaya/anlamaya çalışmak try to find out f.
bir şeyi bulmaya çalışmak ensearch [obsolete] f.
Phrasals
yöntem bulmaya çalışmak cast about for (something) f.
yöntem bulmaya çalışmak cast about f.
yöntem bulmaya çalışmak cast around f.
yöntem bulmaya çalışmak cast about for f.
bir yolunu bulmaya çalışmak cast about for (something) f.
bir yolunu bulmaya çalışmak cast about f.
bir yolunu bulmaya çalışmak cast around f.
bir yolunu bulmaya çalışmak cast about for f.
(birini/bir şey) bulmaya çalışmak cast around for (someone or something) f.
birini/bir şey bulmaya çalışmak dig someone or something up f.
(birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak feel about (for someone or something) f.
(birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak feel about (for someone or something) f.
el yordamıyla bulmaya çalışmak feel around f.
dokunarak bulmaya çalışmak feel around f.
(birini/bir şeyi) el yordamıyla bulmaya çalışmak feel around (for someone or something) f.
(birini/bir şeyi) dokunarak bulmaya çalışmak feel around (for someone or something) f.
(biri/bir şey) hakkında bilgi bulmaya çalışmak feel around (for someone or something) f.
(bir şey) bulmaya çalışmak grope (around/about) for (something) f.
sağa sola bakınıp (birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak look around for (someone or something) f.
(bir şeyin) yolunu bulmaya çalışmak maneuver for (something) f.
(bir şey) için bir yol bulmaya çalışmak maneuver for (something) f.
(birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak nose around for (someone or something) f.
(birinin/bir şeyin) izini bulmaya çalışmak nose around for (someone or something) f.
(bir şeyin) altında yatan anlamı bulmaya çalışmak read into (something) f.
(bir şeye) yeni üyeler aramak/bulmaya çalışmak recruit for (something) f.
-den yeni üyeler aramak/bulmaya çalışmak recruit from f.
(bir şeyden/bir yerden) yeni üyeler aramak/bulmaya çalışmak recruit from (something or some place) f.
(bir şeyden/bir yerden) çalışan bulmaya çalışmak recruit from (something or some place) f.
etrafı karıştırıp (bir şey) bulmaya çalışmak rummage around for (something) f.
(bir şeyi) karıştırıp (bir şey) bulmaya çalışmak rummage around in (something) for (something) f.
(bir şeyi) karıştırıp (bir şey) bulmaya çalışmak rummage through (something) (for something) f.
toprağı eşeleyip (bir şey) bulmaya çalışmak scratch around f.
(birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak search for (someone or something) f.
sağa sola bakınıp (birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak look about for (someone or something)
Colloquial
parayı bulmaya çalışmak seek (one's) fortune f.
parayı bulmaya çalışmak seek your fortune f.
bir şey yapmanın yolunu bulmaya çalışmak be looking to do something f.
Idioms
anlamaya/yapmaya/bulmaya çalışmak grope in the dark f.
el yordamıyla bulmaya çalışmak grope in the dark f.
çözüm yolu bulmaya çalışmak beat one's brains out f.
(bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak/araştırmak take a look for f.
(bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak/araştırmak have a look for f.
bir grup içerisinde yer almaya/bulmaya çalışmak be knocking on the door f.
(birini/bir şeyi) aramak/bulmaya çalışmak/araştırmak have a look for (someone or something) f.
en küçük/önemsiz problemlerini/hatalarını bulmaya çalışmak pick nits f.
(birini/bir şeyi) bulmaya çalışmak take a look for (someone or something) f.